Oğuz Reşat Sipahi
Göztepe’mizin son aldığı ceza sonrasında İnegölspor ile oynadığımız maçı seyircisiz oynandı. Taraftar ile oynasa belki de galip gelebileceği maçta 2 puan kaybetti Göztepemiz... Olaylardan sonra hiçbir tribün grubundan bir özür gelmedi (Geldi ve kaçırdıysam ben özür dilerim.). Aksine kendilerine yapılan eleştirilere biz Göztepe için bunları bunları yaptık şeklinde cevaplar görüldü. Ben dahil pekçok kişinin anladığı sonuç şu: açıklamaların sahipleri Göztepe’ye yaptıkları olumlu şeyler nedeniyle Göztepe’ye ceza aldırma hakkına doğal olarak sahip olduğunu düşünüyor… İsterlerse severler, isterlerse öperler Göztepe’yi ve birbirlerini…
Hayat boyunca düsturum şu oldu: Göztepe için olumlu birşey yapan, taş üstüne taş koyan herkesden Allah razı olsun…Buna karşı kesinlikle saha kapatma cezasına neden olacak bir hareketi tribünde yaptığınızda mesela rakibe ya da X takıma küfür ettiğinizde ya da birbirinize saldırdığınızda, Göztepe’nin kesinlikle ceza alacağını bilmenize ragmen bunu yaptığınızda Göztepe’ye bilerek kötülük etmiş zarar vermiş olursunuz… En başta kendi grubunuzun özelde, yediden yetmişe tüm Göztepelilerin, gelecekte Göztepeli olabileceklerin o maçta tribünde olmasını, takıma destek vermesini engelleyerek…
Göztepe için yaptığı nelerden kim, kendine takıma -bile bile- zarar verme hakkını uygun görüyor???
Göztepe için pankart boyamak, pankarta katkıda bulunmak Göztepe’ye ceza aldıracak şeyleri yapmak için yeterli midir?
Pankart taşımak, beste yapmak, deplasmanlara gitmek, yürüyüş düzenlemek, otobüs organizasyonları yapmak, İzmir’de İstanbul’da orda burda taraftar toplantıları yapmak, eylem düzenlemek o kişilere Göztepe’ye bile bile zarar verme hakkı verir mi?
Maça 5 TL para vermeden girmek için çeşitli şeyler yapmak ya da biletini almak logolu ürün hatta kombine almak kafi midir?
Kulübün yarışmacı haklarını satın almak için milyonlarca dolar sayıp üstüne bir ton zaman vermek uygun mudur takıma bile bile zarar verme hakkı için???
Başkana futbolculara kızıp kulüp binasını yakmak yeterli mi?
Çok övünülen 2 Eylül yürüyüşünün yapılabilmesi için polise adını vererek yürüyüşe kefil olmak ya da orada okunan bildiriye katkıda bulunmak yeterli mi?
Kendini bildiği hayatı boyunca Göztepe’yi düşünmeden geçirdiği bir günü olmamak ama bunu Göztepe’ye bile bile zarar vermemeye çalışarak yapmak kifayet eder mi?
Göztepe’nin 15 senelik geçmişini arşivlemek-web siteleri için için seneler boyuna çaba harcamak yeterli mi?
Sizlere maç sonucunu görüntülerini iletmek için seneler boyunca gece gündüz maçtan saatlerce sonra bile mesai harcamak yeterli mi?
Dünyevi ya da uhrevi ya da Göztepe içi herhangi bir çıkar için söylediğinden dönmemek yeterli mi?
Hayat boyu tribün terörüne ve Göztepe’ye karşı aynı tavırda olmak yeterli mi?
İnternet daha dutlukkenden sosyal medya çağına kadar, insanların basın ve ifade özgürlüğüne saygılı bir şekilde birbiriyle iletişimini sağlamaya çalışmak yeterli mi?
Göztepe’nin hakları için sayısız bildiriye katkıda bulunmak?
Hayat boyu profesyonel taraftarlığa karşı olmak uygun bir sebep midir?
15 senedir devam eden bir haberleşme sisteminin yönetimlerden bağımsız olması için elden geleni yapmak (15 senedeki çeşitli yönetimler tarafından yapılan eleştirileri içeren çeşitli dozlarda uyarılar telefonlar emailler alırken izleyenler tarafından da yönetim yalakalığıyla suçlanmak gibi bir ironiyle…) yeter mi?
Dernek hazirun cetvelleriyle oynamak, dernek üyeliklerini açıp kapatmak, kafana göre üye silmek eklemek, kafana gore üyeliği durdurmak, derneği borçlandırmak, batırmak, Göztepe’yi politika için kullanmak kafi midir?
Dernek-aş kavgası yaratıp takımı amatöre düşürmek yeterli mi? Göztepe'ye ilk taşınmazını kazandıran sistemin içinde olmak? Göztepe'ye tesis kazandırmak/kazandıranların arasında olmak uygun bir yeterlilik kriteri mi?
Bu yazıyı okuyanların bir kısmı bunlardan biri ya da birkaçı ya da hepsi bu işe yeter diyebilir… Bana gore ise bunların hiçbiri Göztepe’ye bile bile ceza aldırma, -bile bile lades diyerek- zarar verme hakkını vermez o kişi ya da gruba-derneğe…
Ülkeyi yönetenler de aldıkları oyu öne sürüp el kaldırıcılarını ve onlardan elde ettikleri kuvveti kullanarak “bu ülkedeki pek çok kişiye göre” iyi-kötü-güzel-çirkin-muhteşem-iğrenç şeyleri yapmayı hak görüyorlar… Kendileri de, medyaları da hoşlarına gitmeyen şeyleri söylediğinde benzer tepkiler veriyor…
Tekrar… Hayatı boyunca Göztepe için olumlu birşeyler yapan, taş üstüne taş koyan herkesden Allah razı olsun… Buna karşı kesinlikle saha kapatma cezasına/zarara neden olacak bir hareketi tribünde -bile bile- yapanlara, bu gibi hareketleri yapmayı kendine hak görenlere, mesela rakibe ya da X takıma küfür edenlere, bana ve benim gibi pekçok kişiye “Göztepe taraftarına ragmen şampiyon olabilecek mi?” sorusunu sordurmayı başaranlara akıl fikir ve düşünme gücü diliyorum… Bunları yapanlar aynı kişilerse yaptıkları hiçbirşeyin kendilerine takıma bile bile zarar verme hakkını vermeyeceğini tekrar ve tekrar belirtmek hatırlatmak istiyorum… Kendini Göztepeli sayan tüm unsurların öncelikle Göztepe’ye bile bile zarar vermeyeceği günü görebilmeyi ümit ederek…
Herşey sadece ve sadece Göztepemiz için…