Federasyonun saçma sapan uygulamaları yüzünden önce 4 günde 2 maç oyntatıp sonra 11 gün ara verilen bir ligde futbola bir türlü konsantre olamasakda yavaş yavaş şekillenmeye başlayan ortama bir göz gezdirelim istedim..

Bu sezon doğu-batı ayrımı yapılmadan karışık oluşturulan gruplar bizim lehimize oldu gibi gözüküyordu. Konya Şeker , Sakarya , Telekom , Balıkesir gibi takımlar diğer grupta kalınca kendi grubumuzda biraz daha avantajlı duruma geçtik. Lig öncesi doğruları yaparak iddalı bir takım oluşturmamıza rağmen son yıllarda alışılageldiği üzere yine sezona puan kaybıyla başladık. Çorum deplasmanında izleyenler aslında bu sezonki en iyi futbolumuzu oynadığımızı söylemelerine rağmen o gün topun bizi sevmemesi yüzünden yediğimiz tek golle mağlup olduk. İkinci hafta genç takım ile karşımıza çıkan Gebzespor karşısında taraftarın uzun zamandır görmediği 4-0'lık güzel bir galibiyet aldık ama karşımızdaki zayıf takıma ve attığımız 4 gole rağmen defanstaki sorunlar kimsenin gözünden kaçmamıştı.

İkinci deplasmanda galibiyet beklerken karşımızda dişli bir rakip bulduk ve Türkiye Kupasında ligimizden gruplara kalan 2 takımdan biri olan Şekerspor deplasmanından 1 puanla döndük. 3. hafta sonunda 4 puanla 6.sırada yer alan Göztepemiz geçen yılki gol kısırlığından kurtulmuş ama aynı zamanda geçen yıl yemediği kadar kolay ve bol gol yemeye başlamıştı. 4.haftada herhalde uzun zaman unutamayacağımız bir haksızlığa uğradık. Taraflı tarafsız herkesin penaltı dediği bir pozisyonda en iyi oyuncumuz aldatma sebebiyle oyundan atılırken bir pozisyon sonra golü yedik ve grubun güçlü takımlarından biri olan İskenderun Demir Çelik ile 1-1 berabere kaldık ve kendi sahamızdaki ilk puan kaybını 4.haftada yaşamış olduk.

Moral bozukluğu ile gittiğimiz zorlu Malatya deplasmanından İlhan'ın son dakikada attığı golle hem 1 hafta önce çalınan 3 puanımızı geri almış hem deplasmandaki ilk galibiyetimizi elde etmiş hemde moral olarak toparlanmış olduk , aynı zamanda bu İlhan'ın yükselen formunun ilk adımı oluyordu. Çarşamba günü maçında kendi sahamızda ilk yarıda attığımız 2 golle Tugutluspor'u geçerek 11 puanla 4.sıraya yükseldik.

Sezonun süpriz takımlarından olan Bozüyükspor deplasmanında 1-0 öne geçmemiz rağmen skoru koruyamadık ve 1-1 biten maç sonunda deplasmanda 2 puan daha kaybettik. Kendi sahamızda arka arkaya oynadığımız Mardinspor ve Alanyaspor maçlarını 3'er golle kazanarak bu zorlu dönemeci 6 puanla geçtik , aynı zamanda defansımızdaki olumlu gelişmeler taraftarı mutlu etmişti. Hala %100 güven vermesede defans daha derli toplu gözükmeye başlamıştı. Bu 6 puanın tek üzücü yanı ise formunun zirvesinde olan golcümüz Tayfun'un sakatlanması ve 4 hafta takımdan uzak kalacak olmasıydı

Ligin son sırasındaki Akçaabat Sebat deplasmanına giderken açıkcası yükselen formumuza bakınca kolay bir galibiyet alabileceğimizi düşünüyorduk. Her zamanki gibi maça 1-0 önde başladık ama rakip beraberlik golünü erken buldu ve kolay gözüken maç bizim için çok zorlaştı. Neyseki son 10 dakikada bulduğumuz 2 golle 2.deplasman galibiyetimizi aldık. Lider Bandırmanın ve diğer zirve takipçilerininde puan kaybetmesiyle 3 puan geride 2.sıraya yükseldik. 11. haftaya geldiğimizde ise yine bir çarşamba maçında bu kez ligin en dişli ekiplerinden biriyle karşı karşıya geldik. Son dakikalara kadar başabaş giden maçta 88'de golü bulmamıza rağmen malesef maçın sonuna kadar dayanmayı başaramadık ve kendi sahamızdaki 2.puan kaybını yaşadık.

İlk 11 haftada bizim hikayemiz bu şekilde iken ligin genel durumu ise şu şekildeydi. 3.ligden bu sene yükselen Bandırmaspor herkesi şaşırtarak ilk haftalarda zirveyi forse etti. İlk 4 haftayı kayıpsız geçen Bandırmaspor 11.hafta sonunda namağlup 8 galibiyet 3 beraberlikle lider durumda. İskenderun Demirçelik ve Şekerspor beklendiği gibi zirveyi zorlayan diğer ekipler. Sezona büyük sorunlarla başlayan Bozüyükspor ise zirve takibi yapan süpriz takımlardan biri olarak dikkat çekiyor. Güçlü bir kadroya sahip olan Bugsaşspor sezona iyi başlayamasada son haftalarda aldığı puanlarla yükselişe geçti. Ligde hayal kırıklığı yaşayan takımlar ise güçlü kadrosuna rağmen Malatyaspor ve Sarıyer oldu.

Ligin şu anki durumuna bakarak şöyle bir analiz yapmak mümkün. Zirve yarışı 11.hafta itibariyle ilk 8 sırada olan takımlar arasında geçecek gibi gözüküyor.Bizim avantajımız ise sıralamadaki bu takımlarla sezonun ilk haftalarında oynuyor olmamız olacak (tabi kazanırsak ). Neden avantaj olabilir diyorum 12 - 17.hafta arasındaki maçlara bir gözatacak olursak ; Bandırmaspor-Şekerspor , İskenderun-Bandırma,Şekerspor-Çorumspor , Çorumspor-İskenderunspor,Turgutluspor-Bandırmaspor,Şekerspor-İskenderunspor,Bandırmaspor-Bozüyükspor.. gibi zirve takipçilerinin kendi aralarındaki maçların son haftalara sıkıştığını görüyoruz. Bu takımlarla genel olarak ilk haftalarda oynayacak olmamız eğer bu maçlardan gerekli puanları toplayabilirsek son haftalardaki çekişmelerin içinden avantajlı olarak sıyrılabiliriz gibi gözüküyor.

Sonuç olarak bu ligin üzerinde bir kaliteye sahip olan bir takımımız olduğuna inanıyoruz. En formda oyuncularımızın sakatlık sorunu yaşaması canımızı sıksada sezon içinde Raşit,İlhan gibi süpriz çıkışlar yapan oyuncularımızın olması bize moral veren unsurlar oldu.Rakiplerin bize karşı diğer takımlara göre daha fazla motive olduğu bir gerçek.Kendi sahamızda rakibin direncini taraftar baskısı ile kırabiliyoruz ama deplasmandaki maçlarda rakibin bu motivasyon bizi zorluyor. Şampiyonluk istiyorsak gittiğimiz heryerde rakibi kalitemizle baskı altına almalı ama aynı zamanda kadrodaki isimler kağıt üzerinde ne kadar kalite üstünlüğüne sahip olursa olsun bu işin koşmadan mücadele etmeden olmayacağını anlamamız gerekiyor.

06.11.2010

Mehmet Altan