Nevzat Güzelırmak
Gerçek Göztepe bu
Göztepe dün namağlup rakibi Şanlı Urfaspor karşısında bir "Olmak ya da olmamak" maçı oynadı. Puan kayıpları iddiayı bitirecekti, galibiyet ise zirve mücadelesine katılma yolunu açacaktı. Sarı-kırmızılı futbolcular bu sorumluluğunun bilincinde oynadılar ve kazanarak ilk ikiye girebilecek takımlar arasına isimlerini yazdırdılar.
Göztepeli taraftar kardeşlerim... Takımınızın sezonun en iyi oyunlarından birini sergileyerek kazanmasının şahidi olacaktınız ama büyük fırsat kaçırdınız. Seyirci maçların süsü, zevk kaynağı. Ama cezalarla hem kendinizi sevdiğiniz takımı izlemekten mahrum bırakıyorsunuz hem de kulübünüze zarar veriyorsunuz. Eğer dünkü maç seyircili oynansaydı, inanıyorum ki en az 10 bin seyirci gelecekti. Alsancak, bir sarı-kırmızı gövde gösterisine sahne olacak, futbolcular da sizin ateşinizi oyunlarına yansıtacaklardı. Bari bundan sonraki maçlarda daha dikkatli olalım. Bu, sadece Göztepe için değil, tüm İzmir Takımları için de geçerli.
Göztepe'de kaleci Tamer güven verdi. Evren, Ferhat çok iyiydi, gole imzayı atan Burhan da. Ama ben Hasan Aydınlı'ya ayrı bir övgü parantezi açmak istiyorum. İnanılmaz bir mücadele verdi, süper hareketler yaptı, maçın kahramanıydı. İlhan iyi kumaş ama henüz adaptasyon dönemini tamamlayamamış, ısınırsa takıma katkıda bulunacağına inanıyorum. İlk 30 dakika Göztepe'nin rakibini ceza sahasına sokmaması gerçek bir başarıydı. Tek hataya gelince... Göztepe sanki tek kollu bir boksörmüşcesine sürekli sol kanadı kullanıyor, sağ kanadı çalıştırmıyor. Bu hatta Burak yalnız kaldı, çıkamadı.
Şanlıurfaspor'un iyi bir takım olduğu yerinden belli ama İzmir'de beklenen oyununu sergileyemedi. Abdullah ve Taylan girdikleri pozisyonları cömertçe harcadılar.
Ersan Yetişir
Galibiyet güzel
Ligin üç haftasında sadece üç puan çıkarabilen Göztepe, mutlak galibiyet için çıktığı Şanlı Urfa maçına fırtına gibi başladı. Özellikle ilk yarım saatte rakibi üzerinde önemli baskı oluşturan sarı kırmızılı ekip, sahanın her yerinde yapmış olduğu müthiş pres ile rakibine alan bırakmadı. Bu dakikalarda gelen gol ile moral bulan sarı kırmızılı ekip, son çeyrekte zaman, zaman, kalesinde sıkıntılı anlar yaşasa da oyunun kontrolünü elinde tutan taraftı. Son iki maçta forma şansı bulamayan kaptan Evren’in, takıma katılması ile stoper mevkiinde oynayan Burak bu maçta sağ kanatta görev almak zorunda kaldı ve oyunun genelinde alışık olmadığı bu mevkide fazlaca sırıtmadı. Savunmada yerinde müdahaleler yapmasına karşı kanat bindirmelerinde aynı başarıyı maalesef gösteremedi. Özellikle sakatlığı nedeni ile forma giyemeyen Uğur’un eksikliği sağ kanatta fazlası ile hissedildi. Kısa sürede takıma katılması bu mevkide sıkıntıyı da çözecek.
İkinci yarı Erol hoca yerinde bir hamle ile Mert Somay-Murat Berge değişikliği sonrası Murat’ı, sağ kanada kaydırarak buradaki aksaklığı da kısmen çözmüş oldu. İkinci yarı skor avantajını korumak adına daha çok savunma güvenliğini elden bırakmayan Göz-Göz zor da olsa dört maç sonra üç puan ile tanıştı.
Bugün için özellikle kaptan Evren, müdafada yerinde hamleleri ile, orta sahanın dinomosu Ferhat bitmek bilmeyen enerjisi ile, sol kanatta Hasan mükemmel hareketleri ile ve forvet hattında Burhan galibiyette büyük pay sahibi oldular.Seyircisiz oynanan bu önemli maçta alınan üç puan bence başarıdır. Umarım yeni transferlerin uyum sürecini atlatması ile özlenen GözGöz, seri galibiyetler ile zirvede hak ettiği yerde olacaktır. Bugün oyunun büyük bölümünde bu sinyalleri fazlası ile hissettirdiler. Önlerinde şimdi önemli bir Tokat deplasmanı var. Oradan getirilecek üç puan camiada şampiyonluk sözcüğünün daha güçlü söylenmesine sebep olacak. İnanmak başarmanın yarısıdır.
Bu takım bu ligden çıkar
Tayyar ÖZdemir
Eğer Şanlı Urfa bu ligde liderliği almış, hedefi şampiyonluksa Göztepe takımı bu ligden elini kolunu sallaya, sallaya çıkar. Uzun boylu oyuncuların çoğunlukta olduğu Urfa takımı maçtan önce yani milli marşımız söylenirken insana umut veriyor ama maç başlayınca o umudun yerini umutsuzluklara bırakıyor. Gerçi benim umudum futbol görmekti. Bir de Urfa’nın lider durumu yanında Göztepe’nin bir puanla sonlarda duruşu merakımı iyice büyütmüştü. Ama gelin görün ki iki takım yer değiştirmiş Göztepe bence liderliği maç bitmeden almıştı. Urfa takımı maçın dörtte üçünde sahada yoktu. Ne yaptığını bilen bir tek oyuncu da yoktu. Rakibi Göztepe’nin korkusu belli ki içlerini sarmıştı. Buna karşın Göztepe daha bilinçli ve özellikle de Hasan’ın ayağından çıkan yan paslarla adeta umut dağıtan taraftı. Nitekim maçın tek golü de yine bu kanattan gelen nefis topla yaşandı. Urfa kalecisi üzerine gelen topu tutmak isterken kendini de topu da kale içinde buldu.
Hava koşullarının futbola elverişli olmasından bence yararlanan Göztepe’ydi. Ne var ki sarı kırmızılı takımın taraftarı tribün dışındaydı. Seyircisiz ve gürültüsüz geçen maçta yine seslerin yükseldiği taraf şeref tribünüydü. Alkışlar ve bağrışlar uzun sürmese de şeref tribünü yine görevini! yaptı.
Maçın galibi üç puanın sahibi Göztepe seyircisine moral olsun diye yazmıyorum. Gerçekten bu takım bu ligden rahatça çıkar. Nedeni gayet basit; Urfa takımı bu ligde liderse ve bu takım böyle oynuyorsa Göztepe bu takımla 10 maç yapsa tümünü kazanır. Çünkü Göztepe kaleye nasıl gidilir biliyor. En önemli eksiği ise tek kanatlı uçak gibi oynaması. Yani sol kanattan etkili ve hücumcu görünürken sağ kanatta oynayan oyuncu kim olursa olsun maç içinde top gelmediği için motivasyonu da kayboluyor. Bu da sarı kırmızılı teknik heyetin dikkatini sanırım çekecektir. Belki de çekmiştir de ikinci bir maçta yeniden yazmayız.
Göztepe ‘nin seyircisiz oyunu Göztepe’ye yaramıyor. Bunu yaratan Göztepe seyircisi bu benzeri olaylardan neden ders almıyor, bunu anlamak lazım. Küfür ederek nereye varılacak bunu da bilmek lazım. Nasıl ki bir oyuncu kırmızı kart cezalısı ise, seyirci de benzer cezayı hem kendine hem de takımına kesmiyor mu?