Oğuz Reşat Sipahi
Bir önceki yazıda da belrttiğim gibi serbest fikstürün ilk Göztepe golü deplasmanda fark yemiş Bjk’ye deplasmana gitmek idi... Üç kere serbest fikstrün Göztepe'ye denk gelmesi ya da getirilmesi (1/5832) olasılık... Şimdi bu olasılığın Türkiye Futbol Federasyonu tesadüfü olduğuna rahmetli Çetin Altan’ın deyimi ile dağlardaki tavşanlar bile kahkaha atar muhtemelen...
***
Aksi durum beklemek zaten imkansızdı ki ilk iki hafta hakem seçimleri de olumlu değildi merkez Hakem Kurulu'nun... Ali Palabıyık ile 11. maçında ikinci galibiyetini alamadı Göztepe... İlk iki haftadaki iki hakemin de faullerde ve kritik pozisyonlarda geçen haftaki penaltı da dahil olmak üzere neredeyse tum gri pozisyonlari Göztepe aleyhinde kulanması mutluluk verici değil ne yazık ki... Geçen hafta hem penaltı verebilirdi (benzer pozisyonlara verilen penaltılar geçen hafta bile vardı) hem de 10 kişi kalması gerekiyordu Antalyaspor’un ikinci devre... Geçen hafta 1 puan alsa takım herkesin ruh hali daha az travmatik ve panik olacaktı...Nitekim Göztepe gibi takimlara genelde bu şekilde sevgi gösteriyor Türkiye Futbol Federasyonu denen kurum...
***
Maça gelecek olursak... Anntalyaspor maçı onbirinden kadroda Halil ve Castro kesik yedi Tamer Tuna’dan... Castro formsuz olduğunda ya da olmadığında takım zorlanmaya devam ediyor...Sorun şu ki yerlerine oynayanlar onların nispeten kötü hallerinden daha iyi verim vermediler...Ek olarak ikisi de mevcut kadroda nispeten nadir türde bulunan, yenilgiye tepki verme istek seviyesi yüksek oyuncular pek çok Göztepeliye göre...
***
Bir Cuma gecesi olmasına rağmen biletlerin yarısından fazlası bitmişti maç için Göztepe tarafında...
***
Televizyondan yorum yapmayı çok sevmesem de Titi ve Sanneh’in boş posizyonlarda sahamızdan çıkarken dışarı attıkları topları pek çok okul takımında yapmıyorlar günümüzde... Bu düzeyde oyun oynayan oyuncuların daha dikkatli olmasını beklemek haksızlık olmasa gerek...
***
Göztepe teknik direktörü Tamer Tuna’nın rakibin renklerini andıran bir t-shirt ile maça çıkması yadırgatıcıydı pek çok Göztepeli için... Kendisini ilk sezonki altıncılık geçen sezon ligde kalmanın ardından oldukça başarılı bulsam ve teknik direktör istkrarının gelecekteki olası başarıların ilk şartı olduğuna inansam da, kendisinden ricamız bu gibi ince konulara dikkat etmesi...
***
Maça iyi başlamasa da özellikle ilk 10-15 dakika iyi baskı yese de, sonradan toparlandı takım... Aslında golü kalede görünceye kadar fena değillerdi.... Lakin yedikten sonra geçen sezonki takıma benzer şekilde atabilecek gibi de değillerdi sabaha kadar oynasalar.... İlk golü yemeseler arada bir gol bulabilirler miydi maçın gidişi içinde? Tarihte kontrol grubu yok...
***
Özellikle ilk devre Bjk sanki Abdullah Avcı kafaya çalışın emri vermiş gibi sürekli kafaya enseye yönelik faul yaptı. Hakem Ali Palabıyıkoğlu bazılarında sarı kartı bıraktım faul bile vermedi.
