Değişik duygular içeren bir geceydi. Bir açıdan bakıldığında herkeste bırak ilk altıyı düşmeyelim kardeşim hissiyatı oluştu, diğer açıdan bakıldığında gerek stadyum açısından gerekse de sorunların daha transferin bitmesine üç hafta kala ortaya çıkması açısından hayırlı bir mağlubiyetti.
Ben ilk önce stadyum meselesine değinmek istiyorum. Şu bir hafta on beş gündür yaşadıklarım bana bir kez daha Göztepe taraftarının büyüklüğünü açıkça gösterdi. İlk önce Göz Göz TV ile Uniforce un sanal baskısı alınan üst düzey tepkiler, ardından bir anda Bakanın İzmir’e ziyareti, hiç ortada olmayan ikinci stad projesinin ortaya çıkması ve bu ortaya çıkan projenin gerek basın gerek kamuoyu gerekse de devlet nezdinde en belirgin talibinin Göztepe olması tamamen bir taraftar başarısıdır.
Bu sebeple başta bu işi başlatan Göz Göz TV ve Uniforce sonra sahip çıkan tüm tribün dernek ve gruplarına, olayı taze tutan Göztepenin sanal haber ajansı gibi çalışan sitelerine herkese ve herkese teşekkür ediyorum.
Alakasız bakanlara methiyeler düzen pankartlar açmaktan çekinmeyen bazı takım taraftarları gereksiz geyik yaptığı için şunu belirtmeden geçemeyeceğim, Göztepe’nin gerek 15 günlük sanal gerekse de 2 günlük fiili eylemlerinin tamamında tek slogan “Göztepe Stadını İstiyor” olmuştur, bunun dışında hiçbir slogan atılmamıştır.
Tüm organizasyon Göztepe Tribün dernekleri tarafından yapılmıştır. Ücretsiz kalkan otobüslerin, pankartların, el yazılarının tamamının finansmanı Göztepe’ye Hizmet Derneği Yönetim Kurulu tarafından karşılanmıştır. Yani yapılan eylemler ve çalışmaların tamamı hiçbir kimse tarafından desteklenmeyen Göztepe taraftarı tarafından yapılmıştır.
Bu vesileyle de hem kendimiz hem de dost düşman herkes Göztepe taraftarının bir araya geldiğinde, aynı amaca yöneldiğinde, hep beraber hareket ettiğinde neler yapabildiğini açıkça görmüştür.
Stadyum amacıyla ilgili olarak Göztepe taraftarı üstüne düşeni, kitlesel hareketi fazlasıyla yerine getirmiştir, umarım tek yaptıkları 09:00 da Körfez Manzaralı odalarına gelip 18:00’de çıkıp evlerine giden bu zaman dilimi içerisinde üç beş tane çalışanı fırçalayınca da yöneticilik yaptığını zanneden arkadaşlarımız, kullanmayı beceremedikleri gücün nasıl bir güç olduğunu ufak bir hareketle neler yaptığını fark etmişlerdir.
Bu dakikadan sonra İş Altınbaş Holding’in lobisel gücüne kalmıştır, gereken hamleleri yapıp yapılacak stadı Göztepe stadına dönüştürmek onların işidir bu süreçte ne zaman bizim gücümüze ihtiyaç duyarlar gereken destek gene verilir.
Gelelim gecenin sportif kısmına, en açık ifade ile değişen hiçbir şey yok. Aynı futbolcularla, aynı oyun düzeninde, aynı şekilde kaçan pozisyonlarla, aynı şekilde basit gollerle yenildik. Yeni hocamız taç çizgisinde durmasa, hocamızın değiştiğini bile fark etmeyebilirdik.
Sn.Gültiken için kötü bir geceydi ve sonun başlangıcıydı, ama kendisi de tepkinin bu düzeyde olabileceğini tahmin etmiş olacak ki hem TRT Sporun programından hem de protokol tribününden kaçmıştı.
Bir gerçek varki sezon başından itibaren kendisi hatalar silsilesi ile ilerliyor, önce geçen senenin şampiyon takımını çok kötü bir şekilde dağıttı, sonra kötü dengesiz bir takım kurdu, sonra taraftardan kaçmaya başladı, takım içi uyumu bozdu, hocanın üzerindeki yükü azaltmak birinci görevi olduğu halde aksine hocanın üzerindeki yükü ve baskıyı artırdı. Hocamız kadro dışı bıraktı hocamız Türkiye Kupasını istemiyor hikayeleri anlattı. Özcan Hoca iki hamle ile Kadro dışı bıraktığı iddia edilen oyuncuyu yardımcısı yaparak ve kupada bir üst tura çıkarak Göztepe taraftarına net mesaj verdi. Sn Gültiken bununla yetindi mi hayır 7-8 gün önce aynı anda imza attırdığı oyuncuların resimlerini sakladı, adeta taraftarla dalga geçti, hatta kendi yalanını saklamak için oyuncunun birini kampa bile göndermedi, Göztepe’nin eldeki takımını ayağa kaldıracak birinci seçenek tecrübeli ve başarısını ispatlamış bir hoca alması iken sırf kendi yerini korumak için şu anki tabloya hiç uymayan belki ileride çok iyi bir hoca olabilecek ama şu an için Göztepe’ye hiç uygun olmayan bir hoca ile anlaştı.
Sn. Gültiken şunu net ve açık olarak bilmelidir. Göztepe taraftarı görebileceği en zeki taraftar gruplarından biridir. Ne yaptığını ne yapmak istediğini, ne Ali Cengizlikler yapmaya çalıştığını açıkça görmektedir. Geçen seneki başarısının yüzü suyu hürmetine buraya kadar katlanmıştır. Ancak Göztepe’nin ve Bank Asya Liginin Sn. Ali Gültiken’e bir gömlek büyük geldiği açıkça görülmektedir.
Bu dakikadan sonra Sn. Gültiken için Göztepe tribünleri her geçen gün daha zorlaşacaktır. Sn. Gültiken yapması gerekeni en kısa sürede yapmalıdır.
Dün gecenin hem sportif açıdan, hem de tribün açısından Sn. İmam Altınbaş için değişik bir gece olduğunu düşünüyorum.
Çünkü sırf lobi yapmaları için milyarlarca maaş verdiği yöneticileri odalarında körfez izleyip sinek avlarken, iletişim kurulmayan taraftarları Gençlik Spor Bakanını yan koltuğuna kadar stadyum yeri konuşmaya getirdi.
Başkanı olduğu kulübü temsil edilsin diye milyarlarca maaş verdiği iletişim direktörleri, pazarlama müdürleri, taraftardan sorumlu yöneticileri ülkenin ulusal kanalında kulübünü sahipsiz bırakırken, iletişim kurulmayan taraftarları programda kulübünü başarı ile temsil etti.
İçinde bulunulan tüm olumsuzluklara rağmen iletişim kurulmayan taraftarları kendisine tek bir olumsuz tepki vermedi alkışlarla hoş geldin dedi, alkışlarla uğurladı.
Uzun lafın kısası dün gece herkes için önemli dersler çıkarılabilecek bir geceydi, Umarım Taraftarlardan Tribün Derneklerine, Futbolcularından Yönetimine, Yönetiminden Başkanına, Yerel Yöneticilerinden Bakanına, Bakanından medyasına herkes alması gereken dersleri fazlasıyla almıştır.
Özkan CengizBu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.