2001-2002 Sezonu
Göztepe-Samsunspor
- Ayrıntılar
CEM CAN Yine Üç Türkiye’de futbolcular markajını yapan adamın ayaklarına değil de sanki düşüncesine kelepçe vurduğu fikrine kapılarak yapabilecekleri girişimlerden kolayca vazgeçiyorlar. İlk yarıyı iki takım da oyuncularının yarısına adam adama savunma görevi vererek başlayıp futbolcular da kötü niyetli olunca, ortaya daha ilk 20 dakikada büyük bir kargaşa ve aslında sayısı çok daha fazla olması gereken 4 sarı kart çıktı. Göztepe hücumda Ersen Martin’in yanına Mustafa Özkan ve defanstan da Gökhan’ı sık sık göndererek niyetinin Samsun’u yan toplarla alt etmek olduğunu gösterirken, iki kanadındaki Mehmet’in defans riskini göze almayıp fazla ileri çıkmaması ve Mustafa’nın da unutuldukça oyuna küsmesiyle bu planından sonuç çıkartamadı. Sarı - Kırmızılılar ilk yarıdaki ilk ciddi atağını da göbekten yaptığı ikiye birlerle gerçekleştirdi. İki takımda da orta sahada oyunu etkin şekilde kuracak adam eksikliği çekildiği için hücumda tek yönlü, çoğu kez de tek kişilik girişimlerden ötesine geçilemedi. Ev sahibi takımda Tayfun’un ve Metin’in oyundan düştüğü dönemlerle, misafir takımda topu olumlu kullanarak takımına olgun hücum fırsatları sağlayan tek isim olan Serkan Dökme’nin sazı ele aldığı dönemler örtüşmedi. Göztepe’nin yeni transferi Barcık inatçılığı ve endirekt etkinlik düşüncesi ve oyun bilgisi ile sahanın en iyisiydi. Ümit topa koşmanın rakiple didişmekten daha güzel olduğunu Ersen Martin’e ders gibi gösterdi. BAYRAM ERBİL Kilidi Ümit Açtı Göztepe, Samsunspor maçını da kazanarak 9 puanı dağarcığına koydu. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu maçta hayli zorlandı. Bunun nedenlerini teknik kadronun bulması, İstanbulspor ve Ankaragücü maçları öncesi gerekli önlemleri alması gerek. Presi artırarak, rakibin oyununu bozarak, kazanılan topları iyi kullanarak ve defanstaki güvenliği en iyi şekilde sağlayarak, puan hanesine daha çok puanlar yazılır. Göztepe, Süper Lig'in ilk yarısında puan zengini olmak zorunda. Çünkü yüksek puan barajı, takımın ikinci devrede rahat oynamasını sağlayacaktır. Dünkü maçta Metin Diyadin'in, Kabat'a "Al da at" dercesine verdiği topu Kabat gol yapsaydı, dünkü galibiyet eminim daha kolay gelecekti. Yerinde değişiklik Samsunspor'un 10 kişi kalmasından sonra Rıza Çalımbay'ın yaptığı Mehmet-Ümit değişikliği, takımın havasını değiştirdi. Dinamikliği ve golcülüğüyle ünlü Ümit, iki şık gol atarak hem klasını konuşturdu, hem de takımını galibiyete taşıdı. Yedekte beklemek, anlaşılıyor ki Ümit'i küstürmemiş, aksine daha da hırslandırmış. Ümit'in her zaman önemli bir silah olduğunu ve mutlaka kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Muhteşem taraftar, yine evlerine büyük bir mutluluk ve coşkuyla döndüler. Takımlarını her zaman her yerde yürekten destekleyen böyle bir taraftar kitlesi hangi takımda var? Tribünlerdeki o coşkulu kitleye başarıların en güzelini sunmak, Göztepeli futbolcuların görevidir. Onlar da sağolsunlar, bu görevlerini en iyi şekilde yapıyorlar. HALİL KİRAZ Profesyonel Golcü Ümit Göztepe üçte üç yaparken, artık Süper Lig takımı olduğunu ıspatladı. Hele ilk yarıda oynadığı futboluyla galibiyetlerin şans eseri olmadığını gösterdi. İlk yarım saatte, Göztepe bütün hatlarıyla Samsun kalesini