Maçtan yaklaşık 2 saat önce yoğun yağmur nedeniyle her ne kadar seyirci azalır diye düşünsek te gene Atatürk’ün kapalısının sağ tarafı yarıya yakın açığın göbeğinde de hatırı sayılır bir kalabalık vardı. Biletli 2500 civarı olsa da 4000 4500 kişi tribünlerde yerini almıştı. Maçın sürprizi Kulüp Başkanımız Sn. İmam Altınbaş’ın bir anda protokol tribünde belirmesiydi.

Tamer, Serdal, Bulut, Ferhat, Evren, Burak, Tayfun Rıdvan, M.Akif, Tayfur Emre, Ali Mumcu, Emir on biri ile sahaya çıktık. ikinci yarı ilk kez takımı izleme fırsatım oldu. İlk on birimiz ilk yarım saatte ne yaptığının farkında nasıl çıkacağını nasıl döneceğini bilen bir takım olarak kendini gösterdi. Uzun yıllar sonra izlediğimiz en iyi takımdı.

Ancak hocamızın neden olduğunu anlamadığımız bir şekilde üst üste yaptığı oyuncu değişiklikleri ve bu değişikliklerde de sahada iyi işler yapanları çıkarıp formsuzları sokunca ikinci yarı zorlandık. Kişisel görüşüm girenler arasında sadece Fatih bu takımda oynar, o da ikinci yarılarda ama diğer iki arkadaş Adnan ile Serkan ne yazık ki tam bir hayal kırıklığı oldu.

Özellikle Adnan öyle bariz golleri atamadı ki bunu atamayacaksan hangisini atacaksın diye tribünleri ayağa kaldırdı. Zaten kötü oynadığımızı söylediğimiz ikinci yarıda gol atmayı bilen bir forvetimiz olsa maç 5-6 olurdu.

Takımımız klasman grubuna göre daha derli toplu daha ne yaptığının farkında görüntü verdi. Özellikle Ali Mumcu, Mehmet Akif, Ferhat’tan oluşan orta saha üçlüsü müthiş işler yaptı. İlerde Tayfun Emre mıknatıs gibiydi her topu aldı. Üstünde iki tane defans olmasına rağmen çok iyiydi. Bulut özellikle ilk golde olmak üzere maçın genelinde müthiş diriydi dokunsan ısıracak gibiydi. Ferhat bence takımımızdaki en iyi topunu oynadı şiir gibiydi kendisini canı gönülden tebrik ediyorum. Futbol izlediğimizi hissettik. İlk yarıdaki takımımızın tek sorunlu kısmı bence kalesiydi hiç güven vermedi bence bir an önce Hakan yeniden kazanılmalı. Bir’de bu güçlü orta sahaya, yıpratıcı forvete Mert Somay’ın yaratılıcığı Cüneytin fırsatçılığı eklenirse işte o zaman herkesin beklediği farklı galibiyetler gelmeye başlar.

Akif hoca oyuncu seçmede duygusal davranmazsa formayı hak edeni bu takıma yakışanı seçer oynatırsa üst gruba çok rahat çıkarız yok bugün yaptığı gibi pişmiş aşa su katar tek sorunu gol atamaması olan forvetimiz de ısrar ederse önce bizi sonra kendini yakar.

Sonuçta maçı özetlersek

Maçın En Kötüsü : Akif Hoca

Maçın En Sinirlisi : Evren

Maçın En İyisi: Kaleci hariç Fatih dahil ilk on bir

Maçın Yıldızı : FERHAT

 Özkan Cengiz

www.ozkancengiz.net

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
İlk kez bu köşeye yazı yazarken heyacanlandım doğrusu bu yüzden de esasında Göztepeliste çık sık mesaj atan biri olmama rağmen burada bana ayrılan yeri doldurmam biraz zaman aldı. İlk başta herkese merhaba www.goztepelist.org adresinin liste üyelerinden ziyade bir çok Göztepeli tarafından takip edildiğini çok iyi biliyorum bu nedenle de ilk ricam onlara lutfen Göztepeliste üye olun inanın çok da vakit alıcı olmayan bu e-posta zinciri ile kulubünüz ve camianız hakkında çok fazla bilgiye çok kısa sürede ulaşacak bunun yanında da başkanından gazetecisine herkesin okudugu bir günlük gazetede ne zaman isterseniz yazı yazma şansını elde edeceksiniz.

