Özkan CengizBu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.www.ozkancengiz.net
İş, güç, o, bu derken yazmaya biraz ara vermenin tek güzel yönü gelen mailler ve telefonlar oluyor. Niye yazmıyorsun ya bu hafta da yazmayacaksan ne zaman yazacaksın sesleri arasında insanın pek bir keyfi geliyor. Arayan mail atan çoğunun yüzünü bile görmediğim Göztepe sevdalılarına selam ederek söze başlıyorum.
Evet beklenen hafta geldi “7 avans 8 de biter” sloganı ile kendisini maça davet ettiğimiz 7 senedir aynı yerde pinekleyen ezeli rakibimizde yeniden karşılaşmak onların yüzüncü yılına denk geldi. Bunda da bir hayır vardır. Yıllarca yüzüncü yılımızda Madrite onu bunu yapacağız diye bağırmışlardı.
Ne gariptir ki Sn. İmam Altınbaş’ta amatörden şampiyonlar ligine gidecek serüvenimizde ilk başlangıcı Madridi hedef gösterek yaptı. Onlarınki hayalden ötemeye geçemese de yüzüncü yılımızda değil belki ama 43. yılımızda Madridi eleyerek Avrupa’da yarı finale çıkmış bir takım olarak bizim için konulacak iyi bir hedefti.
Yoğun bir mesai var iki tarafta da parklarda pankart boyayan gençler, gece yarısı her yeri stickerlayan kamikazeler şehrin iki yakasını adeta bir resim gibi işliyor. Ve bu devasa pankartlar bir yandan hassas bir şekilde hazırlanırken bir taraftan karşı tarafa sızmaması için azami gayret sarf ediliyor.
Geçenlerde genç bir arkadaşım abi açık açık anket oylama yapıyorsunuz karşı tarafın kontra pankart hazırlamasından çekinmiyormusunuz diye sordu. Cevabımız netti verebiliyorlarsa versin yapabiliyorlarsa yapsınlar.
“Tarihinizdeki Tek Başarınız Bizimle Maçınız” bu pankarta ne cevap verilebilir ki Karşı taraf tarihini kitap yapsan ilgi çekecek tek şey 80.000 kişilik maç olur gerisi can sıkıntısı bunun dışında varsa bir başarıları buyursunlar pankart yapsınlar bizde vay kontra yedik diyelim utanalım.
Ezeli rekabeti seviyorum. Akılcı pankartlar, zekice tezahüratlar, makaralar, takılmalar, kırpılan konfetiler, sopalı bayraklar, tribün yerleşimi bir telaş, bir telaş, şehre heyecan ve hareket geldi.
Bütün bunları niye yazıyorum, çünkü en küçüğünden en büyüğüne en fanatiğinden, en sakinine her iki tarafa bu maçla ilgili o kadar çok yapılabilecek güzel şey varki, o kadar çok zekice ve akıllıca iş varki, o kadar çok cinlik varki yap yap bitmez demek istiyorum. Neden bunu demek istiyorum çünkü bu maçta küfüre ve kavgaya sıra gelene kadar onlarca iş var.
Bu ülkenin en güzel şehrinde belki de en iyi yaşam standartlarında, özgür, demokrat, herkesin imrendiği, dünyaya bakış açımızı kolay kolay kimsenin algılayamadığı kendi şahsımıza münhasır insanlarız.
Aramızdan bir arkadaşımız öldüğünde, ülkemizin değişmez değerlerine müdahale edildiğinde, Atamıza saygısızlık edildiğinde, yaşam standardımız tehdit edildiğinde, Ülkemize haksızlık yapıldığında tek yürek ve tek bilek en net tepkiyi veren bir kitle olarak futbol gibi hayatımızın en önemli öğelerinden birini niye hayvanca yaşayarak ayrışalım ki.
Yanlış anlaşılmasın elele gözgöze çıkalım tribünden tribüne öpücük gönderelim demiyorum.
Makaranın, esprinin, takılmanın suyunu çıkaralım bulduğumuz sloganlarla tezahüratlarla karşı tarafı hayattan bezdirelim, Tezahüratımız, marşımız ile kulaklarını sağır edip, Adana maçında olduğu gibi 75. Dakikada arazi olmalarını sağlayalım, Bu Maçı doyasıya yaşayalım.
Bu arada bugün il güvenlik kurulu karar almış Kendi Maçlarını Alsancak ve Buca Stadında oynayan İzmir takımları bizimle oynarken ev sahibi olsalar dahi Atatürk Stadyumunda oynayacaklarmış. O zaman neymiş.
Babanız çağırınca geleceksiniz.
Alayına İsyan İnadına Göztepe
Özkan CengizBu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.www.ozkancengiz.net