Tek farklı ama gol yemeden kazanılan maçların ardından kendimizi bir anda ligin ikincilik koltuğunda bulduk. Bizler tarafsız olamayız ki! Tarafız biz taraftarız. GÖZTEPE için çarpıyor yürekler. Biz de görüyorduk sahada zaman zaman parladığımız anlar olsa da takımda ‘biz çatır çatır şampiyonluğa yürüyoruz’ havası olmadığını. Hele ki Keçiören maçının ikinci yarısındaki oyun bizleri Kocaeli maçı için büyük çoğunlukla karamsarlığa itmişti. Birkaç dost meclisi ve kapalı whats up grupları dışında dillendirmedik. Maalesef haklı çıktık. Takke düşmedi. Zira üç şey her daim açıktaydı :
1-Kadro şampiyon olmak için yetersiz. Özellikle geriye düştüğümüz maçlarda şu şu şu oyuncular girerse maçı çeviririz diyebileceğimiz rotasyon yok.
2-Kokoviç yetersiz. Ben hocanın hocalık geçmişini araştırdığımda elle tutulur bir başarısını göremedim. Belli ki henüz öğrenme aşamasında. Keşke bu öğrenimini başka takımlarda yapsaydı. Neyse. SR in yanlış tutumlarının bir başka sonucu.
3-Oyun taktiğimiz yetersiz. İlk golü yediğimiz maçlarda oyunu çevirebilecek B planımız yok. Yetersiz ve çaresiz kalıyoruz.
Yani sözün özü, eldeki malzeme bu hoca bu. Mame Diouf’un ne kariyerini ne de golcülüğünü tartışmak anlamsız. Ancak ona bile gol attırabilecek bir oyunu bunca maç sonunda geliştirememişsek çok ciddi sorunumuz var demektir.
Bütün bu olumsuzluklara ek olarak, ülkemizde siyasetin futbola karışmayı ne kadar çok sevdiğini biliyoruz. Özellikle ligin ikinci yarısında şehir takımlarının arkasında yerel seçimlerin de rüzgârı ile çok güçlü siyasi destekler olacaktır. Bizim de siyasi desteğimiz hiç olmadı. Zaten olmasın da. Bu kulübün kapısından ya da tribünlerin kapısından siyasi getirim devşirmek için gelenler lütfen gelmesin, girmesin. Bu kulüp ve de tribünler hiçbir şekilde hiçbir siyasi anlayışın hizmet alanı değildir. Arka bahçesi değildir. Çok renkli GÖZTEPE tribünlerinin TEK BİR ideolojisi ve ortak noktası vardır: TÜRKİYE CUMHURİYETİ ve GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK SEVGİSİ… Siyasi hesap yapanlar lütfen bunu asla unutmasın…
Bütün bu olumsuzluklara karşın iki şansımız var diye düşünüyorum:
1-Genelde ülke futbolunun özelde ise bulunduğumuz ligin futbol kalitesinin çok kötü olması. Bu konuda uzun uzun ahkâm kesmek istemem. Benim gibi bir futbol cahili bile hafta sonu TFF 1.Ligden sadece GÖZTEPE’mizin maçını, Fansa Lig 2 ve Bundesliga 2 Den herhangi birer maçı izleyince ne demek istediğimi çok rahat anlayabilir. Bu nedenle bu kötü futbol ortamında atıp yemeden alabileceğimiz galibiyetlerin sayısı bizi önümüzdeki sezon bir üst lige atabilir.
2-Takımda geçen yıl ikinci yarı oluşan birliktelik ve mücadele ruhunu sağlayan karakterli topçuların varlığı. Sadece İSMAİL KÖYBAŞI ve ATINÇ NUKAN deyip konuyu burada bağlıyorum.
Aslında yazmak istediğim çok fazla konu vardı ama uzatmamak adına burada bırakalım. Bırakırken de çok önemli bir uyarıyı yapalım : Maç izlerken cep telefonundan Bizans maçı takip edenler ve ya evine gider gitmez Bizans takımlarının maçlarını açanlar!!!. Gelmeyin kardeşim bizim tribünlerimize. Evet bu konuda çok şövenim çok ırkçıyım. Ben GÖZTEPE ırkçısıyım. Ülkemdeki milyonlarca kandırılmış yurttaş gibi siz de ‘ben hem GÖZTEPE hem de bir Bizans takımını tutarım kardeşim sana mı soracağım’ demeyin. Evet, bize soracaksınız. Bu ülkede TEK TAKIM TUTULACAKSA O TAKIM GÖZTEPE olur . Burası GÖZTEPE…Bu kadar söylüyorum.
Bir sonraki hafta maç yazımızda ERZURUM maçından fazla bahsetmeyeceğim. Nasip olursa amatör şubelerin maçlarında yaşanan muhteşem görüntüler, gösterilen çabalar, SR in bizimle çakışmayan hayalleri ve hedefleri ile ilgili bir yazı olacak…
NE OLURSA OLSUN GÖZTEPE’mize BİRŞEY OLMASIN…
Av.MUSTAFA DALYANOĞLU