Behzat c.’nin televizyondaki basarisi ile birlikte insanlar Turkiye’de neredeyse her alanda varolan istanbul hegemonyasini tartmaya basladilar… Zira televizyonda izlediginiz diziden tutun da okudugunuz gazeteye kadar her yerde sadece “istanbul’a ait” izler sunuluyor bizlere… Bu yuzden “Turkiye’ye ne zaman kis gelir?” sorusunun cevabi hep “istanbul’a gelince” oluyor… Erzurumda eksi bilmem kacta bilmem kac metre kar olmasinin hicbir haber degeri tasimadigi ulkede istanbul’a yagacak 20 santim karin “haber degeri” 2 hafta oncesinden basliyor. “Flash” haberlerle an ve an yere dusen karlari izliyoruz Ankara’da, Erzurum’da, Tokat’ta, Antalya’da… Bir sure sonra “ah vah”larla izledigimizi farkediyoruz haberleri… istanbul’un hayatini, dertlerini, kisacasi herseyini yasiyoruz hayatlarimizda… Kimse gormuyor diger sehirlerde neler yasandigini… Haksizlik etmeyelim… Yillar once “birilerinin” her sehir
icin bictigi roller var… Zaman zaman bu haberler isitilip vizyona konuyor sadece… Dogudaki fakirlik, kuzeydeki yesillik, guneydeki ustsuzler, egedeki sive… Yaklasik birer dakikalik haber degeri tasiyan bu haberlerden sonra tekrar mabedimiz istanbul’a baglaniyoruz…
Futbolda da durum ayni… Sadece istanbul takimlarinin cercevesinden futbolu yasamamiza “izin veriyorlar”… cunku kameralar, kalemler onlarin elinde… Fenerbahce Manisa’dan 5 gol yediginde baslik “ah fener” oluyor nedense… Bir yabanci gozuyle “Manisa Turk takimi degil mi?” sorusu geliyor akla… Otuzlarda Hollywood filmlerinde gordukleri gansgterleri taklit etmeye baslayan “gercek” gansterler gibi bizler de rollerimize hemen burunuyoruz… “Ben Genclerbirlikliyim” diyen adama cevap vermemis gibi anlamsiz anlamsiz bakip, israr ederse, “buyuklerden hangisi olm!” diyoruz… cunku oynamaya basladiginiz rolun repliklerinde “diger” takimlar yer almiyor… “Onlar” dillendirilirse ne diyecegimizi ogretmiyor “istanbul”hegemonyasi…
Fenerbahce, Besiktas ve Galatasaray’in “yabanci” takimlarla yaptigi hazirlik maclarinda bile Turk milliyetciligi cigliklari atilirken, Malatyaspor’un isvicre’de Basel’le oynayacagi ya da Genclerbirligi’nin Yunanistan’da Egaleo ile oynayacagi avrupa kupasi maclarinin “nedense” ozetleri bile televizyondan yayinlanmiyor… iste bu noktada birseyler cikiyor ortaya. Basinin surekli dillendirdigi milliyetcilik bile sadece istanbul milliyetciligi uzerine…
istanbul’un basarisi tum ulkenin basarisi digerleri ise “sadece” basari iste oluyor…
Hemsehriligin “zirvede” yasandigi bir ulkede, futbol gibi en cok konusulan konuda yasanan istanbul taraftarligini anlamak ise mumkun olmuyor… sehrine hic ugramamis bir takimin taraftari olunuveriliyor. Kendi sehrinin takiminin renklerini bile bilmeyecek kadar futbol koru olanlar “kessen sari-kirmizi akar” abi diyor… Ne olursa olsun sehrinin arkasinda durmak yerine surunun pesinden gitmeyi yegliyor…
cunku biliyor ki, rol almak istiyorsa sadece 3 takimdan birini secmesi gerekiyor…
Mehmet Ali Çetinkaya
http://www.mehmetalicetinkaya.com/2011/03/istanbul-milliyetciligi-uzerine-2/