Rakibe Yarayan Silah
Şevket Özçelik
"Hava inşallah daha da ısınır. Cünkü sıcak bize büyük avantaj olur" demişti İlyas Hoca...
Dediği de çıktı. İzmir'in yakıcı güneşi, 65. dakikada, Ankaragücü'nü sahanda yumurta gibi pişirip sahaya yaydı. O dakikaya kadar sinsi sinsi 3 puan kovalayan başkent ekibi, "1 puana 3 takla atma" görüntüleri sergilemeye başladı.
Göztepe artık sahanın tek hakimiydi. Kaleci Bülent'e dakikalarca top gelmediği oluyordu. Fakat kenar yönetim yanlışları, bitkisel hayata girişi durduracak 3 puanı ummadığı anda Ankaragücü'ne teslim etti. İlyas Hoca'nın en büyük yanlışı, sıcağın Ankaralı futbolculardan çok daha fazla etkilediği, amatörlükten yeni çıkmış genç Göksel'de ısrar etmesiydi.
Sahada yürüyen Göksel'i 2. yarıda sahaya hiç çıkarmasa en doğru işi yapmış olacaktı İlyas Hoca... Ama o son yarım saatte bile ileri ikiliyi dinamikleştirmedi. Zaten tüm duran topları kullanma görevi Alp'te olduğu için aksayan ileri, ikili felç oldu.
Tüfekçi, fahiş pas hataları yapan, ayrıca büyük bir gol fırsatını harcayan Cumhur'da da ısrar etti. Oysa Mehmet'i hiç değilse 60. dakikada oyuna sokup sol kanatta canı çıkan Sinan'ı orta alana sürerek iki arızayi birden giderebilirdi.
Yapmadı.
Anladığım kadarıyla, inandığı onbiri bozmama adına sabretti. Fakat gecikme Göztepe'ye çok pahalıya maloldu. Çünkü Ankaragücü 3'lük golünü Cumhur'un kaptırdığı topla buldu.
Harika kurtarışları ve takımı yüreklendirişiyle, dünkü maçın en değerli oyuncusu Kaleci Bülent'ti. Ne yazık ki golde onun da yapabileceği bir şey yoktu. Ben bu maçta bir de kimi alkışlıyorum biliyor musunuz? Augustine'i... Çünkü sahadan çıkarken başkaları gibi şerefsizlik yapmadı.
İlkel Futbol
SelamettinBayındır
Kirpi evladını pamuk oğlum diye severmiş. Biz de Göztepeli futbolcuları olduklarından fazla gördük, gösterdik ve pohpohladık.
Bu takım gol atmayı bilmiyordu. Sezon başında da bu hastalık vardı, pompaladığımız serumlara rağmen bugün de aynı rahatsızlık devam ediyor. Aslında Göztepe için lig buradaki Kocaeli maçında bitmişti ama bunu söylemeye dilimiz varmamıştı. Ligin en az gol atan takımından her an her yerde mucize bekliyorduk. Hırsını geleceğini tüketen Alp'ten babayiğitlik, son dönemde ömür törpüsü haline gelen Zafer Biryol'dan gol sanatı bekliyorduk saf saf. Bol dikenli bahçedeki gül misali arada bir çiçek açan Göksel'den medet umuyorduk. Onların Süper Lig'deki kalecilerle defanslara diş geçiremeyeceği gerçeğini kabul etmek istemiyorduk. Ama işte sonunda acı gerçeğe tosladık.
Haksızlık etmeyelim, Göztepeli futbolcuların bir kısmı bugüne dek içtenlikle savaşıp mücadele ettiler. Fakat unutmayalım ki futbol salt beden oyunu değil, aynı zamanda fikir ve zeka oyunu. Bu Göztepe'de futbol zekasına sahip, araştırıcılığı, yaratıcılığı olan tek profesyonel Mkalele. Sağolsun İlyas Tüfekçi, bugüne dek tüm meslektaşlarının oyun kurucu ve joker olarak kullandıkları Miki'den ön libero icat ederek O'nun da elini ayağını bağlamış. Alp Bey ölü topları ortalayacak, ikiz kuleler yani Şenol ile Tayfun ya da üçüncü uzun olarak onlara katılan Tunç kafa vuracak, takım gol atacak. Göztepe bu ilkel futbolu oynayacak idiyse senin işin ne burada Sayın Tüfekçi?
Onu ben de yaparım. Değil mi ama? Sorular
Süleymen Alasya
Söylemleriniz, hedefleriniz ve ürettiklerinizin birbirinden çok farklı olması durumunda başarıdan bahsetme şansınız çok yüksek değildir. Örneğin, maçtan sonra soyunma odasında, "Bu takım düşmeyecek. İnanmayan gitsin" diye bağırıyorsanız, sahaya yansıttığınız taktik sorumluluktan kaçamazsınız. O zaman ben de size, "O Mhkalele neden savunmaya çekildi? Bu takımın en üretken adamına, atak sırasında en geride rakip santrforu bekleme görevi niye verilir?" diye sorarım. İlk yarıdaki uyku hali -ki bunun nedeni biraz da Ankaragücü'ydü- düşme potasından uzaklaşmaya çalışan ve kendi sahasında, onbin taraftarı önünde eline geçirdiği rakibi boğması gereken bir takıma dünkü görüntü yakıştı mı?
Futbol bir hatalar oyunu ise en az hata yapma konusunda daha dikkatli olunamaz mıydı? Sanki Ankaragücü'nün değil de Göztepe'nin beraberliği kurtarma peşinde bir kimlik sergilediği duygusuna kapılmak üzereyken sona erdi ilk yarı. Biliyorum bu maçtan iyi futbol beklemek, Göztepe'nin rakibini eze eze yenmesi gibi bir düşünceye kapılmak hayal. Ama Göztepe'nin en azından Gaziantepspor maçındaki hırsı sergilemesini bekliyordum. İkinci yarı daha çok atak şansı yakaladı Göztepe. Ama pozisyonu başlatırken gösterdiği gayreti, pozisyon sonunda gösteremedi. Asıl soru, "Göztepe Ankaragücü'nden çok daha güçlü ekipleri dize getirdi. Deplasmanda ya da kendi sahasında bunun örnekleri var. Kurtuluş açısından bu kadar önemli bir maçtan neden oynamadı?" olmalı.
Derken geldi gol. "Seyirci, taraftar ve futbolcu asıl şimdi sınav verecek" diye geçirdim içimden. Taraftar futbolcusunu destekledi sonuna kadar. Ama futbolcu dünkü maçtan sınıfta kaldı. Yaptığı hatayı telafi etmek adına bile kıpırdamadı parmaklar. Ankaragücü ise uyutarak alıp gitti üç puanı.
Fay Kırığı
Tayyar Özdemir
Fay kırığı geldi, yerleşti futbolumuza... Ben de bir pay çıkardım fay kırığından... Göztepe'nin kırılma noktası Kocaelispor yenilgisi. Sonrasında kafaların dağılmadığı o yenilgi ve gelişmeler... Maçtan çıktık, yürüyorum. İnsanlar mırıldanıyorlar ve Kocaelispor maçından söz ederek. Gerçekten de öyle. Ama dilim varmıyor bu kırılmaya, çünkü matematik bunu göstermiyor. İçeride Denizli, Fenerbahçe, dışarıda Antep ve Malatyaspor maçları var... Kim garanti eder Göztepe'nin bu takımlardan gereken puanları almayacağını? Ben yine de umut dağıtayım...
Yalnız Ankaragücü takımı da bir şey oynamıyor. Sanki ligin son maçına çıkmışlar. Orta alanda kalıp, rakibi üzerine bekliyorlar. Beni üzen ve düşündüren, böyle bir takıma karşı Göztepe'nin aciz kalışı. Yani, rakip kaleye gitmeye ne cesaretleri var, ne de hünerleri? İşte o zaman geriye kalan maçlar için korku da duymuyor değilim. Göztepe önce inanmıyor, güvenmiyor ve düşünmüyor. Durun, böyle olunca, rakip çok rahatlıyor.
Göksel iyi de çok acemi. Herkes ondan sahaya çıkınca, 3-4 gol bekliyor. Bu yanlış. Daha kaç maç oynadı ki Göksel ? Diğerleri ne yapıyor bir de onu bilmek lazım. Deneyimliler de yok. Bence Göztepe, kaleci Bülent konusunda baştan hata yaptı. Bakın, oynadığı maçlara, bir de oynamadıklarına. Dünkü golün ilk vuruşunu önledi. İkincisinde takım arkadaşı adeta gol pası verdi. Ne yapsın Bülent? kanat ataklarından yoksun, mücadeleden galip çıkamayan bir takım vardı dün. Galip gelinmesi gereken maçta, rakip kaleye bir tek atak yapıldı. Oyuna giren de oyundan çıkan da Göztepe'de önemli değişiklikler yapamıyor. Yani, takımın kapasitesi eksik. Ne yapsın İlyas? Elindeki kadro bu kadar. Bu saatten sonra inanç sağlamak, güven tazelemekten başta.
Hakeme, yani Serdar Tatlı'ya sözüm yok. Ben bu hakemi zaten beğenirim. İyi de maç yönetti. Ayırım, kayırım yapmadı. Stresli oyunculara ve kenar yönetimlere bile tatlı sert uyarılar içindeydi. Beni üzen o seyirciydi. Belki kaderlerine onlar da razı gibiydiler.

