2002-2003 Sezonu

Mehmet Tan
Koşar Adım
Beş maçta ardı ardına beş galibiyet, hem de yıllar sonra... Trabzonspor hem o tarihin akışının değiştirildiği yıllara dönme sinyalleri veriyor, hem de sevindirmeye devam ediyor. Bir müsabaka düşünün, top ya çamura saplandı kaldı, ya da çimden hız kazandı... Ve Alsancak Stadı’nın ağır zemini her iki takımda da ne düzen bıraktı, ne de sistem. Sahada kendi dengesini sağlayamayan oyuncu elbet ofans - defans dengesini de sağlayamaz, balans ayarını tutturamazdı. Onun içindir ki, bu müsabakanın yapılacak olan teknik analizi pek fazla sağlıklı olmaz, takımların oyun anlayışları ile örtüşmez.
İkinci yarının son bölümlerini güçlükle tamamlayan Trabzonspor, bu dakikalara ulaşıncaya kadar tarihi bir farkı kaçırdı... Mehmet Yılmaz da gol krallığını! Adam vardır, iyi futbolcudur da, iyi sporcu değildir... Sergen ve Pascal Nouma örneğinde olduğu gibi. Mehmet Yılmaz, hem iyi bir sporcu, hem de iyi bir futbolcu. Dahası iyi de santrfor... Hücum presi mükemmel, rakip defansın dengesini olağanüstü bozuyor. Ama Mehmet Yılmaz, iyi bir golcü değil. Vuruş tekniğinde eksiği var. Zaten onu da becerebilse, Real Madrid’de forma giyerdi. Dün bunu bir kez daha ispat etti. Becerip de çerçeveye gönderemediği topların sayısını saymaktan biz yorulduk, o kaçırmaktan yorulmadı.
Golde yerleşim, müdahale ve zamanlama hatasına rağmen Erman Güraçar dün yine Trabzonspor’un en iyisiydi. Defansı tek başına ayakta tuttu. Gökdeniz, yaratıcı ve özgür. Ama bir o kadar da sorumsuz. Yoruluncaya kadar takımı adına iyi şeyler üretti.
Fatih’in seyrine doyum olmuyor. Attığı galibiyet golünde her şey var... Beceri, vuruş tekniği, sezgi, kendine güven, ölçü ve hedefi yakalamak. Fatih bunların dışında oyun disiplinine uymada ve takımını yönlendirmede gerçekten büyük gayret sarfetti.
Göztepe’nin baskı kurduğu dakikalarda Samet Aybaba, defans güvenliğini daha ön plana çıkartabilirdi. Defans - ofans arasında fazlaca boşluk bırakmamalıydı. Ama Aybaba, risk almayı seviyor. Hele ilk yarıdaki Trabzonspor üstünlüğü iştahını kabartmış olmalı.
Muhittin Boşat, iyi bir müsabaka yönetti. "İzmir, Cim - Bom’a mezar olacak" tezahüratına anons yaptırmamalıydı. Saçma geldi bize.