Son dönemde gerek toplantılar gerek se de röpartajlar nedeniyle çok küçük yaşlardan itibaren ismen hayatımda olan insanlarla şahsen tanışma fırsattım oldu. Bu na bağlı olarak ta Göztepe Camiasını yakından gözlemleme ve tanıma fırsatı elde ettim. Bir sosyoloji öğrencisi olsaydım herhalde ilk inceleyeceğim topluluk Göztepeliler olurdu gerçekten şahsına münasır bir camiayız biz ne anlaşılabilen ne de zaman zaman kendini anlayabilen.

Bir Göztepeli olarak ta benim anlayamadığım bir çok konu var bunları buradan sizlerle paylaşmak istiyorum belki aranızda bir cevap verebilecek veya anlamamı sağlıyacak birileri çıkar önce beni sonra herkesi bilgilendirir.;

*Tarihi bir fırsat ortaya çıkmışken Hamdi Türkmen in bunu o zaman ortaya çıkarıp İskender Başkana baskı yapmamasını anlayamıyorum.
*Kulübün en büyük derdi futbolcu borçlarını tek kuruş ödemeden hallederim diyen Hamdi Türkmen’in bu taahüdünün hiç kimsenin dikkatini çekmemesini bu fırsatı değerlendirmemelerini anlayamıyorum.
*Hamdi Türkmen röpartajı ile bütün mikrofonların çevrildiği Levent Ürkmez’in İskender Başkana karşı elindeki en büyük koz olan Divan Kurulu nu kendi eliyle feshetmesini, SKY TV de oldukça sert tartıştığı İskender Başkanla bir gün sonra toplantı yapıp anlaşmasını ve bütün ısrarlara rağmen sessiz kalmasını anlayamıyorum.
*Burak İkizoğlu’nun doğan grubuna manşet olup geri döndüm dedikten sonra yeniden sır olmasını ve eğer ortaya çıkacaksa ne beklediğini anlayamıyorum.
*En küçüğünden en büyüğüne Göztepelilerin ne beklediğini anlayamıyorum.
*Ve İskender Tuğsuz u ve ne yapmak istediğini kesinlikle anlayamıyorum.

Bu anlayamadıklarımı bir anlasam zaten benim için herşey çözülmüş olucak ama çözülmüyor ve Göztepem gün be gün zayıflıyor gün be gün kan kaybediyor insanın söylemeye dili varmıyor ama gün be gün yok oluyor.

Bundan sonra her hafta buraya birşeyler yazmaya güncel bir köşe oluşturmaya çalışacağım lutfen sizlerde dile getirilmesini istediğiniz konularda listeye mesaj atın listeye mesaj atmak veya listeye üye olmak istemiyorsanız Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. adresinden bana ulaşın sizlerin aklındakilerde tüm Göztepelilerin gündemine girsin. Asla unutmayın
 

Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Bu başlığı görünce biliyorum ki çoğu kişi gene ne yumurtlayacak diyor, hatta Sn.Ürkmez’in sesi kulaklarımda çınlıyor. “Gene bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak neler söylüyorsunuz” . Ama beklenen gibi bugün Sn.Ürkmez’in ne yaptıklarından ne yapmadıklarından ne yapacaklarından bahsetmek günün modasına uymak istemiyorum.
 

Son günlerde söze başlayan hep aynı yerden Levent Ürkmez den söze başlıyor. Sn. Kocaoğlu başta Sn. Ürkmez olmak üzere tüm AŞ dönemi yöneticilerini mahkemeye verdiğini söylüyor. Sn. Ürkmez’i yeni Göztepe yaratmak için zemin hazırlamaya çalışmakla suçluyor. Sn. Fatih Dalan köşe yazılarında hala tek çarenin Sn. Ürkmez olduğunu söylüyor. Sn. Atilla Kısmetli, Sn. Hamdi Türkmen tek adres Sn. Ürkmez’dir. Diyor. Sn. Platform üyeleri Sn. Ürkmez yoksa bizde yokuz diyor. Taraftarlarımızın bazıları tüm olup bitenin ihalesini Sn. Ürkmeze çıkarıyor.
 

