“Özcan Kızıltan’ı çok eskiden tanırım” gibi klasik bir sözle başlamayacağım. Turgutluspor’u çalıştırdığı zamanlarda uzaktan, Bucaspor’u çalıştırdığı zamanda yakından takip ettim. Göztepe’nin başına geçtiğinde “Az daha yakından bakayım” dedim.

Fakat her aşamada biraz daha farklı gördüm hocamı…

Sanıyorum Bucaspor ile kariyerine yazdırdığı başarı, bakış açısını biraz değiştirmiş. Hani o Süper Lig’in “Mourinho”vari hocalarına benzemiş.

Bu arada Yılmaz ile ilgili soru sorulmaması için “Onun da desteğine teşekkür ederiz” diye başladın hocam geçenlerde toplantıya… Gazeteci camiası neyin, ne olduğunu biliyor.

Sen onu yöneticilerine söyle, “Yılmaz ne olacak?” diye yolumuzu çeviren taraftarlara anlatsın. Forma giymeme gerekçesine ilkokula giden Göztepeli bile inanmıyor haberin olsun.

Hoş beni çok da ilgilendirmez…

Ben takıma bakarım. Her İzmir takımının başarısını istediğim, gibi sarı kırmızılıları da şampiyon görmek isterim. O yüzden, Özcan hocanın başarısını da…

Haaa bana gelince… Belki ahkam kesiyor gibi olucam… Fakat içime sinmedi…

Özellikle 4-1 kazanılan Hacettepe maçı…

Serdar Ali Çelikler’in yazısında okumuştum. İzmir’de forma giyen eski bir futbolcu hocasının taktiğini anlatmış.

“Ben sistem falan dinlemem. Al götür, sok getir isterim” diye…

Bu karmakarışık oyun bana öyle geldi. Dolayısıyla mazereti ne olursa olsun Körfez yenilgisi beni şaşırtmadı.

Kısa ve öz yorum yapacağım…

Göztepe, Bank Asya 1.Lig’e çok büyük bir aksilik olmazsa çıkar.

Esas beni korkutan sonrası…

Şimdiden oluşturulmayan iskelet kadro… Oturtulmayan sistem…

Bana Bucaspor’un Süper Lig’de yaşadığı sıkıntıyı anımsatıyor.

Silbaştan bir takım oluşturursan, başına aynısı gelecektir.

Kısaca Göztepe’nin rüzgarını beğenmiyorum.

Tek organize taraftarı görüyorum. Harika şovlar yapıyorlar. Herşeyi hak ediyorlar.

Ben Selma Yiğitalp Lisesi’nde okudum. Sarı kırmızılı formayı giymedim, ama o renkleri üzerimizde taşıdık. Değerini iyi bilirim.

O yüzden yönetim dahil, herkes planını iyi yapsın.

Cefakar taraftarı üzmeye kimsenin hakkı yok.

Ayrıca “Senin de hangi takımı desteklediğin belli değil” diyen olabilir. “Herkese mavi boncuk dağıtıyorsun” gibilerinden.

Evet ben İzmirli’yim…

Bucaspor’u, Göztepe’yi, Karşıyaka’yı, Altay’ı, İzmirspor’u, Altınordu’yu destekliyorum. Onların başarısı için hergün döneklik yapıyorum.

Kimin maçı varsa kalbime onun formasını giydiriyorum. Bu yüzden kimsenin fikrine taraf olarak katılmak zorunda olmadığım gibi, gördüğümü de söylemekten çekinmem. Herkes işini layıkıyla yapmalı. Yönetim de, teknik direktör de…

Kusura bakmayın…

Not: Sonraki yazımda iki paragraf da Coşkun Demirbakan hocama lafım var.

Fakat 8 antrenman izlemeden yazdım hocam sen de kusura bakma!

Mutlu Yılmaz-Yenigün