Oğuz Reşat Sipahi
Ülkenin nüfusu en kalabalık üçüncü şehri İzmir’imizin, ülkenin ayak topu en üst ligindeki yegane takımı Göztepe haftayı üç gol üç puanla kapattı.
Bu galibiyet ile takım son beş haftada 13 puan almış oldu. Kadın taraftarlarının 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü ve Sayın Başkan Mehmet Sepil’in yaş gününü kutlar iken, beş maç önce dörde inen ligden düşme hattıyla arasındaki farkı 13 puana çıkardı. Düşme puanının 44 üstüne çıkma olasılığının düşük olduğunu kabul edersek (kanımca 39-44 arası olacak gibi duruyor)… Ligde kalma konusunda cefakeş taraftarının stres katsayısını, akan kanlardaki adrenalin/kortizol seviyesini iyice düşürdüler ve lig beşincisi Alanyaspor ile arasındaki farkı 7 puana indirdiler. Ünal Karaman Hoca da 9 maçta 14 puana ulaşmış (maç başı 1.555 puan) oldu.
Saha içine gelirsek… Ünal Hoca Göztepe taraftarını ve rakibi şaşırtmaya devam ederek, bu sefer Ndiaye’yi forvete, Diabate’yi sağa, Halil’i sola çekip, göbekte ise Obinna-Soner-Zulj üçlüsü ile başladı. Taraftarın aşkitosu Adis yedekti. Aslında maçın daha 4. dakikasında geriye düşseler de, her iki devrede de yaklaşık 25’er dakika, oyunu çok büyük oranda Erzurumspor domine etti. Bu esnada buldukları pozisyonları İrfan Can ve bir miktar da beceriksizlikleri sayesinde skora dönüştüremediler. Bu 50 dakikada Gassama-Alparslan-Atınç-Berkan oldukça zorlandı. Yenen golde toplu dikkat dağınıklığı vardı. Zulj golün asistini yapsa da 45 dakika boyunca motivasyonu yüksek izlenimi vermedi, zaten devre arasında da oyundan alındı. Diabate bir gol (Beinsports golü Leo’ya Türkiye Futbol Federasyonu Diabate’ye yazdı) bir asist ile oynarken onun ve takımın futbol şansı yanlarındaydı. Rakip, Göztepe ile oynarken sürekli iyi isimleri Emrah Başsan’ın ıskaladığı topun ardından, 65-70. dakikadan sonra Esiti’nin esmesiyle ve orta sahayı Obinna ile karantinaya almalarıyla oyuna ağırlığını koymaya başladı. Göztepelilerin nazar boncukluk çocuğu Halil Akbunar Göztepe açısından beraberliğe gidiyor izlenimi veren oyunu, oldukça güzel, çalışılmış bir tek vuruşla Göztepe’nin lehine çevirdi Şenol Güneş’e bir selam daha çaktı. Tripic de penaltı anına kadar çok istekli gözükmedi ama penaltıyı, almayı bildi. Penaltıyı Adis atar mı diye bekleyenler olduysa da Alparslan gereğini yaptı. Maçın taraftar açısından en keyifli anlarından biri, Göztepe’nin çok güzel bir pas serisiyle beşinci pasta bulduğu, Ndiaye’nin vuruşunda rakip kaleci Szumski’nin çıkardığı pozisyondu. Sonuçta oyun süper olmasa da +3 puan daha geldi. Kendi adıma, maç içi ve maçlar arası oyun dalgalanmalarını yoğun maç temposuna bağlıyorum.
Maçın hakemi Zorbay Küçük, iki takım lehine birer gri penaltı pozisyonunu atlaması dışında oyuna olumsuz etkimedi.
Gelelim yazının başlığı Beinsports’a… Her şeye rağmen devam eden ülkenin en büyük eğlence aracı futbolun en üst liginin tek satıcısı, uzun zamandır istediği satış rakamlarının altında… Buna dayanarak ligin sahibi takımlara yaptıkları ödemeleri yerlere indirirken, ülkenin futbolunun değersizleşmesine ciddi katkıda bulundukları da dünyanın malumu. Beinsports neden taraftarları abone olmaya çekemiyor ve sürekli eleştiriliyor? Bu maçın sonu çok prototip bir örnekti. Maç bitti, Göztepeliler “Kim ne diyecek acaba?” sorusu ile ekran başında merakla beklerken, Beinsports yayını kesti. Kesip de neye geçti derseniz “Fransa’dan Futbol”… Şimdi soralım… Fransa’dan futbol özetleri bekleyemez miydi ya da yedi tane spor kanalınız varken bu maçın maç arkasını başka kanala kaydıramaz mıydınız? Bu yaptığınız hem Göztepelilere hem de Erzurumsporlulara hatta maçı izleyen diğer taraftarlara haksızlık değil mi? Yeri gelmişken. Dört senedir 4k (HD yayına göre gerçekten keyifli) dahil full abone olanlar, giderek azalan hizmet alabiliyorlar. Hala tek 4k kanal var. Bundaki 4k futbol maçı yayını ligdeki 10 maçtan biri bile olmayabiliyor. 4k Şampiyonlar Ligi maçı yayını yok. Göztepeliler olarak 4k maç yayını anca Göztepe Üçlü Oligarşi ile oynuyorsa var. Üçlü Oligarşi bile, üç maçtan birini ya izliyor ya izleyemiyor 4k. 4k geçelim… Maç öncesi, maç arası futbol yorumcusu analizi Üçlü Oligarşi dışında çoğu maç yok gibi,.. Bunlar yetmediği gibi maç öncesi maç sonrası röportaj yayın da makaslanıyor… Üstüne spikerler çoğu maç oyuncuları karıştırıyor. Film dizi içeriği giderek düşüyor… Sonra da “Abonelik satamıyoruz… Korsan yayın…” temalı süreğen gözyaşları geliyor. Beinsports, evrenin temel işleyiş kurallarından Newton’un üçüncü hareket kanununu asla unutmamalı… Herhangi bir etkiye karşı daima bir tepki doğar… İki cismin karşılıklı olarak birbirlerine etki ettirdikleri kuvvetler eşit fakat zıt yöndedir... Bunu unutmadan, ne yapıp ne bulduğunu iyice düşünmeliler kanısındayım.
Velhasıl kelam… Lig devam ediyor… Hafta sonu Ankaragücü maçı var… Göztepe, son yarım asrın en iyi Süper Lig sıralaması lig altıncılığının (2017-18 sezonu 34 maç, 49 puan, maç başı 1.441 puan) üstüne çıkmak gibi bir hedefe kilitlenmeyi başarabilecek mi, yoksa “Tamam bu kadar..” temasıyla gevşeyecek mi göreceğiz. Burada iş, taraftarsız ortamda teknik heyet ve Yönetim’e düşecek… Umarım sakatlanmamaya ve COVID-19’dan gevşemeden kaçabilmeye devam ederek, İzmir’e ve ülkenin her yanındaki taraftarlarına iyi futbol, güzel sonuçlar ve bolca endorfin saçmaya devam ederler…
Bu içerik Dokuz Eylül Gazetesi'nden alıntılanmıştır. https://www.dokuzeylul.com/taraftarlar-neden-beinsports-abonesi-olmuyor-makale,149461.html
9 Eylül Gazetesi