ablukaya aldı. Topu yere indirdikleri zaman çok etkiliydiler. Samsunspor durdurmakta zorluk çekiyordu. Rakip hep faul yapmak zorunda kaldı. Ve sarı kart görmek mecburiyetinde kaldı. Göztepe'nin sadece gol üretimi azdı. Yalnız bir tek Metin Diyadin'in, Kabat'a, "Alda at" dercesine verdiği güzel pası, gole çeviremeyince, Göztepe ilk yarıda golü bulmakta zorlanacağı sinyalini verdi. Bu dakikalardan sonra Samsunspor oyunda dengeyi kurup, kontrataklarla Mehmet Yılmaz ve Celil'le gol aramaya başladı. Ama yine de müdafaasında Gökhan ve Emre'nin bu oyuncuları kontrol altına alınca fazla etkili olamadılar. Kenan'ın akıllı oyunu Samsun'un kontrataklarını bertaraf etti. Oyuna gelme Ersen Göztepe iki haftadır galip geliyordu. Bu maçta da muhakkak galip gelme zorunluluğu, futbolcuları biraz strese sokmuş, hırslı oyunları sinirli hale dönüşmüştü. Bilhassa Ersen Martin... Sen golcü adamsın. Gol atacaksın veya gol attıracaksın. Şu an bütün takımların tehlikeli adamısın. Bunun için sana faul yapacaklar. Oyundan da düşürmeye çalışacaklar. Bu oyunlara gelmemen lazım... Rıza Çalımbay'ın değişiklikleri işe yaradı. Bilhassa golcümüz Ümit'i oyuna alışı, Ümit'in de profesyonel oyuncuya yakışır şekilde attığı iki kafa golüyle "Ben henüz daha ölmedim" dercesine golcülüğünü ıspatladı. Çok zor maç kolaya dönüştü, Göztepe kazanmasını bildi. Barcik'in biraz daha kondisyona ihtiyacı var ama, toparlanırsa Göztepe'ye çok katkıda bulunur. SAİT GÜRSOY Başarı Sürüyor Lig yenisinin üçte üç yapması gerçekten takdire şayan bu nedenle Göztepe için şu ortamda eleştri yapmak yanlış olur, ancak öneride bulunabiliriz. Sayın Rıza Çalımbay da benim gördüklerimi bu bağlamda kabul etsin. Öncelikli olarak karşılaşmadan söz etmek istiyorum. Bu sene ligde gerçekten son derece kaliteli maçlar oynanıyor. Sezon başı olmasına rağmen takımların tempoları müthiş. Ancak dünkü maç futbol kalitesi olarak bu söylediklerimin oldukça altında kaldı. Özellikle ilk yarıda iki takım futboldan uzak birbirleriyle adeta kavga etti. Topun oyunda kalma süresi ise standartların oldukça altındaydı. Üç pas olmadı olanlar da faulle sonuçlandı. İkinci yarı ise kötünün iyisiydi. Samsunspor'un dengeyi kurduğu anlarda eksik kalması Göztepe'ye büyük avantaj sağladı. Sarı kırmızılılar için golü bulmak daha kolaydı. Nitekim golü de buldu. Sonrasında ise Samsunspor tamamiyle teslim oldu. Göztepe takımında istikrar anlamında gereksiz bir ısrar var. Anlaşılan Rıza Çalımbay kafasında düşlediği şablondan taviz vermek istemiyor. Ama Göztepe takımında eksik olan bir taraf var. Belki bugüne kadar eksi yazmadı ama bundan sonrasını kimse garanti edemez. Eksik olan tarafsa sağ kanat. İşte bu kanatın oyuna hiçbir katkısı yok. Zaten bu alanda oynayan Mustafa'nın ne fizik, ne de kimya olarak bu mevkiye uymadığı açık. Zaten mutsuz olduğu da her halinden belli. Halbuki bu oyuncu özellikle içerideki maçlarda Ersen Martin ile beraber oynasa çok daha faydalı olur. Göztepe de gole daha çabuk gider diye düşünüyorum. Çünkü fizik güce dayalı futbol oynayan Göztepe'de bu iki oyuncu en iyi temsilci konumunda. Moral ve güç anlamında alınan 9 puan Göztepe'ye uzun bir süre yetecektir. İşte bu süre içerisinde sarı kırmızılılar daha iyi takım olabilme imkanlarını aramalıdırlar. GÜRKAN ERTAÇ Kasap