Konuya girmeden önce bir anımı anlatacağım. Babamın başkanlık yaptığı dönemde Göztepe’miz sezon önce hazırlık kampı için Karaburun’a gitti. Otele yerleşildi.
İdmanlar başladı. Otelin biraz yukarısında çim bir saha vardı. Kalelerden birinin arkasında sık bir ağaçlık bölge vardı. Futbolcular şut çekiyor toplardan bazıları da o
ağaçlık bölgeye gidiyordu. Tabi topların arkasından da İlyas Abi dalıyordu o ağaçlık bölgeye. Her çıktığında dallardan ve dallardaki dikenlerden kolu kafası çizik vaziyette
çıkıyordu. İdman bitti , toplar toplandı fileye dolduruldu ama 1 top eksikti. Tabi İlyas abi yine daldı ağaçların arasına, takım otele gitti herkes odalara girdi, kimi masajını yaptırmaya başladı, kimi dinlenmeye geçti. Aradan 1 saat geçtikten sonra kolları kan içinde İlyas abi otele geldi. Ellerinde de kayıp topumuz duruyordu. O dönem çok
sıkıntılıydı maddi olarak takımımız. 1 top bile önemliydi. Kaybedemezdik.Kaybetmedikte. İşte o toplara kendi malı gibi sahip çıkan ve Göztepe’mizin parasını eşyasını kendisininkinden üstün tutan kişilerden biri İlyas abiydi.
Gelelim konuya. An itibariyle ufacık bir maddi mesele yüzünden İlyas abinin işine son verildi. Yıllarca parasız olarak bu kulübe hizmet eden kişi, herkese 250.-TL zam
verilirken kendisine sadece 50.-TL zam verilmesini kabul etmediği ve diğerlerine 250.-TL. veriliyor bari bana biraz daha fazla verseydiniz dediği için kulüpte işine son verildi. Bu kadar kolay mı bu?
Bu kadar emeğin, sevginin ve hizmetin karşılığı bu mu? Daha da korkuncu İlyas abi asgari ücrete çalışırken ve biraz daha fazla para istedi diye işine son verilirken yerine Altınordu’nun malzemecisi getirilmek istenmiş ve kendisine 1.000.-TL. teklif edilmiştir. İlyas abinin istediği rakam bu rakamın altında kalıyordu, trajikomik tarafı bu olayın.
Lakin Altınordu’nun malzemecisi delikanlı çıkar ve İlyas abinin çıkartıldığı yere ben gelmem der. Kampa da alt yapının malzemecisiyle gidilir. İlyas abi geri dönmeye
her ne kadar hevesli görünmese de ve kafasında bitirmiş olsa da o GÖZTEPE’nin değerlerinden biridir. Bana göre Tayfun’dan da, her topçudan da kıymetlidir.
Şayet İlyas Abi işe geri dönmezse ne kombine alırım ne de …
AHMET ERDAN…
Fotoğraf: İlyas Abi 18 sene sonra gelen 1998-99 şampiyonluğu-1-0 biten Rize maçının son dakikasında çizgiden top çıkararak kupada büyük pay sahibi olan Şevket'i omuzlarında taşırken.