YORUMLAR

KÖŞE YAZILARI

  • İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var? İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var?
    Written by Oguz Resat Sipahi 10 May 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Hangi takımın daha çok taraftarı var? Bu soru çok iç gıdıklayan bir soru biliyorum. Pazar Pazar maçlar da yok. Nereden aklıma geldi diye sorarsanız Dövletimiz sağolsun. İnstagramda Kumluca-Olimpos alanının yüce Dövletmiz tarafından 1. derece sit alanı konumund...
  • Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik...
    Written by Oguz Resat Sipahi 12 Nisan 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk *Ülkemizde 1098, dünyada 108.319 kişiyi covid19'un kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... *Ne mutlu bizlere değil ki ülkemiz, covid19 açısından müreffeh ülkeler düzeyini yakalama ve aşma yolunda koşar adımlar ile ilerliyor... Yine de arada iyi şeyler de var...
  • Gözyaşları... Gözyaşları...
    Written by Oguz Resat Sipahi 21 Nisan 2019
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Uzun zamandır yazasım gelmiyordu ligin ilk devresinde yazacak birşey yoktu pek, ya da dünyevi dertlerden yazasım gelmedi... Ligin ikinci devresinde de yazasım gelmedi bu sefer çoğunlukla dünyevi ailevi dertlerden... Dünkü gözyaşlarına kadar... Taraftarımızın,...
  • Göztepe TEK Büyüktür. Göztepe TEK Büyüktür.
    Written by Özkan Cengiz 28 Nisan 2018
    Özkan Cengiz ozkan@ozkancengiz.net Göztepe TEK Büyüktür. Yıllar önceydi amatördeydik, takıma tribünlerin yoğun tepkisi vardı, hoca ve oyuncular fazlaca tepki alıyorlardı. O günlerin yöneticileri ile bir araya geldik. Şaşkındılar, bize nasıl profesyonel çalıştıklarını anlatıyorlardı. Video analizler...
Diğer yazılar:

Diğer başlıklar

Twitter