Havası Kurban Bayramı da değil ama, Samsunsporlular İzmir'e futbol oynamaya değil, adam kesmeye gelmişler. Bıçaklarını, (pardon kramponlarını) bileyip, Göztepe'yi sindirmek için ellerinden ne gelirse yaptılar. Şahin Taşkınsoy, genç, gelecek vadeden bir hakem. Ama aynı pozisyonda, kötü niyetliyse iki futbolcuya birden sarı kart gösterilebileceğini de bilmeli. Kabat'a, önce Samsunsporlu Ben Ofuso tekme tokat girdi, o'ndan sıyrıldı, bu kez Müslim harakiri yaptı. Hakem sadece Müslim'e kartını çıkardı, Ofuso'yu es geçti. Maçın daha 9.dakikasıydı, 17.dakikada Ben Ofuso yine sert girip kart gördü. Eğer Taşkınsoy daha önce göstermesi gereken kartı çıkarsaydı, Samsun tam 73 dakika 10 kişi mücadele zorunda kalacaktı. Gerçi sert oynamanın cezasını geç de olsa çekti, 35 dakika 10 kişi mücadele edip, bedelini pahalı ödedi. Çalımbay'ın zekası Göztepe dün bence sezonun en güzel maçını oynadı, Süper Lig'de kendisini nasıl maçların beklediğini öğrendi. Kenan Yülek, Ersen Martin'i oynatmamak için greko-romen güreşti. Baidoo, Ben Ofuso, Müslim ve Mehmet Nas da korakor mücadeleyle oynamaktan ziyade oynatmamaya çalıştılar. Göztepe buna rağmen kazandı, ayakta alkışladık. Sarı-Kırmızılılar taraftarlarıyla bütünleşmeyi sürdürdükleri taktirde daha ligin 1.devresinde tehlikeden kurtulurlar. Rıza Çalımbay kartlarını çok iyi kullandı, rakip 10 kişi kaldıktan sonra üç santrfora dönmesi son derece akılcıydı, Türkiye'nin en büyük golcülerinden biri olan Ümit'i değerlendirmesi de. Barcik, belli ki klas bir adam. Ama şovdan kaçıp randımanlı oynaması gerek. Egoistlik yapıp bomboş durumdaki Metin'e topu vermedi. Üç kule adam varken, soldan frikikte topu kaleye vurdu. Ama Barcik kıvama gelir, Kabat biraz daha gole yönelik oynarsa Göztepe pekçok takımın başını yakar. ABDİ KARAGÖZOÐLU Zafer Doğruları Yapanın Yanındadır Ligin yeni takımı, Göztepe üç maçta 9 puanla zirvenin abonesi olurken, İzmirlileri gururlandırmaya devam ediyor. Sürekli söylüyoruz; "İstatistikler, düşen takım bir önceki yıl şampiyon olan 3 takımdan ikisi olur" Yaş ortalaması 23 olan bu takım, üç maçta aldığı 9 puanla artık tehlikeyi büyük oranda savuşturdu. Bu başarıda futbolcuların ve teknik heyetin payının büyüklüğü yanında yönetimin ve taraftarın katkısını da unutmamak gerekir. Özellikle belediye başkanları, vekilleri ve tüm siyasileri ile İzmir, Süper Lig'deki tek takımı Göztepe için adeta kenetlendi. Ve Alsancak Stadı; taraftarın deyimiyle tam anlamıyla rakip takımlara "Alsancak Cehennemi" oldu. Büyük destek vardı Aslında dünkü maçta oynanan futbolun bu anlamda çok önemi yok. Çünkü Göztepe Kulübü; futbolcu, teknik heyet, yönetim, taraftar ve siyasilerin desteğini arkasına almış. Yani bu beş önemli faktörü tek bir hedef doğrultusunda birleştiren Göztepe, dün kazanamayabilirdi de. Ancak doğruları yaptıktan sonra son gülen her zaman siz olursunuz. Samsunspor önündeki Göztepe'yi diğer yazar arkadaşlarım sizlere aktaracaklar. Bu maçı aslında tek bir kelimeyle özetleyebilirim: Savaştılar. Rakip 10 kişi kaldığında da sadece galibiyeti düşünen Çalımbay, her türlü riski aldı ve sonuç ortada. Yazımın başında dediğim gibi, düşme stresini sezonun başında üstünden atan Göztepe'de hedef doğal olarak yükseldi. Özgüven kazanan futbolcular, bundan sonra daha iyi futbol