Hiç aksini düşünmüyorlar. Yani kimse birbirine “Kartal maçına gidiyor musun?” diye sormuyor. “Kartal maçına nasıl gidiyoruz?” diye soruyorlar. Çok sıradan bir şeymiş , kapı komşusuna misafirliğine gidermiş gibi gidiyorlar. Normal bir şeymiş gibi , maç saati + dönüş yolu + duş + traş + kahvaltı = MESAİ SAATİ 'nden önce evde olmak denklemini kurup Türkiye'nin güney ucundan en kuzeyine gidip gelebiliyorlar. Sonuç : )) Anladınız siz onu.
İstanbul'un Anadolu yakası cumartesi akşamı Kalamış'ta Göztepe'ye Hizmet Derneği başkan , yönetim kurulu ve üyelerinin katıldığı yemekle başlayarak pazar günü boyunca GÖZTEPE'mizi solukladı. İstanbul – İZMİR arası , havayolları , karayolları , feribotlar , garajlar , dinlenme tesisleri , havaalanları , Kartal sahilleri , Bandırma-Bostancı iskelesi , Büyükada-Kartal iskelesi , Gebze-Eskihisar feribot iskeleleri bir kez daha GÖZTEPE rüzgarı ile serinlediler.
Fikret Efe kardeşimiz Göztepelist mail grubunda GÖZTEPE'lilik ruhunu konu alan enfes bir mail atmış. Makine düzeni içerisinde işleyen bir kurumsal yapı iyi güzel. Kaliteli topçuların alınması da iyi güzel. Her şey tamam da tribündeki ruh sahada olmazsa ne işe yarayacak ki ? Tribündeki ruh kenardaki H.K. Da olmazsa , H.K. Kendisini bizlerden çok daha yüce ve yüksek makamlarda görür ve sahaya sürdüğü kadroda saçmalamalar , oyuncu değişikliklerinde büyük yanılgılar içerisinde olursa o iş olmaz. Mantar yani .
Çorumspor'a deplasmanda yenilerek başladığımız sezon şampiyon olmuştuk. O maç sonrası “bardağın dolu tarafını görmek istiyorum” diyerek takımın iyi bir havası olduğunu ve mutlaka bu ruh ile şampiyon olacağımızı söylemiştim. Şimdi de ilk haftadan insanları yerden yere vurmak istemiyorum. Felaket tellallığı da yapmak istemiyorum. Ancak dikkat çekilecek o kadar çok yanlış var ki . Şimdilik kaydıyla tek söylemek istediğim , “bizler sizlere desteğimize devam ederken sizler bir araya sık sık gelerek , başarının olmazsa olmas şartı olan takım ruhunu nasıl yakalayabileceğiniz sorusunun cevabını bulun ve uygulayın.” 7 sinden 70 ine , okumuşundan okumamışına , asabiyet yüklü ve hisleri ile hareket eden bir tribün yapısına sahip olduğumuzu , ancak dünya üzerindeki bir çok tribünden çok ama çok daha fazla futbol bilgisine sahip bir topluluk olduğumuzu , analiz ve yorumlarımızda çoğu zaman yanılmadığımızı da sizlere bir kez daha hatırlatmak isteriz.
Kartal sahili Koçtaş'ın karşısındaki Bel-Tur tesislerinde buluştu GÖZTEPE sevdalıları. Grup , dernek farkı gözetilmeksizin. Hasret giderildi. Hoş sohbetlerle sorunsuz olarak maç saati beklendi. (Demek ki , etrafta emniyet ya da rakip takım taraftarı yoksa Hiçbir şekilde gereksiz gerginlik ve taşkınlık ta yapılmıyor. GÖZTEPE taraftarı kendi kendine Sonrasında konvoy halinde maça gidildi.
GÖZTEPE 'yi tribünden ayrı düşünüyor ya da değerlendiriyorsanız , tribünleri dikkate almadan başarıya ulaşmayı hayal ediyorsanız yanlış. Yeni sezona tribünler sizlerden daha iyi hazırlandıklarını gösterdiler. Hiç duygu sömürüsüne ya da abartıya girmeden çok çıplak bir gerçeği üstüne basa basa belirteyim : Tribünler deplasmanda tek yumruktu. Tüm gruplar birlikte geldi. Gültepe'li ve Tepecik'li kardeşler yeterli sayıya ulaşamadıklarından YALI nın ve YANKİLER'in otobüsleri ile birlikte maça geldiler. GÖZTEPE.COM adminleri , Aydın abi ve GÖKHAN DUMAN hocamla tadına doyulmaz bir sohbet yaptık. Özlemişiz. Ama kadroda eksikler vardı. Çeşmealtı'nda olanlar mesela :)) Sizi de çok özledik komutanım. Bilesiniz.
