Oğuz Reşat Sipahi
Demokrasi kalitesi uluslararası kıstaslara Uganda’nın altında seyreden (https://en.wikipedia.org/wiki/Democracy_Index )… Dünya sefalet indeksinde (Misery Index https://en.wikipedia.org/wiki/Misery_index_(economics) ) 156 ülke arasında en kötü durumdaki 21. ülke olan… Irak, savaştan kaybederek çıkmış Ermenistan, Etyopya, Moğolistan, Myanmar ve Kenya gibi ülkelere göre daha sefalet içinde gözüken güzel ama güzelliği kadar bakımlı olduğunu söylemesi zor ülkemizin… Para birimi yeni Türk Lirasının 10 tanesi anca 1 dolar edebilmeye doğru giderken… Bunlara bağlı olarak futbolunun kalitesi de giderek düşen, şampiyonu Portekiz şampiyonundan iç sahada 4 yiyen ligimizin dokuzuncu haftasında… İzmir’i beşinci sezondur üst üste bu ligde temsil etmeyi başaran Göztepe… Takım ve taraftar herkes için psikolojisi için zor maçta… Haftayı bu ligdeki tarihi boyunca hiç başaramadığı bir şeyi Kasımpaşa’yı deplasmanda yenmeyi başararak gerçekleştirirken… Kendisi açısından olağanüstü değerli ve kritik bir üç puanı cebine koymayı başardı…
Röportajlarda, bir önceki selefine benzer şekilde kameraya bakmayı sevmiyor gözüken Sayın Nestor Jevtic ya da El-Maestro Hoca maç öncesi sıralamada bir üstteki takımla oynarken... Hem kendisi hem Göztepe açısından “ya herru ya merru” maçına başlar iken… İlk 11’de ciddi değişikliklerle başladı oyuna… Murat Paluli, Atınç Nukan, Adis Jahovic, Burekovic, Atakan ve Yalçın Kayan içerideydi. Oyun içinde arka blok 3-6 arasında arkanın önündeki blok 1-5 arasında, bir ilerisi 0-5, en ileri blok 1-4 arasında değişerek oldukça devingen oynadılar. Mantıklıydı… Göztepe’nin mevcut kadro yapılanmasıyla çok farklı oynaması olası gözükmüyor…
Göztepe özellikle ilk 5-10 dakika baskın basanındır tadında giriş yaptı ama golü bulamadılar. Aynı girişi ikinci devre yapan Kasımpaşa ise golü buldu… Buna karşı değişikliklerin de etkisiyle toparlanmayı başarıp maçı 1-0’dan 1-2 yaparak bitirdiler. Önceki maçlardan gözüme çarpan temel farklar… Rakibin havadan zorlanmalarında rakibin beceriksizliği ile birlikte Atınç Nukan'ın da ciddi katkılarıyla daha iyi savunma... Adis Jahovic’in daha istekli olması, takım mağlup duruma düşmeden önce de sonra da yüzünde hep bahsettiğim bizlerin tribünde birbirimizin yüzünde görmeye alışık olduğumuz sinir ve hırsı gösterebilmesi… Son yarım saate takımın maçı bırakmadan girebilmesi… O sırada oyuna giren hücum kuvvetinin Soner-Tijanic’in skora etki yapabilmesi... Geçen maç penaltıyı yumuşacık kullanan Tijanic’in klasına yakışır haftanın golü de olan golü atabilmesi… Göbekten orta sahadan gelene top indirtip şut çektirtmek gibi sık yapmadıkları bir şeyi çokça denemeleri…
