Fotoğraf: Alsancak gazisi Emre...
Ahmet Talimciler
Milliyet-9 Ekim 2009
İzmir’e yeni stadyum yapılıp yapılmayacağı tartışmaları sürerken, gözümüzün önünde tarihi Alsancak Stadyumu ’nda garip işler oluyor! Gazete haberlerine konu olan saha zeminin son derece bozuk hale gelmesinden tutun da, arıların sahayı işgal etmesine kadar olmaması gerekenler her ne hikmetse gerçekleşiyor. Ve ülkemizde her zaman olduğu gibi kimse çıkıp bu durumun neden kaynaklandığını açıklama gereksinimi dahi hissetmiyor. Oysa İzmir’in ve ülkemizin alanındaki en önemli spor hekimi Dr. Bülent Zeren’in açıklamalarına göre son bir ay içerisinde 18 (on sekiz) futbolcu ameliyat olmak için bıçak altına yatmak zorunda kaldılar. Aralarında çapraz bağları kopanların en az altı ay futboldan uzak kalacaklarını da eklediği konuşmasında Dr. Bülent Zeren; bu zeminde maç yapılmasını cinayet olarak nitelendiriyor.
Peki öyleyse bu saha neden bu hale geldi ya da getirildi sorusunun cevabını tüm İzmir kamuoyuna sahadan sorumlu olanların vermesi gerekiyor.
Yönetememe anlayışı
Hafızası güçlü bir toplum olmadığımız konusunda çok sayıda örneği sıralayabilirim. Ancak sadece birisini hatırlatmakla yetineceğim. Geçtiğimiz sezon sonunda İzmir’de oynanan Fortis Türkiye Kupası final maçında gündeme gelen kırık ve bakımsız koltuklar, kapalı tuvaletler konusunun yarattığı sıkıntıların medyaya yansımasını hatırlatacağım. Maçın hemen ardından bir yandan İzmir’in finaller kenti olduğu konuşulmuş öte yandan bu rezaletin hesabının verilmesi gerektiğine vurgu yapılmıştı. Ancak yoğun enformasyon bombardımanı altında bu hesap verme isteği de araya kaynayıp gidiverdi.
Bu ülkede doğru dürüst giden işler yapabilmek için mutlaka ama mutlaka yanlış yapanların, görevlerini yerine getirmeyenlere de gerektiği gibi davranılması anlayışını yerleştirmek zorundayız. Yönetememe anlayışı hayatımızın her alanında egemen olduğu sürece sahalarımızı arıların basması ya da gelecek vaat eden genç futbolcularımızın altı ay gibi uzun bir zaman futboldan uzak kalmaları gayet normaldir. Buna isterseniz İzmir gibi ulaşımın kolay olduğu bir kentin otobüslerini koordine edemeyen, çöpleri toplayamayan belediyenin uygulamalarını da rahatlıkla ekleyebilirsiniz.