İnadına destek
Çağatay Çağlar
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Yenigün
İyi futbol istiyorum. İyi takım istiyorum. Kulübe üye olmak istiyorum. Lisanslı ürün almak istiyorum. Stressiz maç seyretmek istiyorum. Yönetimi de Göztepeli istiyorum…
Bunlar benim olduğu gibi Göztepe’nin o muhteşem taraftarın dileği, isteği. Çok mu? Bu takım kaç paraya kuruldu? Bu takım dünkü rakipten neden kötüydü? Neden gol atamadı? Neden 90 dakika boyunca 2 yada 3 pozisyon bulabildi. Neden Serkan kırmızı kart gördü? Neden Emre sakatlandı? Takım 10 değil neden 7-8 kişi oynadı. Neden kaleci Sinan muhteşem top oynadı? Neden duran top dışında organize bir tane atak olmadı? Neden dünkü maça Danimarkalı Efsane Nielsen eşiyle geldi? Neden İmam Altınbaş tribünde yoktu? Neden Akif Hoca istifaya davet edildi? Neden benim maç içinde karnım şişti? Taraftarlar neden yönetimi eleştirdi?
Neden? Neden? Neden?..
Yoruldum, sıkıldım, kalp hastası oldum. Ama sevdam değişmedi. Değişmez de. Ben bu günlerin değil, geçmişin, geleceğin de Göztepelisiyim. Arma, renk sevdasındayım. Ben dünkü maçı eleştirmeyeceğim. Ben dünkü maçı dün de bırakacağım. Ben geleceğe bakacağım. Ben yarınları düşüneceğim. Yukarıda yazdıklarıma da yine ben cevap vereceğim. Yeri gelecek, zamanı gelecek. Ama şimdi değil. Biraz daha bekleyeceğim. Daha devre arasına vakit var. Önlemler alınacak. Alınmazsa, aldırılacaktır (!) Bunu herkes de böyle bilsin. Herkes unutur, Göztepeli unutmaz. Sadece ve sadece bir tek ricam var. Biz sonuçların değil, gönüllerin taraftarıyız. O yüzden İnadına, İnadına İnadına destek…
Sorumluluk almak
Ersan Yetişir
Yenigün
İkinci yarı seyircinin büyük desteğini arkasına alan Göz Göz, maalesef ilk yarı görüntüsünü bu bölümde de sürdürdü. Serkan’ın, oyundan atılması ile oyunun hakimiyeti tamamen rakip takımın eline geçti. Özellikle oyuna sonradan giren arkadaşlar, sanırım sezon başından beri oynamamanın sıkıntısı ile takımlarına fazlaca bir katkı yapamadılar. Bugün için zengin bir kadro yapısı olmasına rağmen Akif hocanın takım içinde rotasyonu fazla kullanmaması, bazı futbolcu kardeşlerimi küstürmüş… Umarım bu sorunu bir an önce çözer. Son söz olarak lig belki uzun diyerek bugünü kurtarabilirsiniz. En az puan kaybı ile ilk yarıyı bitirip, bu takıma acil 3 yıldız transfer yapılmazsa bence şampiyonluk hayalden öteye geçmez. 12.nci adam, bu gün oynanan futboldan memnun olmadığını gösterdiği tepki ile dile getirdi. Umarım yönetim bunu görüp, tedbirini alır.
Yol ayrımı
Halil Kiraz
Yeniasır
Önce Kuşadası'nı turla gezmeye gelen ve Göztepe'nin maçı olduğunu öğrenince gemiyi bırakıp Alsancak'a koşan Efsane takım arkadaşım Danimarkalı Nielsen'e ayıp oldu. Maçtan sonra üzgündü, "Bu mu bizim Göztepe ? Birşey oynamadı, kazanmak için çabalamadı" dedi.
Göztepe ligin başından beri aldığı sonuçlarla söylemlerin aksine öyle şampiyonluğa koşacak bir takım görüntüsünde değil. Eyüp galibiyeti yine sarı-kırmızılı binlerce taraftarı coşturmuş, Alsancak'a koşturmuştu. Ama onların galibiyet isteği ve müthiş desteği, kaleci Sinan dışında hiçbir futbolcuya mesaj verememiş maalesef. Düşünebiliyor musunuz, Göztepe zirve hedefinde, evinde oynadığı maçta kalecisi yüzdeyüz 5 gol kurtararak maçın kahramanı oluyorsa bunda bir gariplik var.
Maçtan önce Akif Başaran'ın eldeki en iyi kadroyu sahaya sürdüğünü söylemiştim. Ama bir zamanlar tek başına maç alan Şadi, Hüseyin Kartal ve Emrah gibi ünlülerin isimleri var ama, cisimleri yok. Sezon başındaki sohbetlerimizde bu takımın tecrübeli oyuncularla takviyesi gereğini dile getirmiş, "Merak etme. Türkiye'nin en iyi adamlarını aldık" cevabıyla karşılaşmıştımk. Ama dün Sarıyer'i gördük. Yaşları 40'a merdiven dayayan Coşkun, Göksel ve Cumhur maçın yıldızlarıydı. Hele eski Göztepeli Göksel ile Cumhur hem defans hem de orta saha köprüsünü mükemmel kurdular. Sarıyer iyi gözüktü ama Göztepe çok kötü olduğu için. Ayrıca 3 dakika içinde üstüste iki sarı kart görerek takımını 38 dakika 10 kişi bırakan Serkan Güney'in de olumsuz netice üzerindeki payını vurgulayalım.
Şimdi n'olacak ?. Bence, "Bir-iki hafta daha bekleyelim, duruma bakalım" pasifliği Göztepe'ye sezonu kaybettirebilir. Yönetimin ve de Başaran'ın sükunetle durum değerlendirmesi yapmaları gerekir. Genel bir prensiptir, takımın hatası ve sevabı hocanın omuzlarındadır. Eğer Başaran, "Bu takım iyi gidiyor veya gidebilir" diyorsa ve yönetim de onaylıyorsa söylenecek birşey yok.