***
İlk devre ilk 10 dakikadaki rakip baskısının ardından yenen gole kadar 50 civarı top kaptı Göztepe ikili mücadelelerde (beinsports istatistiklerine göre)... Bunların 10-15’i karşı yarı sahada idi... Ne yazık ki bunları iyi değerlendiremedi takım... Göztepe için önemli bir değişim Poko’nun top kapmadaki becerisini üçüncü bölgeye aktarma aşamasında bir iki seviye üste çıkması olacaktır... Ortalama doktora bitirme süresini, kişi dört senelik üniversite eğitiminin ardından master da yaparsa 28 kabul edersek, 24-25 yaş öğrenme açısından çok geç değil neyse ki...
***
Son iki sezonda ligde kaldı ise Göztepe, beton Beto'nun katkısı çok büyüktü...Beto dahil Gassama ve Borges sezona çok iyi başlamadılar. Bunda açıklardan çok da destek alamamasının da katkısı olsa da Gassama bu maç sıkça koridor oldu... Üçü de iki sezondur doğru düzgün tatil yapmadan (geçen sezon Dünya Kupası-bu sezon Afrika Kupası-Concacaf Kupası vs) oynuyorlar... Bu açıdan çok da yadırgayamıyorum... Borges defans önündne top dağıtma işine yoğunlaştığında top dağıtsa da defansa katkısı sınırlı oluyor izeniminde pek çok tribün teknik direktörü...
***
Bu maç gençlerden kimse süre alamadı... Tamer Tuna doğal olarak kendi ve Göztepe'nin geleceğinin derdine düşecek önümüzdeki dört hafta...Bu bağlamda gençlerin oyuna girme olasılıklarının artması daha kolay olmayacak ne yazık ki...
***
Sonuçta Göztepe Beşiktaş'a deplasmanda bir kez daha mağlup oldu... Göztepe boş zamanlarında Üçlü Oligarşi/İstanbul deplasmanından galip gelen bir takım olmasa da... Maçı tribünde izleyenler dahil pek çok Göztepeli Cuma gecesini uykusuz geçirdi... Benim merak ettiğim konu da futbolculardan hangilerinin aynı durumda olduğu...
***
Bu sezon için beklentim kümede kalmanın üstünde değil ama sıkıntılı başladı takım... Dört hafta sonra olası teknik direktör değisikligi iyice karıştıracaktır durumu... Bir üste çıkacak (ligde rahat kalmak ya da Avrupa Kupaları sıralaması) parasal yapılanmayı kendi kendine (Başkan katkısı olmadan) olusturması zor gözüküyor Göztepe topluluğunun... Göztepe'mizin evinin Gürsel Aksel Spor ve Sağlıklı Hayat Merkezi ve Süperlig olduğunu ve Göztepe camiasının bu evden gitmeye hiç niyeti olmadığını cümle aleme hatırlatan eylemleri ivedilikle bekliyoruz yönetiminden oyuncusuna ve tabii ki teknik heyetine...
***
Denizlispor Göztepe'ye tarihsel olarak ters gelen bir takım ve lige çok iyi başladılar... Antalya maçını baştan sona objektif tekrar izlediğimde takımın temposunun tribün le çok paralellik gösterdiği net gözüküyor... Tribünün geçen sezonki ligin son beş maçındakine benzer şekilde kesintisiz ıslık-destek şeklinde takıma destek vermesi sonuca varmayı kolaylaştıracaktır... Aksi durumda takımın kendi kendine aksiyon göstermesi kolay değil izlenimindeyim pek çok Göztepeli gibi...
***.
Ne yazik ki ayakta kalabilmek için daha güçlü olabilmek gerek. Takım gol yediğinde oyun disiplininden kopmayacak şekilde rejenere olmalı.... Geç de olsa yapılacak transfer ya da transferler (yapılan transferlerin bir ay sonra gönderrilecekler listesinde olmaması kritik) süreci ne kadar değiştirecek göreceğiz. Başkan Mehmet Sepil takım ile yakından ilgilenmez ise ya da o pozisyonu uygun bir şekilde özelleştirmez ise işi zor yolu uzun ve bol kahır soslu gözüküyor Göztepe topluluğunun. Mevcut transfer politikasıyla geciken ve gecikmeyen (yapılan) transferlerin kelebek etkileri sonucunda Tamer Tuna döneminin ve teknik direktör istikrarının riske girmemesini diliyorum...
***
Herşey sadece Göztepe'miz için...