Bazen futbolumuzda işte böylesine güzellikler de yaşanıyor. Akhisar Belediyespor ile Turgutluspor’un maçından sonra yaşananlar dışında. Lider takım bir hafta önce kendi evinde Fethiyespor’a yeniliyor. Ancak bir hafta sonra deplasmanda play-off iddiasındaki Turgutluspor’u net bir skorla 2-0 yenmeyi başarıyor. Bu durumda Tepecik maçını kazanan Göztepe, mucizeyi yakalıyor ve istediğini elde etmiş oluyor. Bir noktada Akhisar takımı Göztepe’nin kaderini değiştiriyor. Böylesine sonuçlar sadece bu maçta olmadı ve bundan sonra da olmayacak. Yani birinin kaderi diğerinin kadersizliği futbolda hep yaşanacak.
Ama konumuz bu değil. Akhisar takımının maçtan sonra uğradığı çirkinlik. Neymiş efendim, bizi neden yeniyorsunuz? Neden maçı bırakmadınız? Benzer durum Turgutluspor için yaşanmış olsaydı, Akhisar’a saldıran Turgutlulular ne düşünürlerdi acaba?
Biz hala şu sporu kuralları içinde öğrenemedik. Akhisar takımı sahaya çıkıp, önce kendi prestijni korumak için oynuyor. Ve zaten bu ligin en güçlü takımı olduğunu da sezon başından bu yana rakiplerine sergiliyor. Dahası sonunda sezonu lider tamamlıyor. Turgutluspor’u da diğer takımları da yenmesi o kadar normal ki. İzmir’de Göztepe’yi hallaç pamuğu gibi atmadı mı?
Neyse , Turgutluspor maçı bitiyor ve sonuçta Akhisar takımı rakibini yeniyor. Tribünlerden edilen küfürler devam ederken Turgutlu takımı play-off’un dışında kalıyor. Hatayı kendinde araması gereken oyuncular ve teknik direktör Selahaddin Dinçel ne yapacaklarını şaşırmış olacaklar ki, rakiplerinin üzerine gidiyorlar. Sözlü saldırı devam ederken teknik direktör Dinçel yenilginin hırsını rakip takımın teknik direktörü Atilla Özcan’a saldırmakla tatmin olacağını sanıyor. Oysa maç bitmiştir ve Akhisar takımı prestijini kazanmıştır.
Şimdi ne olacak?
90 dakikalık maçın kazananı kim?
Bir sezonluk yarışın sonunda play-off’a çıkan kim ?
Önemlisi meslektaşı Atilla Özcan’ı kazandığı için tebrik etmesi gğereken ama aksine meslektaşını tartaklamaya çalışan sayın Dinçel ne durumlara düştüğünün bilinci içinde mi acaba?
Spordur bitti işte. Ama mesleğin ne oldu? Atilla Özcan sahada ne yapabilirdi? Oyuncusuna “Çıkın oynayın. Kimseye taviz vermeyin, prestijimizi koruyalım ” demiştir. Ben de olsam Atilla Özcan’ın söylediğini söylerdim. Bravo Özcan sana . Senin gibi teknik direktörlere bu ülkenin ihtiyacı var, devam et bildiğin yoldan şaşma. İyiler sonunda kazanacaktır. Bizim aile işte böyle koşacaktır.
Tayyar Özdemir-Yenigün
