Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’in geçen ay Ankara’da yapılan mali genel kurulda ip uçlarını verdiği yeni Türkiye Kupası formatı belli oldu.

Demirören’in, “Üzülerek söylüyorum Türkiye Kupası amacından sapmış ve değer kaybetmeye yüz tutmuş bir organizasyon haline geldi. Ülkenin tüm kentlerinin temsili ile adıyla örtüşen, daha fazla sayıda maçın oynandığı, heyacanı, kalitesi, ekonomik değeri ve futbola katkısıyla ilgiyle izlenen bir Türkiye kupası gerçekleştireceğiz” sözleri üzerine harekete geçen federasyon yeni kupa statüsü ile hazırlıklarını tamamlama aşamasına geldi.

Kupanın bu sezon ilk kez uygulanacak formatı, tüm Türkiye’nin bu organizasyonda temsil edilmesini amaçlıyor. Profesyonel liglerde mücadele edecek 124 takımın yanı sıra, Süper lig, Bank Asya 1. Lig, 2. ve 3. Lig’de takımı bulunmayan kentlerden Amatör Küme şampiyonları da Türkiye Kupası’nda oynama hakkını elde edecek.

Federasyon yetkilileri 150’den fazla takımın katılımı ile gerçekleştirilecek organizasyonun sezon boyuna yayılmasının hedeflendiğini ve heyecanın tüm kategorilerde yaşanacağını kaydetti. Süper Lig ve Bank Asya 1. Lig statülerinin ilan edilmesinden sonra sezon planlaması Türkiye Kupası’na göre yapılacak ve Eylül ayı sonundan itibaren maçlar start alacak.

Takım sayısının fazlalığı nedeniyle üst ligderde mücadele edecek takımlar Türkiye Kupası’na daha sonraki kademelerden iştirak edecek. İlk tur maçlarının eleme yöntemiyle yapılmasını planlayan federasyon, daha sonra grup maçlarına geçecek. Geçen sezonu 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası nedeniyle erken bitirmek zorunda kalan TFF bu yıl sezon bitiş tarihini Mayıs ayının son haftası olarak belirleyecek.

Böylece hem Avrupa kupalarında mücadele eden tamsilcilerimize rahatlık sağlanacak, hem de kupa maçlarının oynanacağı tarihler konusunda sıkıntı yaşanmayacak.

Federasyon, Türkiye Kupası’na katılacak takımlara maddi kaynak sağlama konusunda da aktif rol oynayacak. İlk turdan itibaren kulüplere belli bir miktar katılım payı ödenecek. Türkiye Kupası organizasyonunun naklen yayınları için yeni bir ihale söz konusu olacak ve kupanın isim haklarıyla birlikte sağlanacak gelir bir havuzda toplanacak. Havuzda biriken para kulüplerin başarı oranına göre dağıtılacak. Kupanın naklen yayın ve isim hakkı gelirlerinin 10 milyon doların üzerinde bir değere pazarlanmasını hedefleyen federasyon, özellikle grup maçlarında kulüplere ciddi bir kaynak sağlamış olacak. Bu arada İddaa gelirleri de özellikle alt liglerde maddi sıkıtı yaşayan kulüplere nefes alma olanağı yaratacak.

Süper Lig’in yayıncı kuruluşu Digitürk’in kendi adını verdiği bir kupa organizasyonu düzenleme fikrinin ise değerlendirildiğini kaydeden yetkililer, play-off’un kesin olarak oynanmayacağı konusundaki Kulüpler Birliği Vakfı kararından sonra böyle bir organizasyona sıcak bakıldığını, ancak Türkiye Kupası’nın yeni formatı ile çakışmayacak bir formül üzerinde çalışıldığını vurguladı. Bu konudaki girişim için federasyon, yayıncı kuruluş ve Süper Lig kulüp temsilcilerinin katılımı ile bir toplantı yapılacağı belirtildi.

Kaynak: Milliyet - Cemal Ersen