Mustafa Dalyanoğlu

Ayrıntılar

11 Ekim 2012 tarihinde yayınlandı.

En çok neyi sevdiniz ? En çok ne hoşunuza gidiyor ? Örneğin deplasmanlara neden gitmek istiyorsunuz ? Ya da İZMİR'deki maçların sabahında sizi neler heyecanlandırıyor ? Durup dururken bir yerlerde GÖZTEPE yazısını görünce ne hissediyorsunuz ? Ya da Anadolu'nun herhangi bir kasabasında gecenin saat 21.00 inde , mesela Kütahya'nın GEDİZ ilçesinde evinize giderken üzerinde sarı kırmızı forma olan birisini arkadan gördüğünüzde , “Allah'ım ne olur memleketimin sokaklarında gezen bu forma GÖZTEPE forması olsun” diye dua edip , sonrasında o kutsal armayı gördüğünüzde korna ile GÖZ-GÖZ çekmiyor musunuz ? İçinizden inip o kardeşinize sarılmak gelmiyor mu ? Ya da araçtan inip öncelikle hangi semtten ya da hangi gruptan olduğunu sormak , aldığınız cevaba göre mi davranmak geliyor içinizden ? Hiç sanmıyorum.

İnsanlık var oluşundan bu güne kadar hep ayrımcılıkla mücadele etti ve de edecek. İnsanın insan olması sevilmesi için yeter iken , yaratılanı yaradandan ötürü sevmek gerekirken hep birşeylerin ayrımcılığını yapmaya çalışanlar oldu. Hep kelimelerin sonuna cu , cı takıları getirildi.

İnsanoğlu birşeyler ile gurur duymak bir yerlere ait olma ister. Bu duyguları daha fazla insanla ve daha coşkulu olarak paylaşmak ister. Kimse de kimseyi bu nedenle kınamaz , kınayamaz. Ancak insani olmayan hiçbir özellik bir diğerine üstünlük taslamayı , karşısındakini ÖTEKİ yapmayı , hakir görmeyi gerektirmez ki ! GÖZTEPE'li olmak tribünlerdeki her türlü aidiyet duygusunun üzerindedir.

Ben GÜLTEPE doğumluyum. Ama soranlara İZMİR doğumluyum diyorum. İZMİR'in neresi diye soran olursa GÜLTEPE diyorum. Gururla..Hatta bazen AKIN YARAN kardeşimle bir araya geldiğimizde 70'li yılların GÜLTEPE semtinden dem vuruyoruz. Bu bizim hoşumuza gidiyor ve belki de aramızdaki samimiyeti geliştiriyor. Ancak ne ben ne de AKIN , başka bir semtte oturan bir kardeşimizi hor görmüyoruz. Akın şimdi Üçkuyular'da oturuyor. Ben ise Antalya'da. Arada bir İZMİR'de ya da deplasmanlarda bir araya geldiğimizde hiç kimseyi ayırmadan tribünün neresinde durduğumuza bakmadan omuz omuza oluyoruz.

Deplasmanlara giderken bir akşam önceden telefonlaştığım ilk grup ŞİRİNYER 'deki abilerim oluyor. Aydın abiyi arıyorum. Zaten ben aramazsam o abilerim beni arıyor. Kartal deplasmanında hepsi birbirinden değerli Göztepe.com admini kardeşlerim ve GÖKHAN DUMAN hocamla keyfili bir sohbetimiz oldu.

İZMİR'e gititiğim zaman vaktim zamanım elverirse Bornova'daki kardeşlerimin mekanına gidiyorum. 10 numara bir yerleri var. Hala gidemeyenler varsa gidip görsünler. Harika muhabbetler yapıyoruz çay eşliğinde.

Hem deplasmanlarda hem İZMİR'de FERHAT-ORÇUN-NEVZAT ya da diğer kardeşlerimden ulaşabildiğime ulaşmaya çalışıyorum. Gördüğümüz yerde kucaklaşıyoruz. Hal hatır soruyoruz. Var mı kardeşim bir eksik gedik diye soruyor gönül alıyoruz. Tribünlerdeki herkesi kardeşim olarak görüp o şekilde davranıyorum. Çünkü ben öyle hissediyorum. Öyle olması gerektiğine inanıyorum. Peki ben YALI DERNEĞİ üyesi ve iki dönem yönetim kurulu üyeliği yapmış birisi olarak yanlış mı yapıyorum ?

Kimin hatası yok ki ? Herkes bir şekilde öyle ya da böyle hata yapar. Ama insanları ya da grupları sonsuza kadar hataları ile yargılayıp tu kaka yapamazsınız ki. Bu nedenle HOŞGÖRÜ dediğimiz hissi yaşantımızın ortasına kondurmamız lazım. Aksi takdirde eski hesaplar hiç kapanmaz. Siz yokken biz vardık. Siz bırakıp gittiniz biz yerden kaldırdık vsvsvsvs muhabbetleri inanın sonsuza kadar bitmez. Yol sizin yordam sizin. Buyurun eskinin çok su götürür ama hiçbir sonuca vardırmaz hesaplarını görmeye devam edeceğiz diyorsanız devam edin. Yok eğer biz tek isim olarak GÖZTEPE'yi biliyoruz. Uğruna mücadele edilecek tek gerçek GÖZTEPE'dir diyorsanız herkesle masaya oturacak , herkesle kucaklaşacak , herkesi herkesle eşit göreceksiniz. Birileri yasadışına mı çıktı ? Tehdit mi ediyor ? Devletin polisi var hakimi var. Bırakalım efelenmeyi , debelenmeyi. İş bilek gücüne kalırsa bir gün birisi gelir öbürünü haklar. Ertesi gün bir başkası. Böyle sürer gider. Ancak hiçbir sonuca varmaz.

Denizli deplasmanında takım sahaya çıkarken tribünlerde arbede vardı ve biz çevik kuvvetle kucaklaşıyorduk :)) Peki sahaya çıkan oyuncuların tribünlere bakışını hiç gördünüz mü ? 12.güç olacak tarftarlar neler yapıyor ? Bir ve beraber olması gereken insanlar ya polisle ya da birbirleri ile kavga ediyorlar ? Bu mu efsane GÖZTEPE taraftarı ?? Bir değil 100 kere düşünmek lazım.

Her türlü egoyu , benliği , her türlü yüzeysel değerlendirmeyi , kini nefreti bir kenara bırakıp masaya oturacaksınız. Bırakamıyoruz diyorsanız bir kenara çekilecek ve sonsuza kadar unutulacaksınız. Tribünler sizlere mahkum değil efendiler. Bunu sakın unutmayın.

SON SÖZ : BİRLİKTE RAHMET AYRILIKTA AZAP VARDIR.

Bu sözü çok iyi düşünmek ve iyi özümsemek lazım.

SAYGILARIMLA...NE OLURSA OLSUN GÖZTEPE'MİZE Bir şey OLMASIN...

MUSTAFA DALYANOĞLU