2002-2003 Sezonu

Depresyon Altay ve Adanaspor yenilgileriyle bunalıma giren Göztepe, ligin gözde takımı Gençlerbirliği'ne de mağlup olunca, iyice depresyona girdi. Gençlerbirliği maçı Göztepe için iki haftada yenilen 8 golün ardından yaraların sarılacağı bir karşılaşmaydı. Maça hafta boyunca bu yönde motive olan sarı kırmızılılar, dün kalesinde sürekli ecel terleri döktü, yenilen gollerin ardından ise iyice yıkıldı. Özür niteliği taşıyan maçta Göztepe'nin farklı yenilgisi teknik heyeti de yedek kulübesine gömdü. Hazır olmadığını belirten Tunç'un ümit mili takıma çağrılmasını teknik patron Ali Osman Renklibay nasıl değerlendirir bilemem ama, bence biryerlerde birtakım hataların yapıldığı bir gerçek. Lige Elazığ galibiyetiyle başlamanın ardından camiasına umut veren sarı kırmızılı takımın da zaman kaybetmeden kendine gelmesi gerekli. Altay, Adana ve Gençlerbirliği maçları adeta hayal kırıklığı yarattı. Göztepe bu yenilgilerin ardından kesinlikle paniğe kapılmamalı. Alınacak kararlarda çok dikkatli olunmalı. En küçük bir hata büyük yaralar açabilir. Unutulmaması gereken ön önemli konu, Göztepe'nin şu an yaralı bir aslan olduğu. Yönetim ve teknik heyet kafa kafaya verip, oyunculara da gereken moral ve motivasyon verildiğinde karanlıkların, aydınlığa döneceğine kuşkum yok. Kalede tecrübeli file bekçisi Bülent'in olmayışı bence büyük bir eksiklik. Genç Bora iyi niyetli, çalışkan. Ancak yeterli güveni veremiyor. Defansta güvendiğim Şenol inanılmaz hatalar yapıyor. Dün, sahada göze çarpan Mkalele dışında oyuncu yok gibiydi. Zafer Biryol ise tek başına, çaresiz. Dün bir de maçın hakemi vardı. Aydın bölgesinden Taner Balbay. Bir penaltı kararı verdi, olmaz böyle birşey. Göztepe'nin yenilgisinde en büyük rollerden birini oynadı. Kararda kendi de emin değildi. Nedeni açıkça ortada. Kararının arkasında olan bir hakem itaraz eden futbolcudan kaçmaz. Hakem Baybay'a inanamadım.