Göztepe’nin Gücü…
Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Göztepe’nin Türk Futbolundaki yeri ve önemi, Göztepe’nin İzmir ili içerisindeki konumu üzerine sayfalarca yazı yazdım, ama herhalde dün yaşananlar bu konulardaki durumunun yüzümüze çarpıldığı üstünde yeniden düşünmemiz gereken bir ortam yarattı.
En son söyleyeceğimi ilk söyleyerek başlayayım, dünden çıkardığımız en büyük ders “Göztepe’nin en büyük gücü tribünüdür ve tribünü yoksa Göztepe’den geriye bir şey kalmaz.” Bunu Başkanı, Yöneticileri, Hocayı ve Oyuncuları küçümsemek veya emeklerini yok saymak için söylemiyorum. Bütün bu paydaşların çabasının emeğinin değer kazanması için de Göztepe Tribünü temel gereksinimdir.
Göztepe’nin lobisi yok, tarihi boyunca yoktu, Göztepe İzmir yerel yöneticiler tarafından desteklenmiyor, tarihi boyunca desteklenmedi. (Hamdi Türkmen – Priştina ilişkisine dayalı kısa dönem istisnası dışında) Göztepe’nin tepeden inme gelirleri yok, tarihi boyunca olmadı. Peki bu kulüp bu günlere nasıl geldi, Göztepe tribünlerinin gücü, etkinliği ve bu güç ve etkinlikten kuvvet bulan yöneticileri ile…
Zaman zaman dillendiriyordum ama dün somut bir şekilde altı çizilmiştir. Tarihi bir hata yapıyoruz. Göztepe’nin en büyük gücünü zayıflatarak Göztepe’ye zarar veriyoruz. Dün yaşadığımız olayların temel sebebi budur. Şimdi onlarca farklı görüş ortaya çıkabilir. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz, sokağa çıkma yasakları var, pandemi dönemi var, Başkanın açıklamasını bekledik, bize öyle denmedi bize böyle denmedi. Hepsinin doğruluk payı da var ama buna rağmen hiçbiri mazeret değil.
Taraftar olarak tez zamanda birlik ve beraberliğimizi sağlamak beraber hareket etmek zorundayız, tribünün lokomotifi taraftar grupları etkinlik yerinin sosyal medya değil, stadyumlar olduğunu hatırlamalı, beraber organize olmalı beraber hareket etmeliyiz. Türk futbol tarihin en büyük tribün organizasyonlarını gerçekleştirmiş Göztepe tribünlerinin maça girmek için akreditasyon listesi beklemesi doğru bir yöntem değil. Bunları dünkü maç özelinde söylemiyorum. Göztepe Tribünleri tez zamanda stratejisini belirlemeli gerçek düşmanlarının farkına varmalı bu ligde var olma yönteminin bu ligin dinamiklerini bu ülke futbolunun saçmalıklarına ayar vermek olduğunu anlamalıdır. Kanunsuzluktan zorbalıktan bahsetmiyorum ama yasal zeminler içinde her zaman bir yöntem bulunmuştur. Bulunacaktır.
Yönetim olarak tez zamanda Göztepe’nin gücünün ikili ilişkiler lobiler siyasi bağlantılar değil Göztepe Tribünü olduğunu bu tribün gücünü arkasına alırsa onun yarattığı rüzgar ile bu diğerlerinin anlam kazanacağını, bir şeyler başarılabileceğini, tribünleri dizginleyerek rehabilite ederek, ne yapıp ne yapmaması gerektiğini dikte ederek değil onun yelkenini kendine güç yaparak ilerleyeceğinin farkına varmalıdır. Üstünde 50 tane haciz varken Göztepe’den alınamayan Gürsel Aksel sahasını, Göztepe Gürsel Aksel Stadyumu olduğunda kimse alamaz.
Göztepe taraftarları olarak bugünden itibaren şapkamızı önümüze koymalı, Süper lig maceramızı verirken alt liglerdeki günlerimizi oralarda neler yaptığımızı cezalı maçlarımızda ne yaptığımızı cezasız maçlarımızda ne yaptığımızı yerel yönetim kararlarına ne yaptığımızı mülki erkan kararlarına karşı ne yaptığımızı hatırlamalıyız.
O nesilin yaşı geçmiş olabilir ama kendinden sonraki nesillere bunu öğretmek Göztepeliliğin temelinin sosyal medyada olmadığını, kendi yönetimine, futbolcusuna sarma kolaycılığı olmadığını, Göztepeliliğin mücadele olduğunu ve bu mücadelenin Göztepe’yi hak ettiği yere getirirken Türk futbolunu da dönüştüreceğini öğretmelidir, O günlerde ki Türkiye bugünlerdeki Türkiye olmayabilir ama her devrin kendince bir mücadele yöntemi vardır. Bunu bulmak bu şekilde mücadele etmek hepimizin görevidir.
Yoksa bu kör döğüşü içerisinde debelene debelene gideceğimiz nokta bellidir. Göztepe’yi Göztepe yapan ilke bellidir. Başkanı’da, Yöneticisi’de, Teknik Kadrosu’da, Futbolcusu’da, En küçüğünden en büyüğüne taraftarı da bu ilkeyi şiar kabul edip bunun altında birleşerek tek vücut olarak hareket etmelidir. “Alayına İsyan İnadına Göztepe”
Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.