Tribünler sezona çok iyi hazırlanmışlardı. Tribün abileri her şeye hakimdiler. Davullar bile senkron tutturamadığında iki davulu yan yana getirip senkron tutturma işini harika bir şekilde hallettiler. Nevzat kardeşimi de buradan kutluyorum.:)) Özellikle ikinci yarı davulları yan yana ve harika bir şekilde çalan kardeşlerimiz de ayrı bir teşekkürü hak ediyorlar.
Tellerde GRİM HAKAN , YANKİ FERHAT ve LAZ VOLKAN vardı. İkinci yarının başında yenen golden sonra zaten karşıdan vuran güneşe karşı susuzluktan bitap düşen o tribünleri tekrar ayağa kaldıran başta bu kardeşlerimiz olmak üzere tribünün içerisinde soğukkanlılıkla kavgasız küfürsüz tribün yapılması için canını dişine takan herkesi kutluyorum.
Maçta görülmesi gereken resimlerden birisi de golümüzden sonra çılgınlar gibi tellere tırmanan RIZA KOCAOĞLU kardeşimizdi. Eh olacak o kadar. Sonuçta başbakanın evladı :)) Kan çekecek tabi. Yüreğine sağlık Rıza kardeşim. Burada yeri gelmişken YILMAZ ÖZDİL abimize de seslenmek isterim. En azından İstanbul deplasmanlarında sizleri de aramızda görmeyi çok isteriz abi. Zira bu tribünler sizi çok seviyor biliyorsunuz değil mi ? Protokolde değil yanımızda. Hatta TAN SAĞTÜRK kardeşimiz de gelsin. Arkadaşı eşi dostu ile. Devir reklam devri. Bizim de lobiye ihtiyacımız var. Bunu da en iyi sizler yapabilirsiniz. Hatta İstanbul'daki sanatçı kardeşlerimiz ve abilerimiz de iki hafta sonraki Bolu deplasmanına bir volt yapabilirler. O kadar güzel olur ve o kadar ses getirir ki. Ne dersiniz YILMAZ abi ? Yapın bir organizasyon da alem tribün görsün :))
Tribünlerin 10 numara hazırlanıp 1000 kişi ile yerini aldığı Kartal stadında takımın ve hocanın :
-.Sezona hazırlanmayıp uzun kamp döneminde bol bol kitap okuduğu , mangal yaptığı , 5 e 2 pas çalışması yaptığı ve hoşça vakit geçirdikleri görülmüştür.
-.Hocanın takımı , tribünleri , ligi ve rakipleri iyi analiz edemediği ve takımına , takımındaki oyuncularına hakim olmadığını , onların yeteneklerini ve neler yapabileceklerini henüz bilemediğini gördük.
Teknik taktik hiçbir emeştiriye yer vermek istemiyorum. Kimseyi kırıcı sözlerin de burada yer almasına izin vermeyeceğim. Çünkü daha bismillah yolun başındayız. Kadromuz kaliteli oyunculardan kurulu. Düzeltirler. Elimizi kolumuzu sallaya sallaya olmasa da bir şekilde çıkarız bu sene Allah'ın izniyle. Ancaakkk tek bir eleştiri yapayım da içimde kalmasın : Ya hocam ! Madem Şaban ve Buval iyi durumdalar ve oynayabilecek kapasitedeler. Bari ikinci yarıya bunlarla başlasaydın da Kartal gibi gerçekten ligin kötü takımlarından birisine böyle bir şekilde yenilmese idik. Son 10 dakikada birlikte oynayan ikilinin nasıl pozisyonlara girdiğini hep birlikte gördük. Her neyse olan oldu. Giden gitti.
Bizler desteğe , kilometre yapmaya ve gittiğiniz her yere TEK YÜREK gitmeye devam edeceğiz. Bizler dersimize çalışmaya ve işimizi iyi yapmaya devam edeceğiz. Sizler de öyle yapın çocuklar olur mu ?
SAYGILARIMLA...NE OLURSA OLSUN GÖZTEPE'MİZE BİR ŞEY OLMASIN...
MUSTAFA DALYANOĞLU...