U T A N I Y O R U M!...
YAŞ ORTALAMAMIZ 18 NE AVRUPA ZAFERLERİ NE 1. LİG GÖREBİLDİK. ÖNEMLİ DEĞİL.
EFSANE GÖZTEPEYİ BİZ ATALARIMIZDAN DİNLEDİK.
Yukarıdaki bu söz Göztepe'liyim diyen sizlerin hanginizin ağzından çıkmadı? Sanırım hiç.
Bu sözü bize söyleten hangi duygulardı peki? Yaşadığımız dönemdeki hüzün ve geçmişimizin
verdiği gurur değil miydi?
Bizlere bu gururu yaşatan efsanelerimiz değil miydi? Hani o hep dilimize pelesenk olan Fevzi,
Ali Gürsel’ler, Nerde kaldı o günler diye bestelerimizin baş tacı olan isimler.
Yaşım 30 küsur. Yazımın başında da yazdığım gibi ne kupa gördüm ne de elle tutulur adam
akıllı bir zafer. İzmir'in bir Kemalpaşa ilçesinde doğdum büyüdüm. Şimdiki gibi elimin altında
ne internet ne de doğru düzgün bir televizyon yayını vardı. Fakat beni GÖZTEPE'li yapan neydi
biliyor musunuz? Kim bilir belki de çoğumuzu...
İşte o efsanelerdi. Bırakın İzmir'i Türkiye'nin dört bir yanındaki İzmir'le uzaktan yakından alakası
olmayan sayısız insanı Göztepe'li yapan o efsanelerdi. Türkiye'nin dört bir yanını gezdim.
Göztepe'ye dair o kadar çok anım oldu ki o kuş uçmaz kervan geçmez mekânlarda...
Hangi birini sayayım ki...
Mersin'in Mut ilçesinde dağın başındaki bir yolcu lokantasında en nadide köşedeki GÖZTEPE
bayrağını astıran, Antep'te bir demirci dükkânının baş köşesine Göztepe posterini camekânlaştıran,
Alaşehir'in dağ köyünde köy kahvesinde bana eşssiz bir sohbetle sanki o günü yaşıyormuş gibi
Atletico Madrid zaferini 70 yaşındaki Hüseyin amcaya anlattıran hep o isimlerdi.
Bunun gibi pek çok anı... O anılarda bana İzmir'den binlerce kilometre uzaklıkta Göztepe'yi
hatırlatanların başkahramanları hep o isimlerdi.
Göztepe sportif anlamda şu günkü durumdan daha da beterlerini gördü. Hangi birini sayalım ki..
Para için en kötü günde giden topçusunu da kişisel menfaatlerine kulübü alet edip cebini dolduran
yöneticisini de gördü. Hepsi bir bir bu elekten geçti. Bir bir silindiler gittiler. Amma velâkin bu kulüp
dün yapılan terbiyesizliği ömrü boyunca yaşamadı. Herkese nasip olmayacak yaşarken efsane sıfatı
adının önüne kazıyan Halil ağabeyimize yapılan bu terbiyesizlik unutulacak gibi değildir.
Bu haysiyetsizliği yapanlar her kimse GÖZTEPE'liliğini otursun bir sorgulasın. Ayıptır, yazıktır...
Yıllarını bu kulübe adamış bizim gurur kaynağımız bir isme yapılan bu terbiyesizliğin özrü kabul olmaz.
Yüzlerce kulüp geçmişine dair sergileyecek bir kupa dahi bulamazken; kulüp müzesinin tıka basa
kupalarla doldurulmasında büyük katkısı olan Halil Kiraz ağabeyimiz başta olmak üzere tüm efsane
kadromuza yapılan hareket GÖZTEPE'liyim diyen herkese yapılmıştır ve bunun vebali ağırdır.
Halil ağabey biliyorum ki sen çok mütevazı ve yanlışı hoş görüp özrü kabul eden bir insansın ama
biz ne kadar özür dilesek ve sen affetsen de kendi adıma çok çok utanıyorum.
Hani yine bir bestemizde söylediğimiz söz vardı ya''Sızlattınız bir kere kemikleri'' diye başlayan.
O söz düne kadar bir besteydi ama şimdi üzülerek yazıyorum ki gerçek.
Hakikaten Gürsel Aksel başta olmak üzere ebediyete intikal eden, GÖZTEPE'mizin bugünlere
gelmesinde toplu iğne ucu kadar bile katkısı olan tümünün kemikleri sızladı.
Bunda kimin payı varsa hepsine binlerce kez yazıklar olsun...
Paşalı1925
GözGöz Tv