İSTANBUL 1. SÜPER LİGİ BAŞLIYOR
Yıkılmaz sanılan tabuların yıkıldığı bir ülkede bir tabu var ki yıllardır olduğu gibi önümüzdeki otuz dört haftada da insanların beynine tedavisi mümkün olmayan bir illet gibi girecek, yapışacak. İşin kötüsü bu illetten muzdarip olanlar hastalığın farkında dahi olmayacaklar. Evet, ligimiz cuma akşamı kurulduğundan beri şampiyonluğu İstanbul dışına çıkaran tek takım olan Trabzonspor ve Üç semirtilmişlerden biri olan Fenerbahçe arasındaki müsabaka ile açılacak. Gazeteler sayfalarını üç semirtilmişlerin haber ve fotoğrafları ile donatacak, TV yorumcuları ligin on sekiz takımla oynandığını bir kez dahi dikkate almadan sadece üç semirtilmişlerle ilgili yorumlar yapacak, hatta Allah korusun bu üç semirtilmişler yenilirlerse maçları kendi kendilerine oynadıkları için diğer takımlar onları yenmiş değil "kendi kendilerine", "kötü" oynadıkları için yenilmiş sayılacaklar. Bu bağlamda diğer takımlar kendilerine verilen "figuran"
rolünü en iyi şekilde oynayıp ligde tutunmaya çalışacaklar. Haddini aşanlara Allah’ın, pardon federasyonun sopası gösterilecek, hakemler bu takımların üstüne üstüne gidecek, oyunun kuralları Ali Sami Yen, İnönü ve Şükrü Saraçoğlu’nda başka, diğer stadlarda başka uygulanacak.
Kısacası dünya üçüncüsü olmuş bir ülkede dünyanın belki de en zevksiz ligi oynanmaya devam edecek. Bunlar yetmezmiş gibi UEFA ve FIFA denilen futbol evcilleştiricileri meşale şov gibi tribünlerin olmazsa olmaz aktivitelerini yasaklayacaklar(başkasına zarar vermeden şov amaçlı yapılan organizasyonları kastediyorum yoksa sahaya meşale atmayı değil) ve futbolun sadece sahada oynanan bir oyun olmadığını görmezden gelerek tribün faktörünü ortadan kaldıracaklar. Tüm bunlar olurken çoğu İzmirli bu üç semirtilmişlerin yanında olacak ve güce tapacak, sonra da topu yönetimlere atacaklar, "iyi takım kuramadılar" niye destek verelim diye. Yönetimler boş kalır mı, onlar da topu İzmirlilere geri yollayacak, “Pek kombine bilet alınmadı, nasıl transfer yaparız?" diyerek. Altaylılar Göztepe'nin Göztepeliler ise Altay'ın küme düşmesini isterken KSK'liler ise Süper Lig’e gelip Göztepe ile girecekleri bir ezeli rekabette İzmir'de futbolun kalitesini yükseltmek yerine Göztepeyi de aşağıya çekmeye çalışacaklar. Sonuçta İzmir futbolu belki takımlar bazında küme düşmeyecek ama anlayış olarak her halükarda küme düşecek.