Bir gazetenin spor sayfasında haftanın fotoğrafı başlığı ile verilmiş bu fotoğraf. Altında ise şu ibareler yazıyor : İşler 'Süper' giderken etrafınızda sözde çok destekçiniz olur! Düştüğünüzde ise durum değişir. Sevinç ve başarınıza ortak olmak için yarışanlar, tökezleyince kayıplara karışır!..Etrafınızdaki 'sözde dost'ların bu kusurlu hareketine içerlemek istersiniz; ama karar değişmeyecektir. Arkanızdaki 'onbin'lerin yerinde yeller esmekte, kala kala bir elin parmağı kadar vefalı destekçiniz beklemektedir!..
Hepinizin tahmin edebileceği gibi fotoğraf Trabzonspor-Denizlispor maçından alınma. İstanbul deplasmanına armalarını her şeye rağmen desteklemeye gelmiş 5 kişi ve bir bayrak. Yukarıdaki sözlerin doğruluğu defalarca ispatlanmıştır. Hiç kimse de buna karşı çıkamaz.
Ben tam bilmiyorum. Üçlü oligarşiden düşme hattına yaklaşan takım oldu mu? Ya da bu üçlüden her hangi birisi düşmemeye oynadı mı? Oynadılarsa tribünlerin hali niceydi ?
15.04.2007 SAAT 14.30. YER SİDE STADI. Düşmesi daha önceden kesinleşen Sidespor'u şifa niyetine izlemeye gelen yok. Saatler önce geliyoruz Side'ye. Sahile iniyoruz üzerimizde formalar ile. İzmir'den gelen arkadaşlarımız , çevre il ve ilçelerden gelen arma sevdalıları ile hatırı sayılır bir kalabalık oluşuyor. İnsanlara soruyoruz : Stad nerede ? Bilen yok. Maç var bugün diyoruz. GÖZTEPE diyoruz. Bize sorulan şu: Siz bu maç için İZMİR,ANKARA,KONYA,İSTANBUL'DAN MI GELDİNİZ ? Gülümsüyoruz. Sonrasını gelenler biliyor.
Gözyaşı , ızdırap .
Bir hafta sonra İzmir Alsancak Stadı. Dolu tribünler önünde yapılan bir maç. Sonrası malum.
Ve asıl değinmek istediğim konu : Amatör kümede yapılan ilk maçın seyircisiz olmasına
rağmen stad dışında toplanan yüzlerce insan. Konvoyla stada gelen takım.
Ve ikinci maç. Denizgücü. Tamamen dolu açık tribün. Duygusal bir atmosfer. Buruk ve ıslak gözler. Ama yazının başındaki resmin altına yazılanları yalanlayan bir tribün. Ama asla armaya yalnızlığı tattırmadı. Geçmişte yılların verdiği bezginlikle boş tribünlere oynadığımızı bilirim. Hatta yılını tam hatırlayamadığım bir maç vardı. toplam 139 kişi biletli. Ben de o tribündeydim. Sıcak bir bahar günü. Ama o kadar kişi bile can-ı gönülden GÖZ-GÖZ çekerek takımı soyunma odasına uğurlamışlardı.
Biz düşmedik. Biz ittirildik. Ama biz yiğidiz. İttirildiğimiz yerden doğruluyoruz. Hala kösteklemeler var. Görmezden gelmeler var. Duyduk ki ; İzmir şehr-i emini KSK ve Altay takımlarına 20 şer tane otobüs tahsis etmiş. Hayırlı olsun. Hafta sonu bizim de Çorum'da hayati önemde bir maçımız var sayın şehr-i eminimiz. Haberiniz var mı? Ah . Pardon.
İçimizde TOKAT'lı yok. Çok özür çok özür.
SAYGILARIMLA...
NE OLURSA OLSUN GÖZTEPE'MİZE BİR ŞEY OLMASIN...
MUSTAFA DALYANOĞLU...