2002-2003 Sezonu
Göztepe - Denizlispor
- Ayrıntılar
Geleceğe Bakabilmek
Bayram Erbil
Acı ama gerçek, bu iş Göztepe için bitti. Artık yapılacak olan bu başarısızlıktan ders çıkarmak. Eğer eğrileri ve doğruları iyi değerlendiremezsek gelecek de karanlık olur ve Göztepe yalnızca taraftarı ile başbaşa kalır. Gelecek sezonda İkinci Lig (A) kategorisinde İzmir ve Ege'den 5-6 iddialı takımın olduğu, bu arada Vestel Manisa'nın büyük hamleleri dikkatli izlenmeli. Göztepe, Kocaelispor'un da şimdiden düştüğü grupta çok zorlanacağı için güçlü bir kadro oluşturulmalı, mümkün olduğunca bu kadronun iskeleti korunmalıdır. Aksi halde (A) kategorisi de Göztepe için kabus olur. Biz Göztepeliyiz, dost acı söyler. Kimse bu sözlerimizden alınmasın, testi kırılmadan yol göstermek istiyoruz. Göztepe, sahasında kaybettiği puanlarla Süper Lige veda ediyorsa, gelecek sezon da aynı rahatsızlığın tekrarlamaması için şevk ve heyecan dolu, başarıya susamış, hırslı ve hep ileriye dönük hamle yapacak yapıda futbolcuları Göz-Göz'e kazandırmak ve kan değişikliğini gerçekleştirmeye şiddetle ihtiyaç vardır. Dünkü maça gelince... Denizlispor maçı Göztepe için bir hayat memat maçıydı. Ancak Göztepeli futbolcular sahada inanç ve inattan yoksun, "Bu iş bitsin de gidelim" düşüncesi içinde maça başladılar ve de sonlarını hazırladılar. Gayretten yoksun bir takımdan da başarı beklemek zaten hayaldir. Özgüven yok, dayanışma yok, tabii ki sonuçta hüsran kaçınılmaz olur. Böyle muhteşem bir taraftara layık gördüğünüz futbol bumuydu futbolcularımız ?
Gücün Yoksa
Halil Fincan
Gücün yoksa... Kimse Denizlispor'un Göztepe'nin önünü tıkadığından filan da bahsetmesin... Şanssızlık, basiretsizlik gibi terimler ise hiç mi hiç kullanılmasın... Meselenin sezon başından beri anafikri aynı... Güç eksikliği... Maddi yönden güçsüzlük... Oyuncu kadrosu açısından güçsüzlük... Teknik direktörlerin kadroyu sahaya yayma ve oyunu okuma güçsüzlüğü... Yabancı transfer açısından, mücadele etme açısından, iç saha performansları açısından hep hanesine eksi yazılan bir takımın başarılı olmasını zaten nasıl bekleyebilirsiniz ? Bir 2. Lig kadrosuna, bir elin 5 parmağını geçmeyen yıldız sayısı ile makyaj yaparak daha sonra hedef kümede kalmakken genç yıldızları ateşin içine atarak düelloya girişirsen, bu son kaçınılmaz olur... Hele yabancı seçimleri... O zaten salatanın üzerine zeytinlerle süs vermeye çalışmaktan başka birşey değil... Yahu salata olmamış ki, süslenebilsin... Bi kere kıvam yok... Bi kere tat tuz yok... Göztepe hayali transferde rekor kırmasına rağmen, ala ala bir devre dayanabildiği futbolcuları kattı bünyesine... Onlarda nüfus cüzdanlarında T.C. yazmadığı için, sırf yabancı oldukları için kadroya dahil edildi zaten. Elle tutulur tek bir adam vardı o da Mkhalele... Maçta bakıyorum o da yok. Miki 67'de o da taraftar baskısıyla girdi oyuna. Halbuki bu kadar güçsüzlüğün arasında önemli bir gücü vardı Göztepe'nin... Taraftarı... Bu taraftar, desteklediği takım, takım gibi takım olsa UEFA'da final oynatır... Ama ortada takım yoksa küme düşmemeye oynarsın... Yani garipsenecek birşey yok..