Yani durum öyle bir hal aldı ki Göztepe’de yönetici olmak isteyen herkes Levent Ürkmez’i eleştirip onu suçluyor, Göztepe’de yönetici olmak istemeyen bu sorumluluğu almak istemeyen herkes Levent Ürkmez’i ön plana sürüyor. Sonuç olarak iki tarafta Sn. Ürkmez’i çok başarılı bir şekilde kullanıyor ve her iki tarafta amacına ulaşıyor. Bilmiyorum ama Sn. Ürkmez’de bu durumdan şikayetçidir diye düşünüyorum.
 

Zaten Sn. Ürkmez’de geçen hafta Göztepe ile ilgili hiçbir organizasyon da yer almak istemiyorum diyerek şikayetini rahatsızlığını da bir şekilde gösterdi. Ama hala Sn. Ürkmez’in üzerinden siyaset yapılmaya devam ediliyor.
 

Sn. Ürkmez öyle ya da böyle önemli bir süre Göztepe’ye hizmet etmiştir. Başarılıdır başarısızdır tartışılır ama sonuç itibariyle parasını zamanını ve emeğini harcamıştır. Bilerek isteyerek bir hata yaptığını düşünmüyorum ama süreç içersinde hataları varsa da gün gelecek ortaya çıkacaktır. Tabi ki gelecekte danışılan destek istenen kişi olacaktır ama artık aktif olarak görev alamayacak kadar yıpranmıştır zaten kendisi de bunu son sözlerinde açıkça ortaya koymuştur. Bu nedenle artık herkes kendisini ve ismini rahat bırakmalıdır.
 

Sn. Mustafa Kocaoğlu başta olmak üzere dernek yönetimi ciddi bir hukuki mücadele sonucu amacına ulaştı ve tüm yetkileri kendisinde topladı. Artık faaliyet zamanı Sn.Ürkmez ve platformu unutup artık işine bakmalı ve Göztepeliler ben uğraştım didindim bu yönetimi aldım işte bundan aldım demeli evet adamlar haklıymış bak ölüyü dirilttiler dedirtmelidir. Yoksa kimi suçlarlarsa suçlasınlar kimi hedef gösterirlerse göstersin bu vebalin altından kalkamazlar. Şimdi faaliyet zamanı faaliyet yapılacaksa yapılacak yok yapılmayacaksa bu iş bırakılacaktır. Bu işin ötesi berisi yok.
 

Sn. Fatih Dalan, Sn. Atilla Kısmetli, Sn. Metin Akdurak, Sn. Hamdi Türkmen, ve daha adını sayamadığım onlarca yüzlerce Göztepeli Sanayici İşadamı artık Sn. Ürkmez’in arkasına saklanma huylarından vazgeçmelidir. Kendileri daha mı az Göztepelidir ki  Sn. Ürkmezi ön plana sürmektedirler veya kendilerinin işleri maddi durumları Sn. Ürkmez’den daha mı kötüdür ki Sn. Ürkmezi ön plana sürmektedirler.  Eğer biz Göztepeliyiz diyorsanız eğer gönlümden bir taraftar gibi Göztepe sevdası geçiyor diyorsanız artık ön plana çıkma artık Göztepeyi Göztepeliyi kucaklama zamanı geldi de geçiyor. Bu çağrı yarın gelin kulübe sahip çıkın çağrısı değil bu çağrı bir olun birlik olun Göztepe için düşünün Göztepe için çalışın çağrısı Örneğin gelin GHD’ye üye olun. Beraber bir tesis yapalım. Veya yarın bornovadan inciraltına 10000 bayrak asın direklere şehre Göztepeyi hatırlatın. Veya 14 Haziran için çalışmaya başlayın tüm ülkede ses getirecek bir yaşgünü yapın Göztepemize ……. Çıkın şöyle gölgeden bir yüzünüzü görelim.
 

Alayına İsyan İnadına Göztepe

Her Şey Tek Büyük Göztepe İçin.

Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Mikro olaylarla, dedim dediler ile o kadar meşgulüz ki çoğu makro olayı atlıyor, tepki veremiyor, kamuoyunun gündemine getiremiyoruz. Hafta sonundan beri düşünüyorum yazayım mı? Yazmayayım mı? Ve yazmadan yapamayacağımı anlayınca bugün sizlerle paylaştım düşüncelerimi. Her ne kadar kulüp gündemimizden uzaklaşıyor gibi gözükse de aslında tam da yaşadıklarımızın nedeni olan bir durumdan bahsetmek istiyorum sizlere ;
 

Arkas, Tuborg, İzmir Büyüksehir Belediyesi, sözcükleri sizler için ne ifade ediyor. Evet iki şirket bir de belediye olarak gözüken bu sözcükler aslında öyle değil bunlar şehrimizin spor kulüpleri hem de kimi ulusal kimi uluslar arası platformda başarı elde etmiş ciddi bütçeleri olan kulüplerimiz. Bu örnekleri çoğaltabiliriz de ama şu an için aklıma gelenler bunlar gerisini siz ekleyin.
 

Şimdi de şu sözcükler sizin için ne ifade ediyor, Göztepe, Karşıyaka, İzmirspor, Altınordu evet hiç tereddüt duymadan hiç zorlanmadan hepiniz dediniz ki İzmirimizin şehrimizin spor kulüpleri evet ikinci soruyu bildiniz bunlar şehrimizin spor kulüpleri.
 

Bu iki grup spor kulüplerinin birçok farklı problemleri var. Sadece en önemli problemlere değinirsek birinci gruptaki spor kulüplerinin taraftar ve camia ikinci gruptaki kulüplerinde bütçe ve yönetim sorunları var. Ve bütün bu sorunları toplayıp bakarsanız İzmir Sporunun ciddi sorunları var.
 

Bu sorunları yaratanlar hiç kusura bakmasınlar ama birinci gruptaki kulüpleri kuranlar şehrin kaynaklarını bu kulüplere aktaranlardır. Hangi zihniyetle, bu kulüpleri kuruyorlar ve bu kulüplere destek istiyorlar ben İzmir sporunun bir sempatizanı, bir taraftarı olarak bunu anlayamıyorum. Spor kulübü taraftarlığı bir olgudur. Kabul edilmesi gereken bir psikolojik gerçektir. Siz bir takım kurup ta hadi bakalım destekleyin diyemezsiniz, şehir bizi desteklemiyor, şehir bizim arkamızdan gelmiyor diyemezsiniz. Ben yarın bir takım kurayım adını da ÖZKANIM spor koyayım 10.000.000 ytl de para harcayayım. Tüm İzmir gelsin özkanım, özkanım diye bağırsın diyemem. Çünkü bu para ile taraftar almanın bir versiyonudur. Gerçek taraftarlık para ile satılacak bir olgu değildir.
 

Birinci gruptaki bu takımları kulüpleri kuranlar, maddi güçlerini desteklerini ikinci gruptaki kulüplere aktarsalar bugün ne İzmir sporu yerlerde olurdu. Ne de tatsız tutsuz şampiyonlar olurdu. Son günlerde gazetelerde yorumlar vardı. İşte İzmir tüketicisi tutucudur. Sırf İstanbullular satın aldı diye restoranlara gitmezler, alış veriş yapmazlar. Bu tutuculuk değildir bu kent bilincidir ve kentin insanlarının kentin ticaretçisine, kentin sanayicisine sahip çıkışının bir göstergesidir. Kentin sanayicisi, kentin ticaretçisi kentinin değerlerine sahip çıkıyor mudur? Hayır! Kentinin binlere on binlere yüz binlere mal olmuş spor kulüpleri varken kendi adına kulüpler kurmakta bir de bunlara destek isteyip yerel gündemi meşgul etmektedirler.
 

Şimdi duyar gibi oluyorum ? e Bilgin Grubu yaptı da ne oldu ? e Yaşar Grubu yapıyor da ne oluyor. Hiç kimse kimseyi kandırmasın.
 

Bilgin Grubu, doğru düzgün devralsaydı, doğru düzgün denetleseydi, doğru düzgün yönetseydi hepsinden geçtim. İflas etmeseydi böyle olur muydu? Bugün Bilgin Grubu ticari faaliyetine aynen devam etseydi. Dinç Bilgin hala eski şaşalı günlerinde olsaydı. Göztepe bu hale gelir miydi? Yaşar Grubu, Karşıyaka’ya koklatıp koklatıp çekmese doğru düzgün yardım etse, balık vermekten vazgeçip balık tutmayı öğretse, Karşıyaka böyle mi olurdu.  
 

E çok takım var hangisine yardım edeceğiz. İşte anlayışın çöktüğü nokta!
 

Bu bir yardım değil bu bir faaliyet. Yarı sosyal içerikli yarı ticari içerikli bir faaliyet siz bu yarı sosyal yarı ticari nitelikli faaliyetinizden hangi kulübe yatırım yaparak maksimum faydayı sağlayacaksanız ona yapacaksınız. Nasıl iş kurarken fizibilitenizi yapıp ona göre karar veriyorsanız bunda da öyle karar vereceksiniz. Ha bir kulübü duygusal yakınlığınız mı var onu da bu fizibiliteyi değerlendirirken ek bir etken olarak koyacaksınız. Yeni kulüp kurarken hür iradenizi kullanıyorsunuz da bir kulübe sponsor olurken mi kullanamıyor musunuz?
 

Benim bütün bu dengesizlikleri çözmesi gereken yerel medyam, kamuoyunu yönlendirmesi gereken anlı şanlım yerel medyam, değirmenlere savaş açan yerel medyam, İzmir’i çok seven sadece İzmir için çalışan yerel medyam da bir yandan İzmir sporu için paneller düzenliyor bir yandan soruyor ARKAS’ındamısınız.
 

Hayır değiliz. Biz İzmir sporunun gönül verenleri taraftarları olarak, Göztepeliler olarak, Karşıyakalılar olarak, Altınordulular olarak, arkalarında değiliz. Onlar ne zaman bizim arkamızda oldular ki bugün biz onların arkasında olalım.
 

İzmir Sporu nasıl mı kalkınır? Yerel medya  Hey Arkas!, Hey Tuborg!, Hey Büyükşehir! Kulüplerimiz gitti gidiyor siz neredesiniz diye manşet attığında, İzmir’in sanayicisi, İzmir’in yöneticisi, İzmir’in ticaretçisi kendine oyuncaklar yaratmaktansa gerçekten İzmir’e katkı sağlamayı, Gerçekten İzmir sporunu kalkındırmayı düşündüğünde İzmir Sporu kendine gelir Yoksa ;
 

Körler ile Sağırlar Birbirini Ağırlar.
 

Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Göztepe’nin neye İhtiyacı Var.
 

Bugün saymaya başlasak herhalde epey bir süre sayarız. Tesisinden malzemesine, hocasından futbolcusuna, başkanından yöneticisine, altyapısından üstyapısına, camiasından medyasına vs.vs vs. say say bitmez. Bunların hepsi birden olur mu ? Hepsini bıraktık bir kısmı olur mu ? Açıkçası bilmiyorum ama eninde sonunda olacak buna her Göztepeli gibi inadına inanıyorum.
 

Yukarıda saydıklarımızın hepsine Göztepe’mizin ihtiyacı fazlasıyla var. Ancak bunların hepsinden hepsinden önce Göztepe’mizin sevgililerine, bizlere ihtiyacı var. Göztepe’yi Göztepe yapan taraftarına ihtiyacı var.
 

Evet 1925 ten bu yana Göztepemiz büyük başarılara imza attı önce İzmir’ini sonra Türkiye’sini ulusal ve uluslar arası platformda her zaman başarıyla temsil etti. Ancak bütün bunların yanında bugün bile Göztepe dendiğinde saygı duyulmasını sağlayan güç Göztepeliler.
 

İzmirliliğin, Egeliliğin verdiği asaletle tribünleri dolduran, inadına inadına vazgeçmeyen tepkisini ortaya koyan Göztepeliler her zaman her kulüp tarafından kıskanıldı. Nice başkanlar nice sporcular ah bizim kulübümüzün de böyle bir taraftarı olsa diye iç geçirdi.
 

İşte şimdi sıra bizde yeniden varlığımızı hissettirmenin yeniden ölmediğimizi göstermenin zamanı geldi. Bu cumartesi ilk provamızı yapacağız Alsancağı dolduracağız ve bizim için en önemli maçlardan biri olan bu maçı şölene dönüştüreceğiz. Takımımızı kucaklayacağız birbirimizi kucaklayacağız.
 

Alsancak dolar mı ?  evet dolar biz ne stadları doldurduk ne gidilmezlere  gittik yeni yapılmazları doldurduk. Alsancağı doldurmak bizim için kolay iş yeterki inanalım yeterki isteyelim.
 

Haydi bu hafta Alsancağa gelin her şeye rağmen gelin herkese rağmen gelin. Ne takımı düşünün ne yönetimi düşünün ne A.Ş. yi düşünün ne Derneği düşünün Ne kayyumu düşünün ne rakibi düşünün ne sonucu düşünün.
 

Sadece ve sadece cumartesi 2 saatimi hayatımın en önemli öğelerinden birine Göztepeme harcayacağım ve Göztepemle ve benle aynı duyguları hisseden benle aynı şeylere kahrolan ben le aynı rüyayı gören Göztepeli kardeşlerimle ağabeylerimle amcalarımla çocuklarımla kolkola gözgöze sırtsırta ortadan çatlayana kadar Göztepe diye bağıracağınızı düşünün. 2 saatliğine dünyadan uzaklaşacağınızı Göztepe gezegenine gideceğinizi düşünün.
 

Çok mu zor hayır hiç değil biz bunu defalarca yaptık hatırlamıyormusunuz aşağıdaki linkin sesini açın seyredin hatırlayacasınız.
 

Alayına İsyan İnadına Göztepe
 http://www.youtube.com/watch?v=_lbtaCgKc7k

Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

KÖŞE YAZILARI

  • İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var? İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var?
    Written by Oguz Resat Sipahi 10 May 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Hangi takımın daha çok taraftarı var? Bu soru çok iç gıdıklayan bir soru biliyorum. Pazar Pazar maçlar da yok. Nereden aklıma geldi diye sorarsanız Dövletimiz sağolsun. İnstagramda Kumluca-Olimpos alanının yüce Dövletmiz tarafından 1. derece sit alanı konumund...
  • Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik...
    Written by Oguz Resat Sipahi 12 Nisan 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk *Ülkemizde 1098, dünyada 108.319 kişiyi covid19'un kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... *Ne mutlu bizlere değil ki ülkemiz, covid19 açısından müreffeh ülkeler düzeyini yakalama ve aşma yolunda koşar adımlar ile ilerliyor... Yine de arada iyi şeyler de var...
  • Gözyaşları... Gözyaşları...
    Written by Oguz Resat Sipahi 21 Nisan 2019
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Uzun zamandır yazasım gelmiyordu ligin ilk devresinde yazacak birşey yoktu pek, ya da dünyevi dertlerden yazasım gelmedi... Ligin ikinci devresinde de yazasım gelmedi bu sefer çoğunlukla dünyevi ailevi dertlerden... Dünkü gözyaşlarına kadar... Taraftarımızın,...
  • Göztepe TEK Büyüktür. Göztepe TEK Büyüktür.
    Written by Özkan Cengiz 28 Nisan 2018
    Özkan Cengiz ozkan@ozkancengiz.net Göztepe TEK Büyüktür. Yıllar önceydi amatördeydik, takıma tribünlerin yoğun tepkisi vardı, hoca ve oyuncular fazlaca tepki alıyorlardı. O günlerin yöneticileri ile bir araya geldik. Şaşkındılar, bize nasıl profesyonel çalıştıklarını anlatıyorlardı. Video analizler...
Diğer yazılar:

Diğer başlıklar

Twitter