Yıllardır bu tribünlerdeyiz.
Gerek Alsancak’ın balkon tribününde gerek Atatürk’ün kale arkasında gerekse de deplasman maçlarında birçok taraftar profili gördük.
Kimisi iç saha maçlarımızda bizimle karşılıklı Göz-Göz çekti,
Kimisi tuvalet fayanslarını söküp balkon tribünden kafamıza attı
Kimisi de sessiz sedasız tribünleri terk etti.
***
Deplasman maçlarında da değişmedi bu.
Kimi maçı bıraktı ağzı açık tribünümüzü izledi,
Kimi daha stada adım atar atmaz küfür yağdırdı.
Kimisi de hoş geldiniz diye karşıladı.
Hepsinin de (ya da pek çoğunun diyelim) ortak özelliği neydi biliyor musunuz?
Onlar için 90 dakikadan ibaretti her şey.
Galip gelirsen çevrene bir iki fiyaka yap, mağlup olursan evine gidip tuttuğun diğer İstanbul takımının maçına konsantre ol.
Peki, bizden başka tuttuğu takıma böylesine bağlı, böylesine dava haline getirmiş, hayat felsefesi olarak yaşayan başkası var mıdır?
Şahsi görüşüm tez konusu olarak araştırılmalıdır.
***
Hiçbir taraftar bilmiyorum ki seyircisiz maçına binlerce kişi gitsin,
Amatörde dolu tribünlere oynasın,
Takımın beş kuruş parası yokken tribünde torba dolaştırarak futbolcularına prim toplasın.
***
Hiçbir taraftar bilmiyorum ki bir şubesinin kapanmaması için elini taşın altına soksun.
Yönetimine sen yapamıyorsan ben yaparım diyerek takımına sahip çıksın hem de zirveye oynatsın.
Üç kuruş gelir elde etsin diye piksel satmayı akıl etsin,
Kendi imkanlarıyla kombine bilet bastırsın.
***
Hiçbir taraftar bilmiyorum ki yönetimine sen yapamıyorsan ben yaparım diyerek arsa hediye etsin.
Onlarca gönüllü bir araya gelsin, aylarca para toplasın,dişinden tırnağından arttırsın.
Ve üzülerek hiçbir yönetim bilmiyorum ki taraftarın böyle bir jestine karşılık beş senede hala bir tesis yapamamış olsun.
***
Hiçbir taraftar bilmiyorum ki stadyumu yapılsın diye 7.000’den fazla imza toplasın,
Twitter’ı,Facebook’u sallasın,
Türkiye’nin gündemine otursun, sanatçısından,diğer kulüp taraftarlarına kadar herkes helal olsun desin,
Rıza Kocaoğlu’ndan Gani Müjde’sine kadar herkes destek versin.
Ve maalesef hiçbir yönetim bilmiyorum ki bu kadar tantanaya taraftarına bir omuz vermeyi , bir açıklama yapmayı, hakkını aramayı çok görsün…
***
Özel yetkilidir Göztepe taraftarı.
Diğer seyircilerden ve kendini taraftar sananlardan farklı…
Onlar maça gitmeyi yetenek görüp, tvden takım tutmayı taraftarlık sanarken
Stadyum için,tesis için,hentbol şubesi için kendi kendine didinir alayı.
Yönetimden hiç kimse sesini duymasa bile…
A.Ş. olarak bakmaz çünkü olaya, AŞK olarak bakar.
Özel yetkiliyiz hepimiz.
Tesis için biz para toplar, stadyum için biz baskı yapar, hentbol için biz koşturur, Göztepe’nin hakkını biz savunuruz.
Göztepe mevzu bahisse istemeyiz kimseden destek
Çünkü siz görmek istemeseniz bile, özeliz biz.
Ve unutmayın;
Siz destek vermeseniz bile,Göztepe'nin hakkını savunmak mevzu bahisse;
'Biz,bize yeteriz.'
Süleyman YENGİL