Atamayana Attılar
Şevket Özçelik
Göztepe Denizlispor karşısında 70 dakika boyunca sezonun en iyi oyunlarından birini sergiledi. Sahada bambaşka bir takım vardı. Bambaşkalığın nedeni orta alandaki çabukluktu. Peki nasıl sağlanmıştı çabukluk? Çok basit ve de çok ilginç... Tüfekçi, orta beşlisini 5 kanat oyuncusundan, sağdan sola; B.Göksel, Cem Baki, Ersin, Mehmet Önür ve Sinan'dan oluşturmuştu. Çabuk orta beşliye, libero Tayfun da enfes ataklarla katılınca, Denizlispor hayli terledi. İlk yarının bilançosu Göztepe lehine 7 korner, çizgiden çıkarılan bir top ve kaçırılan en az 5 net fırsattı. Denizlispor ise 2 net fırsatın ötesine geçememişti. Kanatlar ve orta alanda döktüren sarı-kırmızılı ekibin yanlışı 1.95'lik Servet'e rağmen, golü hep yüksek toplarla aramasıydı. Tüfekçi, ikinci yarıya genç Göksel'in yerine Alp'i alarak başladı. Göztepe bu yarıda da pozisyon üstüne pozisyon buldu.
Hem de ne pozisyonlar.
Zafer'in kullanamadığı net fırsat sayısı 4'e, takımın kullanamadıkları 9'a ulaştığında, futbolun halk dilindeki kuralı "atamayana atarlar" yürürlüğe girdi. Denizlispor 74.dakikada Serhat'la öne geçti. Serhat'ın golden sonraki hırsı, maçın başından beri süregiden "Denizli maça asılmıyor" yorumlarına tekzip gibiydi. Ardından gelen kırmızı kartlar ve 1-1'den sonra Servet'in korner bayrağına kadar sokularak attırdığı ikinci ve 2-2'den saniyeler sonra Bora'nın yeni bir fahiş hatasıyla gelen üçüncü goller, iddiaları çürüttü. Kavgaları başlattı. Maç tribünde sahada kavgalarla bitti. Yorgan zaten çoktan gitmişti.
Bayram Erbil
Acı ama gerçek, bu iş Göztepe için bitti. Artık yapılacak olan bu başarısızlıktan ders çıkarmak. Eğer eğrileri ve doğruları iyi değerlendiremezsek gelecek de karanlık olur ve Göztepe yalnızca taraftarı ile başbaşa kalır. Gelecek sezonda İkinci Lig (A) kategorisinde İzmir ve Ege'den 5-6 iddialı takımın olduğu, bu arada Vestel Manisa'nın büyük hamleleri dikkatli izlenmeli. Göztepe, Kocaelispor'un da şimdiden düştüğü grupta çok zorlanacağı için güçlü bir kadro oluşturulmalı, mümkün olduğunca bu kadronun iskeleti korunmalıdır. Aksi halde (A) kategorisi de Göztepe için kabus olur. Biz Göztepeliyiz, dost acı söyler. Kimse bu sözlerimizden alınmasın, testi kırılmadan yol göstermek istiyoruz. Göztepe, sahasında kaybettiği puanlarla Süper Lige veda ediyorsa, gelecek sezon da aynı rahatsızlığın tekrarlamaması için şevk ve heyecan dolu, başarıya susamış, hırslı ve hep ileriye dönük hamle yapacak yapıda futbolcuları Göz-Göz'e kazandırmak ve kan değişikliğini gerçekleştirmeye şiddetle ihtiyaç vardır. Dünkü maça gelince... Denizlispor maçı Göztepe için bir hayat memat maçıydı. Ancak Göztepeli futbolcular sahada inanç ve inattan yoksun, "Bu iş bitsin de gidelim" düşüncesi içinde maça başladılar ve de sonlarını hazırladılar. Gayretten yoksun bir takımdan da başarı beklemek zaten hayaldir. Özgüven yok, dayanışma yok, tabii ki sonuçta hüsran kaçınılmaz olur. Böyle muhteşem bir taraftara layık gördüğünüz futbol bumuydu futbolcularımız ?
Gücün Yoksa
Halil Fincan
Gücün yoksa... Kimse Denizlispor'un Göztepe'nin önünü tıkadığından filan da bahsetmesin... Şanssızlık, basiretsizlik gibi terimler ise hiç mi hiç kullanılmasın... Meselenin sezon başından beri anafikri aynı... Güç eksikliği... Maddi yönden güçsüzlük... Oyuncu kadrosu açısından güçsüzlük... Teknik direktörlerin kadroyu sahaya yayma ve oyunu okuma güçsüzlüğü... Yabancı transfer açısından, mücadele etme açısından, iç saha performansları açısından hep hanesine eksi yazılan bir takımın başarılı olmasını zaten nasıl bekleyebilirsiniz ? Bir 2. Lig kadrosuna, bir elin 5 parmağını geçmeyen yıldız sayısı ile makyaj yaparak daha sonra hedef kümede kalmakken genç yıldızları ateşin içine atarak düelloya girişirsen, bu son kaçınılmaz olur... Hele yabancı seçimleri... O zaten salatanın üzerine zeytinlerle süs vermeye çalışmaktan başka birşey değil... Yahu salata olmamış ki, süslenebilsin... Bi kere kıvam yok... Bi kere tat tuz yok... Göztepe hayali transferde rekor kırmasına rağmen, ala ala bir devre dayanabildiği futbolcuları kattı bünyesine... Onlarda nüfus cüzdanlarında T.C. yazmadığı için, sırf yabancı oldukları için kadroya dahil edildi zaten. Elle tutulur tek bir adam vardı o da Mkhalele... Maçta bakıyorum o da yok. Miki 67'de o da taraftar baskısıyla girdi oyuna. Halbuki bu kadar güçsüzlüğün arasında önemli bir gücü vardı Göztepe'nin... Taraftarı... Bu taraftar, desteklediği takım, takım gibi takım olsa UEFA'da final oynatır... Ama ortada takım yoksa küme düşmemeye oynarsın... Yani garipsenecek birşey yok..
Atamayana Attılar
Şevket Özçelik
Göztepe Denizlispor karşısında 70 dakika boyunca sezonun en iyi oyunlarından birini sergiledi. Sahada bambaşka bir takım vardı. Bambaşkalığın nedeni orta alandaki çabukluktu. Peki nasıl sağlanmıştı çabukluk? Çok basit ve de çok ilginç... Tüfekçi, orta beşlisini 5 kanat oyuncusundan, sağdan sola; B.Göksel, Cem Baki, Ersin, Mehmet Önür ve Sinan'dan oluşturmuştu. Çabuk orta beşliye, libero Tayfun da enfes ataklarla katılınca, Denizlispor hayli terledi. İlk yarının bilançosu Göztepe lehine 7 korner, çizgiden çıkarılan bir top ve kaçırılan en az 5 net fırsattı. Denizlispor ise 2 net fırsatın ötesine geçememişti. Kanatlar ve orta alanda döktüren sarı-kırmızılı ekibin yanlışı 1.95'lik Servet'e rağmen, golü hep yüksek toplarla aramasıydı. Tüfekçi, ikinci yarıya genç Göksel'in yerine Alp'i alarak başladı. Göztepe bu yarıda da pozisyon üstüne pozisyon buldu.
Hem de ne pozisyonlar.
Zafer'in kullanamadığı net fırsat sayısı 4'e, takımın kullanamadıkları 9'a ulaştığında, futbolun halk dilindeki kuralı "atamayana atarlar" yürürlüğe girdi. Denizlispor 74.dakikada Serhat'la öne geçti. Serhat'ın golden sonraki hırsı, maçın başından beri süregiden "Denizli maça asılmıyor" yorumlarına tekzip gibiydi. Ardından gelen kırmızı kartlar ve 1-1'den sonra Servet'in korner bayrağına kadar sokularak attırdığı ikinci ve 2-2'den saniyeler sonra Bora'nın yeni bir fahiş hatasıyla gelen üçüncü goller, iddiaları çürüttü. Kavgaları başlattı. Maç tribünde sahada kavgalarla bitti. Yorgan zaten çoktan gitmişti.
YORUMLAR
KÖŞE YAZILARI
-
İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var?
10 May 2020Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Hangi takımın daha çok taraftarı var? Bu soru çok iç gıdıklayan bir soru biliyorum. Pazar Pazar maçlar da yok. Nereden aklıma geldi diye sorarsanız Dövletimiz sağolsun. İnstagramda Kumluca-Olimpos alanının yüce Dövletmiz tarafından 1. derece sit alanı konumund... -
Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik...
12 Nisan 2020Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk *Ülkemizde 1098, dünyada 108.319 kişiyi covid19'un kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... *Ne mutlu bizlere değil ki ülkemiz, covid19 açısından müreffeh ülkeler düzeyini yakalama ve aşma yolunda koşar adımlar ile ilerliyor... Yine de arada iyi şeyler de var... -
Gözyaşları...
21 Nisan 2019Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Uzun zamandır yazasım gelmiyordu ligin ilk devresinde yazacak birşey yoktu pek, ya da dünyevi dertlerden yazasım gelmedi... Ligin ikinci devresinde de yazasım gelmedi bu sefer çoğunlukla dünyevi ailevi dertlerden... Dünkü gözyaşlarına kadar... Taraftarımızın,... -
Göztepe TEK Büyüktür.
28 Nisan 2018Özkan Cengiz ozkan@ozkancengiz.net Göztepe TEK Büyüktür. Yıllar önceydi amatördeydik, takıma tribünlerin yoğun tepkisi vardı, hoca ve oyuncular fazlaca tepki alıyorlardı. O günlerin yöneticileri ile bir araya geldik. Şaşkındılar, bize nasıl profesyonel çalıştıklarını anlatıyorlardı. Video analizler...
Diğer yazılar: