NEVZAT GÜZELIRMAK
Hüseyin Kalpar geç bile kaldı
Bir futbol adamı olarak istikrardan yanayım. Göztepe Başkanı İmam Altınbaş'ın başarısız sonuçları dindirme konusunda, "Teknik direktör Hüseyin Kalpar'ın arkasındayım. Tüm futbolcular gider, o kalır" demesini de uygun bulmuştum. Ama Kalpar'ın da artık şapkayı önüne koyarak, "Bu takım benimle gitmiyor, yürümüyor. Doku uyuşmazlığı var. Göztepe'nin geleceği adına çekilmem gerekir" demesi gerek diye düşündüm.
Maç sonunda duydumki Hüseyin Kalpar istifa etmiş. Bence gereğini yapmış ama geç bile kalmış. Kötü neticelerde hatayı futbolcularda arama, yükü onların omuzlarına yükleme işin en kolayıdır. Kalpar, "Futbolcular çok gol kaçırıyor, ben n'apayım" demişti. Ama onlara gol yollarında bitirici olmayı öğretmek, sonuca gidecek varyasyonları belletmek de bir teknik adamın asli görevidir.
Göztepe bu ligde en pahalı takımlarından biridir. Hocanın istediği futbolcular alınmış, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmamıştır. Kalpar'ın istediğine, yaptığı listeye göre en iyi malzeme alınmıştır ama ortaya güzel bir yemek çıkarılamamaktadır. Öyleyse artık top futbolculardan çıkmıştır. Koca Göztepe ilk yarıda sadece bir tehlikeli atak yapabiliyorsa (Rodriguez'ın direkten dönen topunda ortavari şut, bana göre bilinçli olarak atılmamıştı) durum gerçekten vahimdir. Ve Göztepe camiası takımın bu tehlikeli sularda dolaşmasından hayli tedirgindir.
Evet Hüseyin Kalpar gitti gitmesine ama şimdi ne olacak? Gelecek teknik adam bu takım için belli ki 'süper bir takımmış' demeyecek. "Yeni oyuncular gerek" diyecek. Hepsinden vahim olanı da doğal olarak süre isteyecek. Bu ne demek? Ara dönemde bazı oyuncuların gitmesi ve yerlerine yeni oyuncuların alınması demek. Peki bu durumda kim kaybetti? Sorunun özü burada.
Kaynak: Yeni Asır