2001-2002 Sezonu

CEM CAN Dişediş Mücadele Rıza Çalımbay ve Sakıp Özberk’in maçı kaybetmeme çözümlerini iyi tespit ettikleri, ancak rakibi savunmada zaafa uğratacak formülleri ise bulamamış oldukları görüldü. Canla başla mücadele eden iki takımda da Mehmet, Ersen Martin, Ali Tandoğan, Ahmet Hassan gibi, “Kazanıcı” nitelikli futbolcular ilk yarıda katmerli savunmalar karşısında sahada birer prestij figürü olarak yer aldılar. Hücum düzenlerindeki tek dikkat çekici farklılık Göztepe’de Mehmet’in sol kanattan biraz içeri çekilerek forveti üçlerken Ali Tandoğan’ı da sürüklemesi ve bu koridora Cüneyt’in sokulması düşüncesiydi. Sarı-Kırmızılılar bütün hücumlarını sol kanada dadanarak gerçekleştirirken, Denizlispor bu girişimleri Levent’in Ali’ye yardıma gitmesiyle boşa çıkarttı. Sakıp Özberk’in Göztepe’nin sağ kanadında olanca isteksizliği ile Arzı Endam eden Mustafa’nın önünde Timuçin’i yersiz bir çekingenlikle geride tutması, Denizli’yi mücadele eden, ancak hücuma çıkamayan bir yapıya soktu. İkinci yarıda maçın kaleye yönelen ilk şutu Kabat’ın ayağından gole dönüşünce takımların futbol karakterleri de bir anda değişti. Horozlar birbirlerine yaklaşıp kısa paslarla oynamaya başlayınca oyunun kontrolünü ele geçirdiler. Yüksek tempolu maçlarda çabuk top kontrolü ve iyi pas gibi sonucu etkileyecek basit beceriyi ancak son anlarda gösteren misafir takım tek puanı kopardı, aldı. Hocaların tasarrufu ile ancak birer devre oynayan iki takımın oyuncularını da ortaya koydukları mücadeleden ötürü candan kutluyorum. Kayıp puanları hocalara yüklüyorum. HALİL KİRAZ Kim Nasıl Oynadı? Majdan: Her maçta olduğu gibi dünkü maçta da Göztepe'nin en iyisiydi. Hatası yoktu. Ahmet Hassan'ın frikiğindeki kurtarışı takımı yüreklendirdi. Gökhan: Mücadelede iyi, ama topu iyi kullanamadı. Çok telaşlıydı. Servet: Hava toplarında ve markajda çok başarılı olmasına rağmen hücuma katkısı yok gibiydi. Oysa Servet'in atakları başlatan adam olması lazımdı. Kenan: Neden takımı ileriye çıkarmıyorsun? Neden rakibi kendi sahanda kabul ediyorsun? Cüneyt: İlk maçı olmasına rağmen bence takımın en iyi üç oyuncusundan biriydi. Mehmet: Çok çalıştı. Devamlı hücumu düşündü. Topla buluştuğunda gol ortasını başarıyla yapabilse, daha etkilili olacaktı. Ne var ki, bunu yapmayınca oyundan alındı. Tayfun: Orta sahada adam markajında çok başarılıydı, ama topa sahip olduğunda iyi kullanamadı. Tayfun kötü oynayınca, Göztepe takımı da istediği gibi pozisyon üretemedi. Cumhur: Vasat bir oyun çıkardı. Hücuma hiç katkısı olmadı. Mustafa Özkan: İyi niyetlisin, ama sonuca götürecek işlerin olmadığı için kötü görünüyorsun. Daha çok şut atmayı düşünmeliydi, kafa toplarına çıkmalıydı. Kabat: Göztepe'nin en faydalı oyuncusuydu. Şahane bir vuruşla golünü attı, takımı öne geçirdi. Rıza Hoca, bu futbolcuyu orta sahada hücuma dönük oynatsa, bence çok daha faydalı olacak. Ersen Martin: Çok çalıştı, ama markajdan kendini bir türlü kurtaramadı. Oyunda hırslı, ama sinirli değildi. Aferin. Gol atamasa bile bu çalışkanlığıyla takıma faydalı oldu. Zafer Biryol: Oyuna sonrada girdi ve pek varlık gösteremedi. BAYRAM ERBİL İki