Kasımpaşa maçları Göztepeliler için "Ağır sakatlık vermeyelim yeter, puan/puanlar alırsak daha ne isteyelim ki..." maçları genelde… Tarih yazıp üç puanı cebe koysalar da… Kasımpaşa bu sefer de Göztepeli oyuncu sakatlamayı başardı… Talihsiz talihli bu sefer Göztepe’nin çocuğu Halil Akbunar oldu… Topu ayağına her aldığında “Bacağına ayağına vurmayan, indirmeyen bizden değildir…” tadında tekmelediler. Ve sonunda dayanamayıp sakatlandı. Bunlarla birlikte Halil’in topu ayağından daha seri çıkarması halinde daha az sakatlanma olasılığı artabilir görüşündeyim. Yalçın Kayan topu dikine hızlıca aktarabildiğinde daha etkili oluyor takım… Ama o da bunu çok sık yapamıyor… Yapamadığında topu da kaybederlerse Göztepe kontra yiyor. Kritik pas atabilme yeteneği 6 pozisyonu için iyi 8 pozisyonu için kötü kalıyor… Obinna kendi normalinin az altı az üstünde seyretti maç içinde… İrfan Can Eğribayat’ın kendine güveni geçen sezonki düzeyde değil gözüküyor. Soner-Tijanic-Berkan maçın sonuna doğru girdiklerinde daha etkili oldular kritik pas ve gole neden oldular… Lakin daha uzun süre etkili olabilecekleri fizik kondisyondan henüz uzaklar gibi duruyorlar… Soner maç sonunda takımı motive etmeye çalışmak için yaptım şeklinde konuştu yaptığı kendinden beklenmeyecek düzeyde neyse ki sarı kart gördüğü sert hareketi… Amacı bu idiyse başardı. Lourency’de etkili oldu oyunda kaldığı sürede topları genelde olumlu kullandı. Atakan başarılı oynasa da, rakibe karşı dışarıdan baktığında çok da anlamlı gözükmeyen hareketlerde bulundu. Ndiaye bulduğu pozisyonları kullanamadı.
Cüneyt Çakır Hoca yapılan faulleri, başta Göztepe'nin Çocuğu Halil Akbunar’a yapılanlar olmak üzere sıkça atladı. Göztepelilerin rakibe kırmızı kart beklediği Adis Jahovic’in gri pozisyonunu Göztepe aleyhine tehlikeli hareket olarak yorumladı.
Göztepe son iki maçta sıralamada kendine yakın iki takım ile oynadı. İki maçın çok kısa bir bölümünde oyunu domine edebildiler. Giresunspor maçı ikinci devresinde penaltıya kadar elde ettikleri üstünlük penaltı atamayınca hele ki yenen golden sonra dezavantaja döndü. Bu işin geleceğe yönelik çözülmesi gereken problemli tarafı. Takım, bu hafta lider Trabzonspor ile oynayacak. Göztepe tarihsel anlamda düşme hattındakilerden alamadığı puanları, liderlerden almasıyla ünlü olsa da… Rakibe Kasımpaşa’ya verdikleri kadar pozisyon verirlerse ciddi sıkıntı olma olasılığı az değil. Göztepe’nin puan puanlar alabilmesi için kritik noktalar… Tüm takım ve tribün tam konsantrasyon… Saçma penaltılar duran toplar vermemek, kartlar görmemek, olmayacak goller yememek… Başta İrfan Can Eğribayat ve defans olmak üzere tüm takımın üst düzey oynaması… İç sahada oluşacak kalabalığın stadyum açılışı ya da Antalya Eskişehirspor finali gibi Göztepe gol atsa da yese de non-stop rakibi bozmak için çaba harcaması… Lehte zaten istemiyor ve beklemiyoruz, aleyhte hata yapmayacak bir hakem ve video yardımcı hakem olabilmesi...
Velhasıl kelam… Göztepe tarihi üç puana rağmen düşme hattından çıkamadı… Kasımpaşa deplasmanının ardından bu maçta da alınacak puanlar geçmişteki kayıpların telafisi için çok değerli. Hakem konuşmayacağımız sakatlıksız bir maç, iyi oyun ve puanlar diliyorum…
Bu içerik Dokuz Eylül Gazetesi'nden alıntılanmıştır. https://www.dokuzeylul.com/goztepeden-tarihi-galibiyet-makale,150161.html
9 Eylül Gazetesi