oynayacaktır. Başkan Türkmen'in "2004'te Avrupa'dayız" sözü bu taraftarla bu sezon uzak olmasa gerek. HASAN ELİDEMİR Adam Ümit Sen geçen sene uzak ara gol kralı olacaksın. Sen geçen sene Göztepe'yi bi şekilde şampiyon yapacaksın. Sonra sen transfer mevsiminde hemencecik imza atacaksın. Ama yeni sezonda üstüne dört tane santrafor alınacak. Ve sen gıkını çıkarmayıp çalışacaksın. İlk iki hafta hiç oynatılmayacaksın. Ve dün son yarım saat kala oyuna sokulup iki gol atacaksın... Hani derler ya, "Allah kalbine göre verir" diye, işte aynen öyle Ümit... Allah dün senin kalbine göre verdi. Attığın goller, inan adam gibi adam oluşundan daha az önemli... Dün sadece Göztepe'ye üç puan kazandırdın sanma, daha önemlisi sen dün genç nesle profesyonelliği öğrettin. Ben Rıza hocanın yerinde olsam, seni iki yanağından değil, alnından öperdim... Bu arada "Ümit, Süper Lig'de iş yapmaz. Boşuna anlaşma yapılmış" diyenlerin dilini kaçırıverdin. Ayrıyeten sağol... Dönelim maça... Rakip tek santraforla oynarken stoper Gökhan'ın sahada bence işi yoktu. 10.dakikada sokardım Cumhur'u, ortasahada eşitleniverirdim. Elimde Ersen Martin gibi, Ümit gibi, Zafer gibi hava hakimiyeti inanılmaz olan oyuncular varken, uzay taktikleri aramam, sağdan soldan bol bol kaldırırdım. Ama maalesef kenarları dün hemen hiç kullanamadık. Takımda biraz da havaya girmişliği hissettim. Bursa maçının temposu bu büyük seyirciye rağmen dün hiç mi hiç yoktu. Metin Diyadin oynadığı sürede hem çok iyi niyetli hem de etkiliydi. Feyyaz hocanın seyredip okey verdiği Barcık belliki iyi kumaş. İlerliyen günlerde çok ses getirir. Gelelim "Bu takım bu ligde ne yapar?" sorusuna... Şampiyon olmaz ama asla küme de düşmez. Şindilik bu kadarı da yeter zaten... Ama yarın bu yönetim devam ederse üç büyükler İzmir'de kabus görecek. Göreceksiniz NURİ İMRE Aktif Dinamil Heyecenlı Futbol şahane mi? Hayır... Kadro mükemmel mi? Hayır... Zengin mi? Hayır... Yıldızları mı var? Var ama, aşağıda yazacağım... E, peki ne? Aktif, dinamik, heyecanlı... İşte, Göztepe 2001/2002'nin sloganı... Takım oyununu seçen, her topa 2-3 kişi basan, sadece kazanmayı düşünen, koşullar ne olursa olsun disiplinden vazgeçmeyen, yardımlaşmayı ihmal etmeyen, 90 dakika koşan, haddini bilen mütevazi bir ekip... Barcık'ı çok beğendim... Güçlü ve estetik. Hızlı düşünüyor. Adrese teslim gol ortası da klası... Slovakya ile Türkiye arasındaki 30 derecelik ısı farkı da hesaba katılırsa, çok daha iyi olacağı kesin. Majdan güven aşısı... Kenan, en faydalı adam... Emre-Gökhan görev adamı... Mustafa yerini yadırgıyor, ama elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor... İlk yarıda Göztepe'nin girdiği 4 pozisyonun da yaratıcısı olan Metin Diyadin, vazgeçilmez bir beyin... Sonradan giren Zafer'i izlemeye devam edin... Dünün kötüleri, Kabat, Tayfun ve Cumhur'du. Onların ayıbını da çok çalışan arkadaşları örttü. Samsun önünde, yeni kral Ersen Martin'in çenesi düşünce, iş eski kral Ümit'e kaldı... Yerinde başkası olsa, demoralize olur, küserdi... O ise, emektar "Kırıkkale" gibi, raftan indirildiği anda, patladı, ailesini kurtardı... Alkışlanacak bir profesyonel olduğunu gösterdi... Aşağıda yazacağım demiştim... Göztepe'nin iyi olmadığı günlerde skoru değiştiren yıldızları da var... Kim mi? "12" ve "35" numaralı oyuncular... ERTUÐRUL AYTAÇ Oral'ın Uğuru Süper Lig'in süper takımı Göztepe desek, kimse bana "Yağcılık yapıyorsun" demesin. Ben bu Göztepe'yi alnından öpüyorum. Üç maçta 9 puan, ne Fener'de var, ne Galatasaray'da. İki sene önce neler çekmiştik, neler. O günlerden, bu günleri görmenin mutluluğu, Göztepe'nin muhteşem seyircisine yeter de artar bile. Bugün herkes maçın kahramanı olarak iki golü atan Ümit'ten bahsedecek. Neden kulübede oturduğundan bahsedecek. Bu atılan golleri, Rıza Çalımbay'ın suratına çarpan bir şamar gibi değerlendirecek. Ama Çalımbay da Ersan Martin gibi hava topunu iyi kullanan adamın yanında, Ümit'i de ilk onbire koyamazdı. Bu konuda kim ne derse desin, Çalımbay düşüncelerinde haklı. Bu güzel galibiyette uğurlu bir bakan vardı. Sarı-kırmızılı renklere aşık bir bakan. Çarşamba günü Mesut Yılmaz'la birlikte Sofya'da Galatasaray tur atlıyor. Aynı bakan ayağının tozuyla, İzmir'e geliyor ve Göztepe galip. İkisinin de renkleri sarı-kırmızı. Bu renklere aşık bakan da Egelilerin yakından tanıdığı benim, "Sümer Ağabeyim", Maliye Bakanı Sümer Oral. Bu maçın bence uğur meleği Oral'dı. O şeref tribününde atılan iki golde Hamdi Türkmen'le sarılışını, sevincini gözlerimle seyrettim. Mutluluk güzel şey. Göztepe bu yıl Süper Lig'de güzel şeyler yapıyor. Çalımbay, savaşan bir Göztepe yaratmış ve ekibiyle de üçte, üç yaparak başarısını kanıtlamış. Dünkü Samsunsspor, sanki Alsancak Stadı'na savaş yapmaya gelmiş. Hem de İzmirli dört futbolcusuyla birlikte. Ersan Martin ile Kenan'ın mücadelesi, zaman, zaman boğuşmaya kadar vardı. Maçın hakemi, sarı ve kırmızı kartlarında ne kadar haklıysa, Kenan'ı da oyunda tutmakla o kadar hatalıydı. Dedik ya Sümer Oral uğurlu... Her maça bekliyoruz.
YORUMLAR
KÖŞE YAZILARI
-
İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var?
10 May 2020Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Hangi takımın daha çok taraftarı var? Bu soru çok iç gıdıklayan bir soru biliyorum. Pazar Pazar maçlar da yok. Nereden aklıma geldi diye sorarsanız Dövletimiz sağolsun. İnstagramda Kumluca-Olimpos alanının yüce Dövletmiz tarafından 1. derece sit alanı konumund...
-
Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik...
12 Nisan 2020Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk *Ülkemizde 1098, dünyada 108.319 kişiyi covid19'un kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... *Ne mutlu bizlere değil ki ülkemiz, covid19 açısından müreffeh ülkeler düzeyini yakalama ve aşma yolunda koşar adımlar ile ilerliyor... Yine de arada iyi şeyler de var...
-
Gözyaşları...
21 Nisan 2019Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Uzun zamandır yazasım gelmiyordu ligin ilk devresinde yazacak birşey yoktu pek, ya da dünyevi dertlerden yazasım gelmedi... Ligin ikinci devresinde de yazasım gelmedi bu sefer çoğunlukla dünyevi ailevi dertlerden... Dünkü gözyaşlarına kadar... Taraftarımızın,...
-
Göztepe TEK Büyüktür.
28 Nisan 2018Özkan Cengiz ozkan@ozkancengiz.net Göztepe TEK Büyüktür. Yıllar önceydi amatördeydik, takıma tribünlerin yoğun tepkisi vardı, hoca ve oyuncular fazlaca tepki alıyorlardı. O günlerin yöneticileri ile bir araya geldik. Şaşkındılar, bize nasıl profesyonel çalıştıklarını anlatıyorlardı. Video analizler...
Diğer yazılar: