Oğuz Reşat Sipahi
Anlıyorum ve katılıyorum ki... Son haftalarda, maçların son dakikalarında çok puan kaybettik. Geçen sezon en az 20 puanımızı çalan hakemler ilk devre fazla zarar vermezken, ikinci devre zarar verme moduna geçmiş gibiler... Kadromuzdan üç sol ayaklı gitti, bir geldi, ve kadro ilk devreye göre ne kadar daha iyi tartışılır. Kulübümüzü yönetenler de doğru ya da yanlış söylenmemesi gereken-anlaması oldukça zor şeyler yapıp söyleyebiliyor... Evet Okan Hoca da yaptığı oyuncu değişikliklerinde çoğunluğun aklına yatmayan işleri ilk devreye göre daha sık yapıyor ya da maç sonrası demeçlerinde söylememesi gereken şeyleri söyledi... Bütün bunların ardından takım son dört maçta beş puan aldı.
***
Herkesde moraller yerlerde... Duygu durumumuzu gören küme düşüyoruz zannedecek...
***
Buna karşı... 20. hafta bitti. Ve gerek yerel gerek ulusal arkasında oldukça az (yoka yakın) siyasi destek olan takım, açık siyasi destek oduğu belli pekçok kulüp arasında hala ilk iki içinde... Yani direkt çıkma sıralamasındayız... Üçüncünün 1, play-off hattının 8 puan üstündeyiz... Transfermarkta göre ligin en değerli ilk iki kadrosundan birine sahibiz. Biz tribünde ne kadar yırtarsak yırtalım oyunu oyuncular oynuyor... Çok şükür ki futbolcular arasında karakterli ve hırslı oyuncuların sayısı hiç de az değil... Bu bile insanın umudunu kaybetmemesi için yeterli... Ligin en çok gol atan oyuncusu bizde... Hücum hattımızın form durumu da toparlıyor gibi...
***
Evet daha 14 zor maç var... Ve bu haftasonu hiç de kolay olmayan bir maç oynayacağız, nispeten çıkışta olan bir takımla... Ama biz de Göztepe'yiz... Bu bağlamda Başkan'ından yönetimine, teknik heyetinden, gönüllüsüne, taraftarına... Geç olmadan moral bozmaya, -doğru ya da yanlış- gereksiz konuşma ve eylemlere son verip; moral verme eylemlerine geçmeyi öneriyorum...
