Süleyman Alasya
Yenigün
Spor ve hatta futbol sosyal yaşamın tüm kurgularını ve kültürel alışkanlıklarını içerir. Futbol sadece tribünlerde izleyip de evin yolunu tuttuğunuz bir şey değildir. Sizinle birlikte yaşar ve gittiğiniz her yere peşinizden gelir. Yaşamın kendisi de zaten insanı şaşırtacak kadar farklılıklar içerir. Futbol da öyle değil mi? Son yirmi yılınızı gözünüzün önüne getirin; nereden nereye geldiğinizi anımsar gülümsemeye başlarsınız. İşte futbol belki de koca bir ömrü sıkıştırılmış bir dosya gibi 8 aylık bir süreçte yaşatır insana. O nedenle futbol yaşamın kendisidir. Çünkü saha dışında da yaşanan birçok olayın ilk nedenidir futbol. Kavgaları, şiddeti falan geçin inanılmaz bir dünyayı göreceksiniz. İşte birbirleriyle “düşman kardeşleri” oynayan Göztepe ve Karşıyakalılar, Göztepe kalecisi Serhat Çağlar için kan verme kuyruğunda. Rahmetli Özgür’ün cenazesinde de düşman kardeşler birlikte bayrak açmadı mı? Toplumsal yaşamda bu birliktelikleri düzenleyen olgu futboldur. Yaşamda ne varsa futbolda da aynen vardır. Bizim ülkede çatışma daha ön plandaysa, toplumsal yaşamda da öyle olduğu içindir. Siyasetçilerin söylemlerine bakın anlarsınız. Birbirinin ağzını, burnunu dağıtan iki boksörün, bitiş gongu çaldığında nasıl kucaklaştıklarını gözünüzün önüne getirin. Spor işte öyle bir şeydir.