Adnan Süvari… Kendisi ile tanışmak nasip olmadı… Efsane takım’ın “Efsane” teknik direktörü…1926’da Aydın’da doğmuş, 1991’de vefat etmiş. Futbola İzmir’de başlamış. Göztepe’de 10 sene oynamış. İzmir Karması’nda yer almış. İzmir Yüksek Ekonomi Ticaret Okulu’nda basketbol oynamış. Okulu bitirdikten sonra tekstil mühendisliği öğrenimi yapmış. Bu yıllarda Londra’da açılan antrenörlük kursuna katılmış. Türkiye’ye döndükten sonra Göztepe’ye antrenör olmuş. Bazılarına göre 1962-63, bazılarına göre bir ya da iki sezon öncesinden 1971-72 dahil Göztepe’yi çalıştırmış. Sonrasında ara ara kurtarıcı olarak kendisine başvurulmuş. 1966’da Türk Milli takımına antrenör olmuş. Üç yıl iki görevi birlikte yürütmüş. Göztepe ile iki Türkiye Kupası, bir Cumhurbaşkanlığı kupası kazanmış. Göztepe ile Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nda çeyrek final, Fuar Şehirleri Kupası’nda (sonradan adı UEFA Kupası olarak değiştirildi.) yarı final oynamış.
Mustafa Fedai… Kendisiyle tanışıklığımız var… Göztepe’deyken Karşıyaka’ya gitmiş, orada birinci lig görmüş. Sonra Göztepe’ye dönmüş. Göztepe tarihinin en önemli gollerinden birini (1996-97’de Göztepe’yi düşmekten kurtaran Turgutlu maçının 90. dk golü.) atan adam… Kendisini Göztepeli olarak tanımlıyor… O golden sonra futbolu bırakmış… Altyapıda antrenörlüğe başlayıp, 2002-2003 sezonunda Ali Osman Renklibay’ın 4. maçın ardından (Elazığ galibiyeti, Gençler, Adana ve Altay mağlubiyeti) gönderilmesinin ardından görevi teslim almış. 22 maçta 18 puan (3 galibiyet, Adana’ya deplasmanda Gaziantep’e içeride 2-1, Kocaeli’ye deplasmanda 3-1 ile, 9 beraberlik, 10 mağlubiyet) almış. Dışarıda daha başarılı performans çizmiş.
O Fedai bu sezonun başında tekrar görevi devraldı. Halen 14 maç sonunda lig ikincisi… 14 maçta 5 galibiyet, 7 beraberlik, 2 mağlubiyet… Tek dış saha galibiyeti var. Balıkesir’e karşı 2-1… İki golden fazla atamayan ve yemeyen ve zor yenilen bir takım yarattı. "Çok mütevazi birisi ve karakteri oyuna yansıyor" Bu cümle kendisini bana göre çok daha yakından tanıyan Sn. Özant Önçağ’ın yorumu ve ben de katılıyorum... Oldukça eleştiriliyor. Fedai gerçekten mütevazi ama, bizim taraftarımız değil… Orada Fedai ile ayrışılıyor…
Her neyse birileri zamanında 1962-63 sezonunda (5 kaynaktan üçüne göre her zaman rahmetle andığım Adnan Süvari’nin bizdeki ilk sezonu) takım 11 takımlı ligde ilk aşamada kırmızı grupta içerideki 10 maçta Galatasaray’a 1-0, Gençlerbirliği’ne 3-1, KSK’ye 2-1, Karagümrük’e 1-0 mağlup, Beykoz’la 1-1 berabere kaldığında, etap sonunda 7. olarak eleme grubuna kaldığında [İlk sezonu 61-62 kabul edersek, iç sahada 19 maçta 9 beraberlik üç mağlubiyet var, 1960-61 kabul edersek iç sahada 19 maçta 5 mağlubiyet, 5 beraberlik var.], o iç saha mağlubiyetlerinden sonra kendisini gönderseydi, Göztepe o başarılara ulaşabilir miydi? Acaba ona da böyle yüklenenler [Hatalıdır değildir polemiğine girmeyeceğim ama, eski bir şarkıda da belirtildiği gibi “Hatasız kul olmaz.”…] var mıydı? Yoksa şansı o zamanlar taraftar sayısının bazılarına göre bir minibüs olması mıydı?
Şimdi diyeceksiniz ki “Fedai mi olacak "o" kişi?”… Ben de şunları söyleyeceğim: 1) Göztepe son 23 sezonu tek bir teknik direktör ile tamamlayamamış. En son 1984-85 sezonu tek bir teknik direktör ile İlyas Datça (Datcu) ile tamamlanmış (Kaynak: Sn. Haydar Evrenosoğlu). Ben kendimi bildim bileli teknik direktör değiştirip duruyoruz. Ne olduk, ya da ne oldu? Bir yere varabildik mi? 3) Fedai hem futbolcu, hem de okullu biri, içimizden biri ve sistemdeki tek Göztepeli. Ben kendi adıma yerine şu an için başka kimseyi düşünemiyorum “o“ kişi olmak için... 3) Fatih Terim Göztepe’deyken kendisinin bu başarıları elde edebileceğini tahmin eden var mıydı? 4) Neden olmasın?
Son söz Mustafa Fedai’ye tolerans göstermemiz ve desteklememiz, onun da kendisini objektif bir şekilde özeleştiri yapıp, hatalarından ders çıkarmaya çalışması ve kendisini geliştirmeye devam etmesi gerek …
Oğuz Reşat Sipahi
http://www.sipahi.tk
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.