Hakan Taşpınar

Ayrıntılar

30 Kasım 1999 tarihinde yayınlandı.

Sen + Ben = Biz diye başlar nice sevda şiirleri. Teklikde çokluk olmaktır vurgulanan. Beraber olma, cem etme anlamı da birleşir bu formülde. Hasta yatağımda ağrılar içinde; bir Antalyaspor mağlubiyeti sonrası; bana Kayahan’ın “Bizimkisi bir aşk hikayesi” melodisini tınılattı. O kadar karmaşık bir haldeyiz ki GÖZTEPEM... Biz sevdamızı acılarla, sevinçlerle karışık sadece senin için katık ettik hayatımıza.Göztepelist’teki mesajları okurken olanca metanetimle sağduyulu olmaya çalıştım. Ama Kayahan misali coşmak var ya serde: “Tutamıyorum kendimi!” Küçülen bir durumla karşı karşıyayız ve de hızla dibe doğru inişteyiz. Tunç Kayacı bile vehmini artık açıkca dile getiriyor Antalya maçı öncesindeyken: “Futbol tarihimizde önemli bir yere gelmiş olan bu takım (Bu Takım –GÖZTEPE – oluyor); YOKSA ES-ES’LE AYNI KADERİ Mİ paylaşacak? İçindeki sıkıntıları hala halledemedi. Fikstür avantajını kullanmalı yoksa işleri zorlaşıyor günden güne!..” Hasta yatağımda bizim bu durumlara gelme sebeplerine baktım gözümün bir ucuyla, bilmem kaç derece ateşte. Bize gösterilen sahte vahaları – cin’li turgay oyunlarını, aydın olmayan bilginleri ve de camiayı taşıyamacak dinçlikte olan bilgini ve de onun tribün izdüşümlerini. Evet – evet dün gibi hatırlıyorum sanki: “Hükümet düşer Göztepe Düşmez!” tezahüratını. Zaten Göztepe düşmemişti ki! İki ana neden ve de kuvvetli (!) savım var bunun için:
1) Göztepe ligden düşmemişti fakat oynayacağı ligin adı değişmişti.
2) Başbakan görevinin başındaydı.
(“Charles in Charge” dizisindeki charles gibi...) telaşa gerek yoktu!...
3000 km’den gelip, ağır romatizma ağrıları ve de yorgunlukla boğuştuğum İstanbulspor maçını hatırladım hüzünle. Orkun ve Barışlarla ayrıldıktan sonra 2 saat tek başıma stadın karşısındaki duvarın üstünde öyle kalakalmıştım. GENÇ GÖZTEPELİLER çoktan feribota varmışlardı ve “ ... da içeriz .... da çekeriz. _ _ _ seni biz ne çok severiz!” nağmelerini terennüm ediyorlardı belki de. Züğürt tesellisi bile degildi bu ironi. Düşünce hevenkleri ardı sıra çakarken; Göztepe atkılı olduğumu gören biri yanıma yaklaştı: “Maç nasıldı bilader? Göztepe nasıldı?” Şaşkınlıkla tebessüm, üzüntüyle muz kabuğuydu bu durum bana... Kısaca “Yenildik ve buna tek üzülen EŞKİYAYDI!” dedim. Sonradan öğrendim o kişi Eşkiya’nın İstanbul’dan arkadaşıymış, mütebessim biriydi bana dönüp “Üzülme kardeş!” dedi. Dile kolaydı tabi “ÜZÜLME” demek... Yazıdaki her harfe onca yaş döksem nafile! Ama elde de degil akıyor işte süzme süzme...Bu “Kara Sevdalılar” seni hiç terketmedi GÖZTEPEM! Etmeyecek de ama! ... İşin ama’dan sonrasını getirmek zor. Biz bu sevdayı pazara çıkaramayız ki! Vefaspor bilmem kaçıncı ligde? İnterli Emre bile uğramıyor artık yetiştiği yuvaya, oraya, Vefa’ya.Şimdi Ankaragücündeki Tolga’nın Gençler’den BJK’ya transfer oldugundaki röportajı hatırladım. “Orayı (Göztepe camiasını) unutmam mümkün değil. Ama daha fazla da kalamazdım. Kulübün isteği doğrultusunda transferim gerçekleşti. Keşke başa güreşen Göztepe’de şampiyonluğa oynayan takımda forma giysem” demişti. Geçen gün Lig TV’deki AKIN AKIN ANADOLU programında nedense tuttuğu takımın adını dile getiremedi ilk defa. Bir kere daha hüzünlendim. Nerdesin ey VEFA? Biz seni sadece bozacılara mı emanet ettik, sadece onlara isim ol diye? “Lambada titreyen alev üşüyor ” diyor şiirin üstadı. Aşgabatta Hava 32 derecedeydi bugün. TV’ler İzmir’in parçalı bulutlu ve yağmurlu olacağını söylüyor. Titriyorum alevler içinde. Ben de üşüyorum şimdi İzmir’deyim sanki. Titremelerimle gözyaşlarım sanki İzmir’e düşüyor bir bahar gurbetinde. Titremenin aşka naziresi; aşkın maşuka iltifatı ve de onun kağıda yazılamaması bu olmamalıydı. İnsanı türkü tadına - Anadolu’ya çekiyor, onu bir dağın arkasına koyuyor “tuti dilli” ve sitemkar” yapıyor işte.Peki ben bunca haldeyken sizler nerelerdesiniz benim keçiden inatçı, Spartaküsden isyankar, Herkül kadar güçlü yiğitlerim? Boşuna değildir o slogan (*) biliyorum ama mazeretim var acılar içindeyim. Böyle anları pek sever kovulmuş şeytan!!!Sizi farkında olmadan sıktım belki...Belki şeytanın avukatlığını yapıyorum, elimde ve de farkında ol(a)madan. İnsan ektiğini içermiş, cidden kudsi bir fermanmış.Kurtulmak istiyorsan, sendelemeyecek – düşmeyeceksin ve yılmayacaksın.Neydi formülümüz? ==> “Sen + Ben = Birlik + Vefa”31.Mart.20041.Nisan.2004

var site="sm4goztepelist"<a href="http://sm4.sitemeter.com/stats.asp?site=sm4goztepelist" target=_top>img src="http://sm4.sitemeter.com/meter.asp?site=sm4goztepelist" title="Site Meter" border=0></a>