Puan Kaçtı Yazık kaçan galibiyete... Oyunun sonu gelmiş, üç puanı Kabat'ın füzesinde avcuna almışsın. Kalede süper bir Majdan var, yüzde yüzlük goller kurtarıyor. Bu galibiyet nasıl kaçar, 1-0'ın üstüne nasıl yatılır, anlamak mümkün değil. Böyle bir şey, Göztepeli kaliteli oyunculara hiç yakışmadı. Maçın uzatmaları dahil ekip olarak topa kalemizin uzağındaki tehlikesiz bölgelerinde basacak ve rakibi oyundan düşürecek, oyunu soğutacak taktiksel anlayışlarla pekala galibiyet korunabilirdi. Kenar yönetimin buna çözüm bulması gerekirdi. Eğer dünkü maç kazanılsaydı, hem moral bulunmuş olur, hem de çalkantılı günleri çabucak aşmış olurduk. Taraftarı üzdünüz Göztepemizin muhteşem tarftarları yine Alsancak Stadı'nı tıklım tıklım doldurdu. Görevlerini en güzel şekilde, etkili tezahüratlarla, sloganlarla yaptılar, takımlarını ateşlediler. Evlerine mutlu dönmek istiyorlardı, ama siz bunu onlara çok gördünüz. Beraberlik, taraftarlara yenilgi kadar ağır geldi. Gençleştirilmiş Göztepe takımı, başarısızlıkla sonuçlanan üç maça rağmen seyircisini maça çekebiliyorsa, üstelik tribünleri dolduruyorsa, bu sevginin bir tarifi olamaz. Demek ki onlar size inanıyor. Siz de inanın, kazanın, o güzelim taraftarı üzmeyin. Bu sevgiye layık olmaya çalışın. Mutlu olmak istiyorsanız, özellikle kendi sahamızdaki maçları kazanmak zorundasınız sevgili futbolcular. Eğer kazanamazsanız mutsuz olursunuz, övgüler yerini eleştirilere bırakır. HASAN ELİDEMİR Sabır da Sabır Göztepe kötü oynadı, üzüldüm. Göztepe puan kaybetti, daha da üzüldüm. Ama maç sonunda yapılan "Metin Diyadin" tezahüratı var ya işte ona kahroldum... Çünkü deneyimlerimden biliyorum, bu muhabbet, öyle büyük tehlikedir ki takımın içini resmen kemirir. Metin haklıdır ya da haksızdır, asla demiyorum. Bilenler bilir ahde vefayı en çok savunanlardanım. Ama gün, yarayı kaşıma günü değil. Ben buna kesin inanıyorum. Olan olmuş. Gün, Göztepe'ye ne olursa olsun destek günü; çünkü aslolan Göztepe... Gelelim maça Göztepe çok koşuyor, çok basıyor, çok disiplinli oynuyor, ama işte iki pası üst üste yapamıyor. Neden? Mevcut kadronun stili bu da ondan. Ya da karakteri bu da ondan... Bir takımın kadrosunda 8 tane mücadele adamı, bir tane iyi kaleci ve 2 tanecik top oynama eğilimli adam olursa, olacağı bu... Göztepe'de top oynama eğilimli 2 adam var dedim. Ersen Martin'le Kabat'ı kastettim. Gerisi resmen oynatmamak için sahne almışlar. Bir ara yedek kulübesine gözüm takıldı, bir top kapan çıkarıp bir top yapan sokma şansı yok. O zaman Göztepe seyircisine tek bir önerim var, o da sabır... Göztepe bu sene böyle oynayacak. Değiştirmeye çalışmak bu saatten sonra asla mümkün değil. 12. adam devreye girerse durum asla vahim olmaz. Ama ben 12. adamı yani taraftarı bu haliyle istemiyorum. Şarkı söylemek yetmez, maçın ruhuna girmeliler... Yenidoğanlı, modern amigoluğu Türkiye'de yapabilecek bence en birinci isim... Neden oyalanıyor, anlamıyorum? Koskoca maçta iki muhteşem adama takıldım. Biri bizim santrfor Ersen, diğeri Denizli'nin santrforu Veysel... İkisini de kutluyorum. Bu dan-dunda bile bizim göz zevkimizi okşayabildiler ya sağolsunlar.